Avrupa teyakkuzda: Stokholm’de silah sesleri, Fransa’da sinagogu ateşe vermeye çalışan kişi öldürüldü
İsrail ve Hamas arasındaki ateşkes son gününe girdi. Şimdiye kadar Hamas toplamda 58 rehineyi, İsrail ise 117 Filistinliyi serbest bıraktı. Bundan sonraki asıl soru şu; ateşkesin süresi uzayacak mı? Mısır ve Katar bu konuda iyimser.
Gazze’de savaş 52’nci gününde ve şimdiye kadar üç kez esir takası yapıldı. Sonuncu takas dün gerçekleşti. Hamas üçü Taylandlı, biri Rus ve biri de ABD’li olmak üzere 17 rehineyi, İsrail ise 39 Filistinli mahkumu serbest bıraktı. İsrail ve Hamas’ın anlaştığı ateşkes bugün sona eriyor. Peki bu süreyi uzatmak mümkün mü? Katar ve Mısır, ateşkesin uzaması için anlaşmaya varmanın yakın olduğunu söylüyor.
Hamas’ın 7 Ekim’de esir aldığı rehineler arasında çocuklar da bulunuyor. Serbest bırakılan üçüncü grupta anne ve babası Aksa Tufanı operasyonu sırasında hayatını kaybeden dört yaşındaki ABD’li Abigail Idan da vardı. ABD Abigail’in serbest bırakılmasını dört gözle bekliyordu. Başkan Joe Biden Şükran Günü tatilini geçirdiği Mass’ta gazetecilere verdiği demeçte “Tanrı’ya şükür eve döndü. Keşke onu kucaklamak için orada olabilseydim” diyerek Avigail’in serbest bırakılmasını kutladı.
Önceki günlerde serbest bırakılan rehineler arasında da çocuklar vardı. Mesela dokuz yaşındaki İsrailli-İrlandalı Emily Hand Hamas’ın saldırısı sırasında öldüğü sanılan kişiler arasındaydı. Hatta babası “Hamas’ın elinde rehin olmasındansa ölmesi daha iyidir” demişti. Ancak Emily’nin ölmediği serbest bırakılan ikinci grupta olmasıyla anlaşıldı.
Benzer şekilde İsrail de yaşı 18’den küçük pek çok Filistinli çocuğu İsrail hapishanelerinde tutuyor, üstelik tutukladığı mahkumlar için herhangi bir yargılama da yapmıyor. Dolayısıyla her 13 İsrailli rehineye karşılık 39 Filistinli mahkumun serbest kalması iki taraf için de önemli. Ateşkes boyunca İsrail ya da Hamas’ın ateşkesi bozarak savaşmaya devam etmesi şimdiye kadar 14 binden fazla Gazzelinin ölümüyle sonuçlanan savaşın yeniden başlamasına ve can kayıplarının artmasına yol açabilirdi.
Ayrıca bu anlaşma sayesinde Gazzeli Filistinliler daha yeni yeni ihtiyaçlarını tam olarak karşılamaya başlayabildi. Birleşmiş Milletler’in (BM) Gazze ve Batı Şeria İnsani İşler Koordinasyon Ofisi Gazze’nin kuzeyinde insanların ham meyve ve çiğ sebze yemek zorunda kaldığını, ekmek bulamadıklarını bildirmişti. Hayvanların da açlıktan öldüğü ve sulama suyunu pompalayacak yakıt kalmadığı için ekinlerin zarar gördüğü belirtiliyor.
Ateşkesten önce Refah Sınır Kapısı’ndan günde çok sınırlı sayıda yardım tırı geçişine izin veriliyordu. Ateşkes sırasında bu sayı 100’leri aştı. Mısır hükümeti cumartesi günü 129 bin litre dizel yakıt taşıyan yedi tır dahil 200 yardım tırının Gazze’ye girdiğini açıkladı. Pazar günü ise ikisi yakıt, ikisi ocaklarda kullanılan gaz taşıyan 120 kamyonun daha sınırdan giriş yaptığı belirtildi.
İngiliz haber ajansı Reuters’a konuşan Mısırlı güvenlik kaynakları; Mısır, Katar ve ABD’li müzakerecilerin ateşkesin uzatılması konusunda anlaşmaya yakın olduklarını söyledi. Kaynaklara göre Hamas, ateşkesin dört gün uzamasını istemiş ancak İsrail, günübirlik uzatma istemiş. Ayrıca taraflar arasında hangi Filistinli mahkumların serbest bırakılacağı konusunda da müzakereler sürüyor.
Daha önce İsrailli bir yetkili, İsrail’in serbest bırakılan her 10 rehineye karşılık 30 Filistinliyi serbest bırakma ve bu takasın devam ettiği süreçte ateşkesi devam ettirmeye sıcak baktığını söylemişti. Ancak yetkili bu ek ateşkesin sayısının beş ile sınırlandırılacağı belirtilmişti. Hem Hamas hem de İsrail ateşkesin uzaması talebine olumlu yaklaşsa da henüz nihai bir karara varılamadı.
Hamas pazar günkü açıklamasında ateşkesin uzatılmasına sıcak baktığını söyledi. Böylece örgüt ilk defa ateşkesi uzatmak istediğini açık şekilde dile getirmiş oldu. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu da pazar gecesi yayınladığı videoda ateşkese sıcak baktığını belirtti. Ne var ki Netanyahu pazar günü İsrail askerlerini ziyaretinde “Zafer bizim olana kadar devam edeceğiz” diyerek savaşın bitmeyeceği mesajı verdi.
עדכון ממני אליכם >> pic.twitter.com/20MxucnD8X
— Benjamin Netanyahu – בנימין נתניהו (@netanyahu) November 26, 2023
Benzer şekilde İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi de “Ateşkes biter bitmez Gazze’ye saldırmaya geri döneceğiz. Bunu Hamas’ı parçalamak ve olabildiğince çabuk ve çok sayıda rehinenin serbest bırakılması için büyük baskı yaratmak için yapacağız” dedi.
Biden ise ateşkesin üzerine yeni bir şeyler inşa edilmesi gerektiğini “Daha fazlasına ihtiyacımız var, bu anlaşma da hayat kurtarıcı sonuçlar verebilir. Gazze için kritik yardımlar sınırdan geçiyor ve rehineler serbest bırakılıyor. Bu anlaşma, sonuçlarını daha da artırarak uzatılabilecek şekilde yapılandırıldı. Benim amacım da bu, bizim amacımız da bu anlaşmayı devam ettirmek” diyerek anlattı.
Bu ateşkes Gazzeli Filistinlilere enkaz altında kaybettikleri yakınlarını gömmek için de zaman tanıdı. CNN International’a konuşan Um İhab adındaki bir Filistinli kadın ailesiyle ilk kez dışarı çıktıklarını anlatarak “Dışarı çıkarız da roket ve hava saldırılarında vuruluruz diye korkuyorduk. Ama ateşkesten beri dışarı çıkıp rahat rahat ihtiyaçlarımızı alabiliyoruz. 47 gündür savaş ve korku içinde yaşıyorduk. Çocuklarımız korkuyordu” dedi. Ebu Udai ise “Ateşkesin kalıcı olmasını ve İsrail askerlerinin kuzeyden çekilmesini umuyoruz. Böylelikle evlerinden zorla çıkarılanlar, çadırlara bile dönecek olsalar yuvalarına dönebilir” sözlerini dile getirdi.
Savaşın başından bu yana rehinelerin aileleri İsrail’de siyasi bir güç haline gelerek Netanyahu’yu Katar arabuluculuğunda ele alınan takas anlaşmasını kabul etmesi için baskı yaptı. İsrail Demokrasi Enstitüsü’nün Başkanı Yohanan Plesner’e göre İsraillilerin çoğu rehinelerin eve dönmesi için verilen aranın uzatılmasını desteklese de, bu savaşın sona ermesini de istedikleri anlamına gelmiyor.
Plesner “İsrail toplumunda değişen bir şey yok. Kamuoyunda Hamas’la ateşkes ya da başka bir diplomatik çözüme yönelik herhangi bir görüş yok. Hamas’ı ortadan kaldırmadan güvenliğin, istikrarın ya da Filistinlilerle barışçıl ilişkilerin yeniden tesis edilmesinin mümkün olmayacağına dair genel bir anlayış var. Bu da daha fazla kara operasyonu anlamına geliyor” diyor.
Ateşkesin ikinci gününde rehinelerin serbest bırakılacağı saat yaklaşırken çıkan bazı sorunlar anlaşmanın sona ermiş olabileceği spekülasyonuna yol açmıştı. İsminin açıklanmasını istemeyen İsrailli bir yetkilinin Washington Post’a söylediğine göre bu Hamas’a güvensizliği daha da artırmış. Hamas o gün İsrail’in anlaşmayı ihlal ettiğini söyleyerek rehine takasını askıya alacağını söylemişti, ancak daha sonra Katar’ın araya girmesiyle takas mümkün olmuştu.