İsrailli yetkili: Netanyahu Refah operasyonunun tarihini belirledi
İsrail, Gazze'de dört günlük ateşkesi kabul etse de Batı Şeria'da baskınlara ve gözaltılara devam ediyor. Bir gecede yedi Filistinli İsrail tarafından öldürüldü. Batı Şeria'daki baskınlar nedeniyle çocuklar okula gidemiyor, çiftçiler hasat yapamıyor.
İsrail ve Hamas arasında cuma günü Gazze’de ateşkes başlasa da bu sefer Batı Şeria karıştı. İsrail ordusu cumartesi gece geç saatlerde ve bu sabah işgal altındaki Batı Şeria’daki yedi kişiyi öldürdü. Öldürülenler arasında çocuklar da vardı.
Saldırıda ölenlerin beşi Cenin mülteci kampındandı. İsrail ordusu buraya baskın gerçekleştirme nedeni olarak ağustos ayındaki pusuya karıştığından şüphelendikleri bir Filistinliyi gözaltına almayı gösterdi. Cenin, temmuz ayında İsrail ordusunun üç günlük ağır saldırısıyla harabeye dönmüştü. İsrail ordusunun saldırıları temmuzdaki üç günlük operasyondan sonra da devam etmişti ancak Gazze savaşı başladığından beri Cenin, bir kez daha İsrail’in hedefi haline geldi.
Filistin’in resmi haber ajansı WAFA, İsrail güçlerinin Cenin’e birkaç farklı noktadan saldırdığını, devlet hastaneleri ile Filistin Kızılayı’nın merkezini kuşattığını bildirdi. 12 saatten fazla süren baskında beş kişinin ölmesinin yanı sıra, 18 Filistinli de yaralandı. Cenin’deki iki hastane İsrail’e ait zırhlı araçlarla kuşatıldı, ambulanslar arandı ve araçların içinde bulunan iki kişi gözaltına alındı. İsrail ordusundan yapılan açıklamada toplamda 21 kişinin gözaltına alındığı bildirildi.
Filistin Kızılayı’nın El Cezire’ye anlattığına göre İsrail askerleri, göğsünden yaralanan 18 yaşındaki Mahmud Ebu Haija’nın güvenli tahliyesini geciktirdi ve ancak Mahmud’un ölümünün ardından tahliyesine izin verdi. WAFA, bir grup Filistinlinin öldürülenlerin yasını tutmak için Cenin’de “şehitlerin yasını tutmak için” için grev çağrısı yaptığını yazdı.
Altıncı Filistinli Nablus kenti yakınlarındaki Yatma köyünde öldürülürken, yedinci ölüm ise El Bireh kasabasının dışında kalan bir Yahudi yerleşimi yakınlarında meydana geldi. Buradaki saldırıların sebebi hakkında İsrail’den henüz bir açıklama gelmedi.
İsrail ve Hamas arasında Katar arabuluculuğunda ve İsraillilerin Başbakan Benyamin Netanyahu’ya baskısının da etkisiyle 50 İsrailli rehineye karşılık 150 Filistinlinin serbest bırakılacağı dört günlük ateşkes konusunda mutabık kalındı. Bu ateşkes cuma günü başladı ve şimdiye kadar Gazze’deki 26 İsrailli kadın ve çocuk ile İsrail hapishanelerinde tutuklu 78 Filistinli kadın ve çocuk esir serbest bırakıldı.
İsrail’in serbest bıraktığı Filistinli mahkumların neredeyse hepsi Batı Şeria’da yaşayan Filistinliler ancak İsrail, Gazze’deki ateşkes sürerken, Batı Şeria’da Cenin başta olmak üzere Filistinlilerin yaşadığı köy ve kasabalara yaptığı yeni baskınlarla yeni mahkumiyetler yaratmaya çalışıyor gibi görünüyor.
Halbuki ABD Başkanı Joe Biden bir hafta önce Washington Post’ta kaleme aldığı yazıda, batı Şeria’daki baskınların devam etmesi halinde baskını gerçekleştiren kişilere vize yasağı getireceklerini net bir şekilde dile getirmişti. Savaşın başından beri Gazze’de ateşkese karşı çıkan Biden, Batı Şeria konusunda Netanyahu’yu İsrailli yerleşimcilerin faaliyetlerine karşı katı bir şekilde uyarmaktan geri durmadı.
ABD’nin İsrail’e tedarik ettiği 34 bin tüfeğin ön koşulu da silahların Batı Şeria’daki İsrailli yerleşimcilere dağıtılmamasıydı. İsrail her ne kadar bu konuda söz verdiğini söylese de hem ordunun hem de İsrailli yerleşimcilerin Batı Şeria’ya baskınları devam ediyor. Filistin Sağlık Bakanlığı’na Gazze savaşının başladığı 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria’da İsrail güçleri en az 237 Filistinliyi öldürdü, yaklaşık 2850 kişiyi ise yaraladı.
45 yaşındaki çiftçi Ayman Esad ve ailesi, El Cezire’nin haberine göre Cenin mülteci kampının 2 km uzağındaki evlerinden saldırıları çok net bir şekilde duyabildiklerini söyleyerek, “Çocuklar sürekli korkuyor, artık dışarıda oynamayı de kestiler. Çok tehlikeli çünkü” diyor.
Esad çocuklarının artık okula da gidemediğini, çünkü böyle bir şeye kalkışsalar bile İsrail ordusunun bölgedeki yolların çoğunu kapattığını söylüyor. Dolayısıyla dersler internet üzerinden yapılıyor. Esad’ın en büyük korkusu ise yaşadığı bölgenin biraz uzağında bulunan tavuk çiftliğinin İsrailli yerleşimcilerin saldırısına uğraması. “Toprağımın çalınmasından korkuyorum” diyerek bu endişesini dile getiriyor.
Filistin zeytinleri, zeytinyağları ile ünlüdür ve bu ürünler dünyanın dört bir yanına ihraç edilir. Özellikle zeytin ağaçları, Filistinlilerin topraklarına duyduğu bağlılığın bir sembolüdür. Ne var ki Batı Şeria 1967’den beri İsrail’in işgali altında. O zamandan bu yana yaklaşık 700 bin İsrailli yerleşimci Filistin topraklarına yasalara aykırı bir şekilde yerleşti ve yıllardır buradaki zeytinlikleri, tarım arazilerini ve mükleri çalıyor.
Ramallah’taki Filistin Çiftçiler Birliği (PAFU) yöneticisi Abbas Milhem, İsrail ordusunun Filistinlileri sokağa çıkma yasağıyla evlerinde tutarken, baskınları artırdığını söylüyor. Abbas’ın aile çiftliği de iki hafta kadar önce baskında hedef alınanlar arasındaymış.
Abbas’ın çiftliğinde çalışan 45 yaşındaki İman Abdullah Javabri, beş yerleşimcinin çiftliğe girdiği sırada kendilerinin zeytin hasadı yaptığını söylüyor ve yaşananları şöyle anlatıyor:
“Bizi korkutmak ister gibi birkaç el ateş ettiler, yaklaştıklarında fotoğraflarını çekmeyelim diye telefonlarımızı elimizden aldılar. Sonra tüm kadınlara gitmelerini söylediler ve erkeklere vurmaya başladılar. Biz kadınlar yaşananları uzaktan izliyorduk. Tüm zeytinlerimizi aldılar.”
Çiftlik teknik olarak Filistin’in kontrolü altındaki bölgede olmasına rağmen şu anda İsrail ordusu orada faaliyet halinde. Dolayısıyla ne Abbas ne de işçiler çiftliğe dönemiyor çünkü İman’ın dile getirdiği üzere öldürülmekten korkuyorlar. Abbas, “Filistin’de ikinci bir savaş da işgal altındaki Batı Şeria’da veriliyor” diye vurguluyor.
Birleşmiş Milletler’in verilerine göre savaşın başından bu yana Filistin’de yoksulluk yüzde 20 artarken, milli gelir yüzde 4,2 azaldı. Abbas, İsrail ordusunun Filistinlilerin hareketlerini kısıtlaması nedeniyle ihracatın tamamen durduğunu ve zeytinlerin yaklaşık yüzde 50’sinin hasat edilemediğini söylüyor.
Gazze’de ateşkes var diyoruz ancak orada da saldırılar devam ediyor. Filistin Kızılayı, Gazze’nin Megazi mülteci kampına İsrail ordusu tarafından düzenlenen saldırıda bir çiftçinin öldürüldüğünü açıkladı. Kuruluşun açıklamasında, “Ateşkeste üçüncü güne girilmiş olsa da İsrail’in işgal güçleri kısa süre önce Megazi mülteci kampının doğusunda iki çiftçiyi hedef aldı. Biri ölürken diğeri yaralandı” ifadelerine yer verildi.
Normalde bugün esirlerin üçüncü grubu serbest bırakılacak. Fransız haber ajansı AFP’ye göre Netanyahu’nun başbakanlık ofisi, serbest bırakılacak rehinelerin listesinin kendilerine ulaştığını bildirdi. Ancak üst düzey Kızılhaç yetkilisi Pascal Hundt, SkyNews’e verdiği deneçte, bugün daha fazla rehinenin serbest bırakılacağından “emin olmadıklarını” söyledi. Gazze’deki insani durumun “çok vahim” olduğunu söyleyen Hundt, her koşulda bir ekibi hazırda beklettiklerini söyledi.