Louis Armstrong’un beş kaydı ilk kez yayınlanıyor
Dünyanın sayılı koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapan British Museum'da yaşanan hırsızlık skandalı müzenin güvenirliğini sorgulatıyor. Haftalardır gündemde yer bulan hırsızlık ve tarihi eserlerin satışına yönelik soruşturmaya göre skandalın geçmişi 30 yıl öncesine uzanabilir.
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak nisan ayında yaptığı bir konuşmada ülkelerinin milli gururu British Museum’u övmüştü. Sunak, eserlerin iadesi konusunda bastıran Yunanistan’a cevaben Elgin Mermerleri’nin müzede güvende olduğunu vurgulamış ve tüm dünyanın ortak mirası olduğunu belirtmişti. Başta Knidos aslanı olmak üzere Türkiye’den de çok sayıda esere ev sahipliği yapan müze eylül ayından bu yana hırsızlık skandalıyla çalkanlanıyor. 10Haber’de skandala dair tüm gelişmelerine yer verdiğimiz olayda soruşturma süreci de devam ediyor. Ön soruşturmanın sonuçları müzedeki hırsızlığın geçmişinin 30 yıl öncesine dayandığı ihtimalini ortaya koyuyor. Bunu söyleyen ise müzenin mütevelli heyeti tarafından oluşturulan bağımsız müfettişler.
Peter Higgs, Mayıs 1993’te British Museum bünyesinde yer alan Roma ve Antik Yunan kaynaklı eserlerden sorumlu küratör olarak işe başmaıştı. İngiltere’nin en çok ziyaret edilen ve herkesin gözünün üstünde olduğu müzede 30 yıl boyunca çalışan Higgs, kendisine yöneltilen suçlamaların ardından görevinden alınmıştı. Higgs, müze envanterine kayıtlı binlerce eserin ortadan kaybolmasında ihmali bulunması nedeniyle eleştiri oklarını üzerine çekti. Eski küratör artık bir şüpheliydi. Dünyanın en çok ziyaret edilen çevrimiçi alışveriş sitesinde müzenin envanterine kayıtlı binlece tarihi eserin satışa çıkarıldığı, kimisinin de bu esnada yeni sahibine ulaşmasıyla skandalın boyutu daha da büyüdü. Aralarında Türkiye, Yunanistan ve Mısır’ın da bulunduğu ülkeler peşi sıra tepkilerini gösterirken eserlerin akıbeti konusunda daha fazla şeffaflık taleplerini yineledi.
Şu ana kadar polis tarafından eski küratöre resmi bir suçlama veya tutuklama olmamasına rağmen Peter Higgs, topun ağzında. Zira internet sitesinde satışa çıkarılan eserleri platforma yükleyen kullanıcının adı ve eski küratörün sosyal medya mecralarındaki isminin aynı olması şüpheleri daha da artıyor. Ancak Higgs bu iddiaları reddederken, oğlu da yaptığı açıklamada “İşini ve itibarını kaybetti ve bunun adil olduğunu düşünmüyorum” dedi.
British Museum, hırsızlık olayının geçen yıla kadar devam ettiğini kabul etmiş durumda. 2021-2023 yıllar arasında Roma ve Antik Yunan koleksiyonunun küratörlüğünü üstlenen Higgs’in bu departmanda görev yaptığı toplamda 30 yıl şu anda hem polis hem de müzenin atadığı bağımsız bir komisyon tarafından araştırılıyor. İnceleme yapan bağımsız ekibin altı üyesi, müzenin çalınan ve hasar gören eski eserler için kullandığı terim olan “etkilenen nesnelerin” listesini oluşturmaktan da sorumlu. Bu da aslında yıllardır güvenlik önmeleriyle övünen müzede işlerin tam da lanse edildiği gibi yürümediğini gözler önüne seriyor.
Soruşturma sürecinde, eski eserlerin kurtarılması için bir program oluşturacak. Bu program kayıp eserlere sahip olduğundan şüphelenilen kişilere karşı hukuk davası açılmasını da kapsıyor. İki binden fazla antik eserin ortada olmadığını düşünecek olursak British Museum yetkililerini çözmesi uzun yıllar sürecek bir sorun yumağı bekliyor. Zira müze, bu davalarda eserlerin kendi envanterine kayıtlı olduğunu ispatlama konusunda yetersiz kalabilir. Bağımsız incelemenin raporu, BM mütevelli heyetinin Aralık ayı başında yapılması beklenen bir sonraki toplantısına sunulacak. Şimdi gözler bu rapordan çıkacak sonuca çevrilmiş durumda.