İşlem vergisi kaldırılınca borsa coştu, dolar ve altın yükseliyor
Mehmet Şimşek'in "Türkiye'nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır" sözlerinin ardından ilk icraatı seçim nedeniyle artışının önüne geçilen döviz kurlarına müdahaleyi durdurmak oldu. Dolar yüzde 7,7 artışla serbest piyasada 23, bankalarda 24 liranın üzerine tırmandı.
Seçim öncesinde Merkez Bankası’nın rezervleri satarak “arka kapıdan” yaptığı müdahalelerle yükselmesini önlediği döviz kurları, çiçeği burnunda Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır” sözlerinin ardından normal akışına bırakıldı.
Böylece uzun süredir dizginlenin dövizin ipinin salınmasıyla birlikte dolar kurunda seçim sonrasında her gün yavaş yavaş gerçekleşen artış dün zirveye tırmanarak bir günde yüzde 7,7’yi aştı. Önceki gün günü 21,50 seviyesinden kapatan dolar/TL dün sabah serbest piyasada yüzde 7.7’nin üzerinde artarak 23,17 seviyesini geçti. Dolar Kapalıçarşı’da 23,47, bankalarda 24,21 lirayı geçti. Önceki gün günü 23 seviyesinden kapatan euro/TL’de de 24,95 seviyesi görüldü. Euro Kapalıçarşı’da 25, bankalarda ise 25,90’ı aştı.
Dolar kuru, seçimlerin ilk turunun olduğu 14 Mayıs’ta 19,60 TL seviyesindeydi. O günden bu yana kurda artış, yüzde 18,21’i aştı. Döviz kurlarında bu sabahki seviyede sert hareketler en son Aralık 2021’de görülmüştü. Dolar/TL kurunda yeni zirvenin görülmesiyle gram altında da 1.460 TL ile rekor kırıldı. Gram altın Kapalıçarşı’da 1,491, bankalarda ise 1,531 TL’yi geçti.
Bazı ekonomistler kurlardaki artışın serbest bırakılmasının nedenlerinden birisinin, seçim nedeniyle doların 18 ayda sadece yüzde 16 artması olduğuna dikkat çekerek, “Şimdi Mehmet Şimşek hem yabancı yatırım gelmesi hem de yerli yatırımcıların dövizini bozdurması için normal akışa bırakılmasına izin verdi. Çünkü hiçbir şekilde kamu bankalarından müdahale yok. Yerli döviz yatırımcısı için dolar kurunda seviye 24-25, yabancı yatırımcı içinse 27 TL civarında” yorumunu yapıyor. Ayrıca Merkez Bankası’nın faizi artırmak için 22 Haziran’daki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısını beklemeyeceği yorumunu yapanlar da çoğunlukta.
ABD merkezli finans ajansı Bloomberg’de Tuğçe Özsoy, Kerim Karakaya ve Beril Akman imzasıyla yayımlanan “Türkiye’nin yeni ekonomi ekibi savunmayı geri çekince TL çakıldı” başlıklı haberde, dün döviz kurlarında yaşananlara dair dikkat çekici bilgiler yer aldı. Bloomberg’e bilgi veren kaynaklara göre, Mehmet Şimşek yönetimindeki Hazine ve Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası’ndan kamu bankaları üzerinden gerçekleştirilen döviz kurlarına yapılan müdahalelerinin yumuşatılmasını istedi. Kamu bankalarının döviz satışlarını geçici olarak durdurmasıyla TL’de bu sabah sert düşüş görüldü. Bloomberg haberinde bu gelişme, “Yeni ekonomi yönetiminin daha geleneksel ekonomi politikalarına yönelmesinin bir parçası olarak maliyetli müdahale stratejisini terk ettiğinin bir işareti” olarak değerlendirildi. Bir kaynağa göre, TL’deki günlük düşüşün yüzde 6’yı aşması üzerine döviz satışları yoluyla müdahalenin devamına izin verildi.
Bazı ekonomistler de, sabit kur rejimi uygulanmadığı için kurlardaki artışın “teknik devalüasyon” olarak adlandırılamayacağına ancak dalgalı kur rejiminde olduğumuz için durumun “fiili devalüasyon” olarak tanımlanabileceğine dikkat çekiyor. Döviz kurlarında yaşanan artışla ilgili sosyal medya hesaplarından paylaşım yapan ekonomistlerin görüşleri ise şöyle:
Merkez Bankası eski Başekonomisti ve Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:
Kur hareketine dair çok soru geldi. Yorumum:
Türk varlıkları dolar cinsinden ucuzlatılıp bir eşikten sonra (seviye sormayın) faiz artışıyla sermaye girişi amaçlanacak gibi görünüyor.
Pratikte bunu yapmak kolay değildir ama döviz işlem kısıtlamaları devam ederken mümkün olabilir.— Hakan Kara (@ali_hakan_kara) June 7, 2023
Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota da Twitter paylaşımında kur artışının enflasyonu artırarak ücretlerin eriteceği uyarısında bulundu. Rota, şunları söyledi:
Seçimden 10 gün sonra $, TL’ye karşı %16 değer kazandı.
Herşey seçim içindi.
Kurlar 9 aydır TCMB rezerv satışı, sermaye kontrolleri ve sözlü müdahale ile baskılanıyordu.Yay şimdi gevşetilse de nerede gerçek bir piyasa dengesi oluşacağı belirsiz.
Bu seviyede bile şirketlerin… pic.twitter.com/ctKqZ8pSYE
— Kerim Rota (@kerimrota) June 7, 2023
Sabancı Üniversitesi Finans Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Özgür Demirtaş da şu paylaşımı yaptı:
Nas Ekonomi Modelinin sonucu: Duvar pic.twitter.com/mp14dg0Sb0
— Özgür Demirtaş (@ProfDemirtas) June 7, 2023
Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Cem Başlevent ise şu yorumu yaptı:
Kavcıoğlu’nun büyük oranlı bir faiz arttırımı yapıp ‘kötü adam’ rolünü oynadıktan sonra yerini yeni TCMB başkanına bırakması gibi bir senaryoyu izleyebilir miyiz önümüzdeki günlerde? pic.twitter.com/P0kMvJl6xR
— Cem Başlevent (@cbaslevent) June 7, 2023
Ekonomist Güldem Atabay da şu paylaşımı yaptı:
22 Haziran PPK toplantısında büyük olasılıkla hem TCMB başkanı hem PPK ekibi değişmiş olarak yüksek faiz artışı gelecek. Orada en azından stabilize olması için TL’nin, bu muhtemelen müdahalesiz değer kaybı günleri gerekli.
Maliyet yine enflasyon, yine bizlerin üzerinde. Yazık.
— Güldem Atabay -Ekonomist (@guldematabay) June 7, 2023
Dinamik Yatırım Başekonomisti Enver Erkan da, kurlardaki yükselişin normal olduğuna dikkat çekerek, şu tweet serisini paylaştı;
TL seçimden önceki bir dizi müdahale ve düzenleme ile aşırı değerli kaldı ve gerçek değerinden uzaklaştı. Yeni ekonomi yönetiminin anlayışında bu gibi prangalara yer yok. Dolayısıyla müdahaleci yaklaşım terk edilecek, TL gerçek değerine doğru değer kaybedecek.
— Enver Erkan (@raenver) June 7, 2023
Yatırım bankaları yeni kabine sonrası faizi tahminlerini açıklıyor. 2023 sonu için Barclays politika faizinin yüzde 35, JP Morgan yüzde 30, Societe Generale yüzde 25, İş Yatırım yüzde 25 olacağını tahmin ediyor. JP Morgan 22 Haziran’da Merkez Bankası’nın politika faizini 1650 baz puan artırarak yüzde 25’e çekmesini bekliyor. İş Yatırım ise haziranda 650 baz puan artış yapılmasını ve arttırımın daha sonra 2 kez 500 baz puan ile devam edileceğini tahmin ediyor.
Güne yüzde 2.36 yükselişle başlayan BIST 100 endeksi, seans içinde 5608 puana kadar çıkarak 4 Ocak tarihinden bu yana en yüksek seviyesini gördü.
BIST 100 endeksi, günü yüzde 3,20 oranında değer kazanarak 5561.18 puandan kapattı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran holding, tek kaybettiren ise yüzde 0,51 ile spor olurken; en çok işlem gören hisse senetleri, Türk Hava Yolları, Şişecam, Emlak Konut, Akbank ve Yapı Kredi Bankası oldu. BIST 100 endeksi, günü 116 milyar 683 milyon 974 bin TL. gibi hayli yüksek işlem hacmiyle kapattı. Borsacılar doların değer kazanması nedeniyle hisse senetlerin dolar cinsinden fiyatının ucuzladığına dikkat çekerek şunları söylüyorlar:
“Yabancılar henüz yatırımcı olarak gelmediler. Kısa vadeli işlemlerle para kazanıyorlar. Bürokrat atamaları tamamlanıp normalleşme yolunda adımlar atılırsa şimdilik kısa ve orta vadeli yatırımcı olarak gelirler.’’