Başından vurularak öldürülmüştü: 15 yıllık cinayet dosyasında tutuklama
İYİ Parti lideri Akşener'in siyasi cinayetlerin geçmişte 'mertçe' işlendiğini savunması tepkilerin odağında. Şengül Hablemitoğlu da bu sözlere tepki gösterdi, "Canlıyı öldürmenin mertliği olmaz" dedi.
İYİ Parti lideri Meral Akşener önceki gün Sivas teşkilat buluşmasına katıldı ve eski MHP milletvekili Mehmet Ceylan’ın İYİ Parti’nin Sivas Belediye Başkanı adayı olduğunu ilan etti. Ancak Akşener’in burada kullandığı cümle toplantının önüne geçti çünkü Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümüne ilişkin konuşmasını Sinan Ateş suikastını hatırlatarak bitirdi ama siyasi cinayetlere atıf yaparak. Sinan Ateş bir dönem Ülkü Ocakları başkanlığı yaptığı için ülkücü camiada da tanınan biriydi ve onun Ankara’da sokak ortasında öldürülmesi siyaset arenasını da ısıtmıştı. Öte yandan soruşturma kapsamında MHP’li avukat Serdar Öktem ve iki özel harekat polisinin gözaltına alınması da siyasetin gündemini iyice hararetlendirmişti.
Akşener de konuşmasında bu cinayeti hatırlattı ve “Sinan Ateş’i torbacılar katletti. Biz geçmişimizde siyasi cinayetlere tanık olduk ama mertçeydi, onun için de hiçbirimiz korkmadık. O çocuğun babasını torbacılar katletti, onların ne yapacağını bilmiyor. Bir çocuğa bunu yaşatmaya kimsenin hakkı yok” dedi. Akşener daha sonra bu sözlerini açıklamaya çalışsa da ilk cümlenin etkisi gündemi sarsmaya yetti. Siyasi cinayetlere tanık oldukları dönemler korkmadıklarını çünkü bu cinayetlerin mertçe işlendiğini savunan Akşener’e tepki suikast sonucu öldürülen akademisyen Necip Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu’ndan geldi. Necip Hablemitoğlu 18 Aralık 2002 tarihinde evinin önünde uğradığı silahlı saldırıyla öldürülmüştü. Hablemitoğlu soruşturması 2002’den bu yana sürüyor ve son gelişme de geçen gün davanın sanıklarından Nuri Gökhan Bozkır’ın yeniden tutuklanmasıyla yaşanmıştı.
Bir dönem İYİ Parti’de siyaset yapan Şengül Hablemitoğlu “Siyasi cinayetin, siyasi olmayan cinayetin, insanın insanı öldürmesinin, bir canlıyı öldürmenin mertliği olmaz. Cana kıymak mertlik değil …tluktur” oldu. Bundan bir süre sonra yeni bir paylaşım yapan Şengül Hablemitoğlu “Öldürülerek ölenlerin, cinayetlerin ardında kalanların sırtında demirden kamburdur öldürülerek ölmeleri. Bilmeyen mertlik peşine düşer. Bilmeyen ağzına geleni kulağı duymadan söyler…” dedi.
Siyasi cinayetin, siyasi olmayan cinayetin, insanın insanı öldürmesinin, bir canlıyı ödürmenin mertliği olmaz. Cana kıymak mertlik değil
…tluktur.— şengül hablemitoğlu (@s_hablemitoglu) January 18, 2024
Akşener bu sözleri kamuoyunda tepkiye neden olunca Samsun İl Başkanlığı’na yaptığı ziyarette açıklama yaptı. Açıklamasında kendisine karşı büyük bir linç başlatıldığını söyleyen Akşener bunu terör örgütüne bağladı. Akşener “Enteresan bir şey oldu. Türkiye’nin namertliği sistem haline getirmiş bir terör örgütüyle karşı karşıya olduğunu biliyoruz. Namertliği huy edinmiş, namertliği yol edinmişler topa girdi, birdenbire büyük bir linç başlatıldı, daha enteresanı Avrupa’dan bile devam etti bu iş. Şimdi buradan soru sormak isterim, namert bunlar, Naz bebeğin, Aybüke öğretmenin, Fethi Sekin’in katli, Fırat Çakıroğlu’nun, Yasin Börü’nün katli namertliktir” diye konuştu.
Bununla birlikte “Cinayet acı bir şey, onun yanında durmak mümkün değil ama dedim ki ‘O günlerde yapılırdı’, acı bir şey fakat, ‘mertlik vardı’ ve sonuç itibariyle korkmazdık” diyen Akşener asıl meselenin korkmamak olduğunu da savundu. Ayrıca Akşener “Bugün Sinan Ateş’in kızı bu derece korkuyorsa, bugün Türkiye’de yaşayan insanlar, Hrant Dink’te olduğu gibi sırtından vurulabiliyorsa, failleri de serbest kalabiliyorsa, dolayısıyla namertlik kol geziyor demektir” dedi.
Sözlerinden rahatsız olanları da eleştiren Akşener sözlerini şöyle noktaladı:
“‘Bas müminin dalına, gör ondaki imanı’ derler. Dolayısıyla benim Sinan Ateş’in katillerinin bulunamaması, onu katledenlerin torbacılar olması, siyasi bir cinayet gibi lanse edilip siyasi bir sistem konulamaması ve o çocuğun elinin ayağının buz gibi annesini de öldürecekler diye tir tir titremesini gündeme getirmemin bu terör örgütünün muhibbilerini rahatsız etmesinden daha doğal bir şey olamaz.”