Morgan Freeman: Siyah olmaktan gurur duyuyorum ama beni bu şekilde tanımlayamazsınız

Bir kez Tanrı’yı, üç kez Amerikan başkanını ve Mandela’yı canlandıran, oynadığı filmlerdeki performanslarıyla sinema tarihinin özel oyuncularından biri olan bir isim Morgan Freeman. Instagram’daki kısa biyografisinde “sesini tanıdığınız o aktör” yazan Morgan Freeman 85 yaşını tüm enerjisiyle kutluyor.

Net rakam telaffuz edemesek de bugüne kadar 117 filmde rol aldığını söyleyebileceğimiz Morgan Freeman mülakat vermeyi çok da sever biri değil. Kimi filmlerde “sırf kirayı ödeyebilmek için” oynadığını belirten Freeman, belki de bu yüzden söyleşilerden kaçınıyor, bilinmez.

‘Teşekkür edilmek affedilmekten çok daha iyidir’

Ancak elbette her insan gibi o da aldığı kararlarda esneklik gösterebiliyor.  The Times’a Alabama Körfezi’ndeki evinde röportaj veren Morgan Freeman, ‘A Good Person’ filmi vesilesiyle kendisine yöneltilen sorulara yaşlı bir bilge edasıyla cevap verdi.

Yeni rolüne ne getirdiğini sorduğunda, insanların bir role hazırlanmak için çok fazla şey okuduklarını söylüyor. “Replikleri öğrenin ve onlar tüm iş için konuşsunlar” diye ısrar ediyor. “Esaretin Bedeli’nde oyuncular bunun nasıl bir şey olduğunu öğrenmek için hapishaneye girmeleri gerektiğini düşündüler. Aslında öyle bir şey yok” diyen Freeman, ‘A Good Person’ filminde canlandırdığı Daniel karakteri hakkında da konuştu. “Dünya size bağışlanma vaat etmiyor. Hayatınızı öyle bir şekilde yaşamaya çalışmalısınız ki affedilmeye ihtiyacınız olmasın. Teşekkür edilmek affedilmekten çok daha iyidir” diyor tüm bilgeliğiyle.

‘Bu tabir bir hakarettir’

2005’te yılında verdiği yine ender röportajlarından birinde ırkçılık hakkında verdiği cevap hatırlatılan Morgan Freeman’a konu hakkında şimdi ne düşündüğü soruldu. Freeman’a 2005’te yönetilen soruya “Ben sana beyaz adam demeyi bırakacağım ama senden de bana siyah adam demeyi bırakmanı isteyeceğim” demişti.

Aradan geçen 18 senenin sonunda fikirlerini paylaşan Freeman soruya şöyle yanıt verdi: “Afrikalı-Amerikalı’ tabiri bir hakarettir. Ben bu unvanı kabul etmiyorum. Siyahların ta o zamandan beri farklı unvanları var ve bu işlerin nasıl bu kadar tuttuğunu bilmiyorum ama herkes ‘Afrikalı-Amerikalı’ ifadesini kullanıyor. Bu gerçekten ne anlama geliyor? Dünyanın bu bölgesindeki siyahların çoğu melez. Ve Afrika’yı bir ülkeymiş gibi söylüyorsunuz, oysa o bir kıta, Avrupa gibi. Siyah olmaktan gurur duyuyorum ama siyah olmak benim her şeyim değil. Beni bu şekilde tanımlayamazsınız.”

Belli ki arada geçen zamanda usta oyuncunun öfkesinin dinmesine neden olacak olumlu havadisler bir yana bu duygusunu körükleyecek gelişmeler yaşanmış.

Warner Bros dijital platformlarda rekabeti kızıştırıyor: Max’a hazır olun!