Üzülecek bir durum yok, biz zaten ‘Voleybol ülkesiyiz!’
Türkiye’den yasa dışı yollarla çıkarılmış Anadolu kökenli 41 tarihî eser Amerika Birleşik Devletleri’nden ait oldukları topraklara dönüyor. Cumhuriyetin 100. yılında iade edilen tarihi eser sayısı 3 bin 59'a ulaştı
Türkiye’nin, Anadolu’dan çalınan tarihi eserlerin iadesi için sürdürdüğü mücadele sonuç vermeye devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri’nden 41 tarihi eser daha ait olduğu topraklara, Türkiye’ye gelecek. Müjdeli haberi Kültür ve Turizm Bakanlı Mehmet Nuri Ersoy verdi. Haberi sosyal medya hesabından duyuran Bakan Ersoy, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Ülkemizden yasa dışı yollarla çıkarılmış bir grup eserimizi daha New York’da bulunan Türk Evi’nde teslim aldık. Manhattan Bölge Savcılığı ve İç Güvenlik Soruşturma Birimi ile gerçekleştirdiğimiz başarılı çalışmalar sonucunda bronz başlar, büst ve gümüş heykelciklerin de aralarında bulunduğu toplam 41 kültür varlığımız daha evine dönüyor”
Gururluyuz!
Ülkemizden yasa dışı yollarla çıkarılmış bir grup eserimizi daha New York'da bulunan Türk Evi'nde teslim aldık.
Manhattan Bölge Savcılığı ve İç Güvenlik Soruşturma Birimi ile gerçekleştirdiğimiz başarılı çalışmalar sonucunda bronz başlar, büst ve gümüş… pic.twitter.com/oWdxAG7AfX
— Mehmet Nuri Ersoy (@MehmetNuriErsoy) December 5, 2023
Bu yıl, nisan ayından da uzun yıllar boyunca Metropolitan Müzesi’nde sergilenen 12 tarihi eser iade edilmişti. Böylece Cumhuriyetin 100. yılında Türkiye’ye iade edilen tarihi eser sayısı 3 bin 59’a ulaştı. İadesi sağlanan eserler Burdur’daki Boubon Antik Kenti’nden 1960’lı yıllarda kaçırılmıştı. Bu eserler arasında üç adet bronz heykel başı, bronz kadın büstü ve dört adet bronz heykellere ait vücut parçaları yer alıyor. Andolu’nun zengin tarihi mirasını yansıtan eserler Roma Dönemi heykeltıraşlığının önemli örnekleri olarak da gösteriliyor.
ABD’nin Türkiye’ye iade ettiği eserlerin bu ayın sonunda ait oldukları topraklara ulaşacağı açıklandı. Boubon Antik Kenti’nde 1960’lı yıllarda gerçekleşen kaçak kazılar sonucu yurt dışına kaçırılan eser grubundan özellikle Genç Caracalla ve Olgun Caracalla başları antik kentin tanrılaştırılan imparatorların heykellerinin dikildiği kutsal alanda (Sebasteion) yer alan heykellere ait olması bakımından ayrı bir önem taşıyor. Sebasteion yapısına ait iki adet bronz heykel olan Lucius Verus ile Septimius Severus da 2022 ve 2023 yıllarında Türkiye’ye iade edilmişti.
ABD’den iadesi sağlanan diğer heykeltıraşlık eserleri arasında milattan önce 6. yüzyıla tarihlenen pişmiş toprak kadın başı, Roma Dönemi’ne tarihlenen Minerva biçimli bronz ağırlık, yine Roma Dönemi’ne tarihlenen mermer Minerva başı, gümüş Kybele heykelciği, bronz Satyr heykelciği ve gümüş kadın heykelciği bulunuyor. İadesi sağlanan eserlerden Frig başlığı tipinde iki adet de bronz miğfer yer alıyor. Trakyalıların ve Frigyalıların giydiği kendine özgü deri şapka esas alınarak türetilen ve özellikle de piyade mensuplarının giydiği miğferler milattan önce 4’üncü yüzyıla tarihleniyor.
Türkiye’ye ABD’den iadesi sağlanan önemli eser grupları arasında ayrıca 22 adet Kilia tipi idol başı da bulunuyor. Kilia (Gelibolu) tipi idol olarak anılan eserlerin tek üretim merkezi (atölyesi) olarak Manisa-Akhisar ilçesinin Kulaksızlar Köyü biliniyor. Çanakkale’den başlayıp Batı Anadolu’nun en güney batı köşesinden Antalya’ya kadar olan geniş bir coğrafyada görülen Kilia idolleri, genellikle Geç Kalkolitik Dönem (M.Ö. 5. bin) ile Erken Tunç Çağı (M.Ö. 3. bin) yerleşimlerinde bulunan Anadolu’ya özgü bir idol tipi olarak günümüze kadar ulaşmış durumda.
Yaban keçisi stilinde, milattan önce 7 ve 6. yüzyılda Batı Anadolu’da hâkim olmuş seramik yapım üslubuna sahip pişmiş toprak vazo ve siyah figür tekniğinde yapılan 1 adet Olpe’nin ise form açısından en eski örneklerden biri olması eseri öne çıkıyor. Antik çağda içecek servis etmek için kullanılan ve kırmızı figürlü örneklerinin de bulunduğu bu kap formunun üzerinde dans eden satryler yer alıyor.