İki bin polisle eş zamanlı uyuşturucu operasyonları: 135 gözaltı
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yayınladığı 2023 Türkiye Uyuşturucu Raporu’nda yakalanan captagondaki büyük artış dikkat çekti. Rapora göre, son 2 yılda yakalanan captagon yüzde 732 artarken 2011'de başlayan iç savaşının ardından Suriye'nin önemli bir captogan üretim merkezi olduğu belirtildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı 2023 Türkiye Uyuşturucu Raporu’nu yayınladı. Uyuşturucu raporuna captogan yakalamalarındaki artış ve Suriye iç savaşının ardından Suriye’nin önemli captogan üretim merkezlerinden biri olmasına dikkat çekildi.
Rapordaki Suriye detayı şöyle:
“Suriye’de 2011 yılından bu yana devam eden çatışmalar, ülkenin başta Captagon olmak üzere amfetamin tipi uyarıcıların üretimi ve kaçakçılığında küresel boyutta önemli tedarikçi ülkeler arasında yer almasına neden olmuştur. Devam eden istikrarsızlık durumu yasa dışı uyuşturucu üretiminin sınır ülkelerine de yayılmasına neden olmuştur.”
Uyuşturucu raporunda captagon ve metamfetamin yakalanmalarındaki büyük artış olduğu ortaya konuldu.
2020’de 2 milyon 875 bin 182 adet captagon yakalanırken bu miktar 2021’de 13 milyon 790 bin 648’e, 2022’de ise 23 milyon 945 bin 26’ya çıktı. Captagon yakalamalarında 2020-2022 arasındaki yükseliş yüzde 732 oldu.
2021’de 5 ton 897 kilogram metamfetamin yakalarken geçen yıl bu miktar, yüzde 193 artışla 16 ton 210 kilograma çıktı.
Raporun “Genel kaçakçılık eğilimleri” başlıklı bölümünde de metamfetamine geniş yer ayrıldı. “Avrupa’da kristal formda metamfetamin sıklıkla görülürken, ülkemiz metamfetamin yakalamalarında kristal formun yanı sıra önemli miktarlarda sıvı (likit) metamfetamin yakalamaları da görülmektedir” denen bölümde, şu ifadeler de kullanıldı: “Suç gruplarının sıvı metamfetamin kaçakçılığına, kontrol tedbirlerinde fark edilmemek amacıyla yeni bir taşıma yöntemi olarak başladıkları değerlendirilmektedir. Başta İstanbul olmak üzere bazı illerimizde sıvı metamfetaminin kristal forma dönüştürüldüğü yerler tespit edilmiştir. Çoğunlukla İran uyruklu şahısların yakalandığı bu yerlerde önemli miktarda kristal ve sıvı metamfetamin ele geçirilmiştir. Tespit edilen bu merkezlerde metamfetamin dönüştürme sürecinde kullanılan farklı türde kimyasallar da ele geçirilmiştir.”
Türkiye’de geçen yılki 246 bin 237 uyuşturucu olayından 202 bin 527’sinin “kullanma amaçlı uyuşturucu madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak” suçu kapsamında olduğu belirlendi. Bu suçu işlediği gerekçesiyle 241 bin 821 şüpheli hakkında işlem yapıldı.
“Uyuşturucu madde imal ve ticareti” suçundan 37 bin 85, “Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun”a muhalefetten 5 bin 725, “uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma ve özendirme”den 585, “Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanun”a muhalefetten 315 olay kayıtlara geçti.
66 bin 70 şüpheliye uyuşturucu madde imal ve ticareti, 4 bin 861 şüpheliye 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’a muhalefet, 707 şüpheliye uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma/özendirme, 327 şüpheliye 3298 sayılı Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanun’a muhalefet kapsamında işlem uygulandı.
Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı tarafından hazırlanan raporda uyuşturucu ve teröre de dikkat çekildi.
Raporda şu tespitler yer aldı:
“Terör örgütleri de tıpkı organize suç grupları gibi uyuşturucu kaçakçılığı içerisinde yer almaktadır. Bu süreçte terör örgütlerinin birbirleriyle olan ilişkilerinin yanında organize suç grupları ile stratejik ortaklıklar kurarak hareket ettiği durumlara da rastlanır. Örneğin; istikrarsız bir bölgede uyuşturucu sevkiyatı yapmak isteyen bir organize suç grubu o yerde kontrolü olan bir terör örgütünden silah, mühimmat, sahte belge vb. sağlama karşılığında destek alabilir. Hiç şüphesiz, dünya genelindeki terör örgütlerinde olduğu gibi ülkemizde faaliyet gösteren PKK/KCK-PYD/YPG, DHKP/C, TKP/ML ve FETÖ/PDY’nin de uyuşturucu kaçakçılığı ile yakın ilişkisi söz konusudur.
“Ülkemizde uyuşturucu madde kaçakçılığını önlemeye yönelik olarak yapılan çalışmalar ve gerçekleştirilen yakalamalar, PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütünün uyuşturucu ile yakından ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. Yine terörle mücadele birimleri tarafından PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütü hedeflenerek yapılan birçok operasyonda önemli miktarda uyuşturucu madde ele geçirildiği görülmektedir. Bu durum terör örgütünün uyuşturucu madde ticareti ile ne denli iç içe olduğunu açıkça göstermektedir. PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütü, uyuşturucu maddelerin üretimi ve nakliyesinin yanı sıra Avrupa pazarında sokak satıcılığını da organize ederek eroinin perakende satışındaki fiyat avantajından yararlanmaktadır.
“1980-2022 yılları arasında Emniyet Genel Müdürlüğüne bağlı birimler tarafından PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütüne karşı gerçekleştirilen 470 narkoterör operasyonunda 1694 şüpheli gözaltına alınmış ve bu operasyonlarda 96 bin 289,5 kg esrar, 5 bin 452 kg eroin, 4 bin 315 kg bazmorfin, 80 kg sentetik Kannabinoid, 71,2 kg afyon, 9,4 kg kokain, 4,3 kg metamfetamin, 140 bin 698 adet ecstasy, 1962 adet Captagon, 210 adet sentetik ecza, 28 bin 348 litre asetik anhidrit ve 121 milyon 524 bin 624 kök kenevir bitkisi ele geçirilmiştir. JGK’ya bağlı birimler tarafından 2016-2022 yılları arasında terör örgütü PKK/KCK-PYD/YPG’nin yasa dışı ekim ve uyuşturucu imal ve ticaretinden gelir elde etmesine karşı yürütülen 284 narkoterör operasyonunda 1070 şüpheli yakalanmıştır.
“Terör örgütü PKK/KCK-PYD/YPG bir dönem Lübnan’ın Bekaa Vadisinde bulunan kamp bölgelerinde (Baelbek ve Hermen) kenevir ve haşhaş ekimi yaparak kurduğu laboratuvarlarda uyuşturucu imal etmekteydi. Şimdilerde ise Kuzey Irak kamplarında ve ülkemiz sınırına yakın sınır köylerinde uyuşturucu imal ederek nihai pazara sunduğu bilinmektedir. Bilhassa Afgan afyonunu işleyerek elde ettiği eroinin Avrupa pazarında arzına büyük önem vermektedir.