Başkanlık yarışında Trump’ın rakibi Harris olursa: Kürtaj, göç ve Gazze savaşına nasıl bakıyor?
ABD tarihinin gelmiş geçmiş en çekişmeli seçimlerine hazırlanıyor. Seçim startının verileceği Iowa'da ise Trump'ın Cumhuriyetçi rakipleri seçmenleri ikna peşinde. Anketler ise Kongre Baskını ardından Trump'a destekte artışı işaret ediyor.
Amerika Birleşik Devletleri’nda (ABD) yapılacak seçimler, ülke tarihinin belki de en acayip yarışına sahne olacak. Başkan adaylığı yarışında geri sayım başlarken eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Cumhuriyetçi rakipleri de alabilecekleri her muhtemel oy için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu yarış geri sayıma girilirken dünya medyasının gözü de kendisi küçük, etkisi büyük eyalet Iowa’da.
Iowa küçük bir eyalet ve Beyaz Saray’dan neredeyse 1600 kilometre uzakta. Ancak on yıllardır Iowa, Amerika’nın ön seçimlerinde çok büyük bir rol oynuyor. Hatta eski başkan Barack Obama, 2008 ön seçimlerinde Iowa’yı kazanmanın “siyasi kariyerinin en iyi gecesi” diye tanımlamıştı. Mısır tarlaları ve acımasız kışlarıyla bilinen eyalet, bir kampanyanın ivmeyi yakaladığı yer ya da çökme noktası olabilir. Bunun nedeni ise The Economist’in aktardığına göre, Demokratlar ve Cumhuriyetçilerin başkan adaylarını seçtikleri döngüde eyaletin ilk sırada yer alması, nüfusunun çoğunlukla beyazlardan oluşması ve kırsalı yansıtması. Iowa’da başarılı olan adaylar, kampanyalarını ileriye taşıyacak bir ivme kazanıyor. (2000’den bu yana Iowa’yı kazanan her Demokrat ön aday, partinin başkan adayı oldu.) Yani kısaca anlatmak gerekirse, bizdeki İstanbul mantığı gibi.
Iowa’da başarısız olan adayların medyanın ilgisinden, bağışlardan ve kampanyaları için çalışacak gönüllülerden yoksun kalacakları da ihtimal dahilinde. Önemini anlattıktan sonra dilerseniz, eyaletin sıcak gündemine geçelim. Iowa eyalet toplantıları başlayacak. Iowa toplantılarını küçük yerel buluşma mitingleri olarak düşünebilriz. Eyalette yaşayanlar burada destekledikleri aday için çalışmalar yürütüyor, insanları o kişiye oy vermeye ikna etmeye çalışıyor veya başka vaatleri duyduktan sonra karar değiştirebiliyorlar.
İngiltere merkezli haber ajansı Reuters, seçmenlerin 15 Ocak’ta karar vereceği Iowa’daki kampanya etkinliklerinde Cumhuriyetçilerin özellikle 6 Ocak Kongre Baskını nedeniyle sessizliğe gömüldüğünü yazdı. Eski başkan Trump’ın rakipleri olarak öne çıkan isimler ve seçmenler, üçüncü yılına girecek Kongre baskınını Iowa toplantılarında konu dahi etmiyor. Yani sözkonusu Kongre Baskını olduğunda meydan Trump’a kalıyor. Reuters’ın haberine göre bu da, eski başkanın başkan adayı olarak öne çıkmasını çok daha kolay hale getirdi.
Başkan aday adayları Florida Valisi Ron DeSantis ile eski ABD eski BM elçisi Nikki Haley, adaylık yarışında bu ay ilk ön seçimlerin yapılacağı Iowa eyaletinde açık oturuma katıldı. DeSantis ve Haley, eyaletin Des Moines şehrinde CNN tarafından düzenlenen halka açık oturumda seçmenlerin sorularını yanıtladı. CNN sunucusu Kaitlan Collins’in moderatörlüğündeki programın ilk bölümünde sahneye çıkan DeSantis, 2024 başkanlık seçimleri için anketlerde ikinci sırada takip ettiği aday adayı eski Başkan Donald Trump’a yüklendi. DeSantis, göçmenlik sorunundan kürtaj meselesine kadar Trump’a eleştiriler yönelterek, Trump’ın kasımda yapılacak başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçilerin kazanma şansını düşürdüğünü söyledi. Ardından da Nikki Haley sahneye çıktı. Bu kez CNN sunucusu Erin Burnett’in moderatörlüğünde devam eden oturumda Haley de eski Başkan Trump’a yönelik değerlendirmelerde bulundu. Haley, Trump’ın “doğru zamanda doğru şekilde başkanlık yaptığını” belirterek, “Fakat gerçek şu ki, kaos onu takip ediyor ve bunu hepimiz biliyoruz. ve kargaşa içindeki bir ülke ve ateşler içindeki bir dünya ile dört yıl daha kaos yaşayamayız. Bundan sağ çıkamayız” diye konuştu.
Trump’ın Cumhuriyetçi rakipleri Florida Valisi Ron DeSantis ve eski Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Nikki Haley, Iowa’daki kamuoyu yoklamalarında Trump’ın çok gerisinde kalıyor. Zaten ikisi de Trump’ın saldırıdaki rolünün onun başkanlık için “uygun olmadığı yönünde” bir açıklaması yok. Yeni anketler de Trump’ın rakiplerinin bu konuda konuşmamasının daha akıllıca olabileceğini gündeme getiriyor.
ABD’de 6 Ocak 2021’deki Kongre baskınının 3. yıl dönümünde yapılan bir anket, ülkedeki Cumhuriyetçilerin 3 yıl öncesine kıyasla dönemin ABD Başkanı Trump’a daha fazla destek verdiğini ve baskına karışanlara daha fazla “sempati” duyduğunu gösterdi. Washington Post gazetesi ile University of Maryland ortaklığında yapılan anket, seçim yılında Amerikalı seçmenin 6 Ocak Kongre baskınına bakışına ilişkin önemli verileri ortaya koydu.
3 yıl önceki anketlerde baskından Trump’ı sorumlu tutanların oranı yüzde 60 iken güncel ankete göre bu oran yüzde 53’e gerilemiş durumda. Aynı soruya cevap veren Cumhuriyetçiler arasında Trump’ı sorumlu tutanların oranı 3 yıl içinde yüzde 27’den yüzde 14’e gerileyerek yarı yarıya azaldı. Ankete katılan Cumhuriyetçilerin büyük çoğunluğu, benzer sorulara verdikleri yanıtlarda, Trump’ın baskının sorumlusu olmadığını ve başta FBI olmak üzere bazı federal kurumların görevini iyi yapamadığına yönelik görüşlerini ifade etti. Kongre baskınının barışçıl mı yoksa şiddet içeren bir eylem mi olduğuna ilişkin soruyu yanıtlayan Amerikalıların halen yarısı, eylemin şiddetli olduğuna inansa da bu oranın da gerilemesi dikkati çekti.
Öte yandan Cumhuriyetçiler arasında ise 2021’de yüzde 26 olan oranın bugün yüzde 18’e indiği ve Trump’a oy veren bu kitlenin büyük oranda Kongre baskınının şiddet içeren bir eylem olmadığını düşündüğü sonucu ortaya çıktı. Benzer şekilde baskına katılan kişilerin ceza alması gerektiğini düşünen Cumhuriyetçilerin oranında da kayda değer bir düşüş gözlemlendi.
Joe Biden’ın 2020’deki seçimleri meşru şekilde kazandığına inanan Amerikalıların oranı da 3 yıl içinde yüzde 69’dan yüzde 62’ye gerilerken, bu oranın Cumhuriyetçiler arasında yüzde 39’dan yüzde 31’e inmesi de dikkati çekti. Bu sonuçlara göre, her 3 Cumhuriyetçi seçmenden sadece 1’i Biden’ın başkanlığının meşru olduğuna inanıyor. 5 Kasım 2024’te yapılacak başkanlık seçimleri öncesinde kamuoyundaki desteği yüzde 30’lar seviyesine inen Biden’ın, genel anketlerde de Trump’ın 2 puan gerisinde çıktığı kaydediliyor.
ABD’de seçim anketlerini yayımlayan Real Clear Politics haber sitesinde yer alan güncel anketlerin ortalamasına göre, Trump’a olan destek yüzde 46,6 düzeyinde seyrederken, bu oran Biden için yüzde 44,3 olarak gerçekleşti.
ABD’de 4 yılda bir yapılan başkanlık seçimleri geleneksel olarak Cumhuriyetçi Parti ile Demokrat Partinin adayları arasında geçiyor. Yarışa katılan bazı küçük partilerin ve bağımsız adayların başkanlık sürecinde herhangi bir etkileri bulunmuyor.
Partiler çok sayıda aday adayının katıldığı ve yaklaşık 5 ay süren ön seçim sürecinin sonunda, parti kongrelerinde kimin başkan adayı olacağını belirliyor.
Ön seçim sürecinde parti toplantıları (caucus) ve sandık başına gidilerek yapılan seçimler (primary) olmak üzere her eyaletin kendi parti yönetiminin belirlediği iki tip seçim uygulanıyor.