Türkiye’nin televizyon karnesi çıkarıldı: Bir bölüm dizi çekmenin maliyeti 8 milyon TL
Sıcak günlerde klimayı açıp dizi izlemek isteyenler için seçenek çok. Peki hangi diziler var ekranda? İşte 11 yaz dizi. Romantik komedi, aksiyon, dram; platformlardan değil, hepsi televizyondan kanallarından.
Klasik bir fakir tamirci çocukla şımarık zengin kız hikayesi olarak başlayan dizi Yeşilçam klişeleri üzerinde yükselse de, rotasını kısa sürede, Türk halkının çok sevdiği “sıcak, aile ve mahalle” hikayesine çeviriyor, Perihan Abla’ların, Süper Baba’ların yolundan giderek; sosyetik aile-mütevazı aile çatışmasını merkezli samimi bir iş çıkartıyor. Hikaye, Ayşegül Çiçekoğlu’nun aynı isimli romanından uyarlanmış.
Annesi onu dünyaya getirirken ölmüş, bu yüzden de zengin babası (Hakan Yılmaz) tarafından bolca müsamaha gösterilerek yetiştirilmiş olan Alize (Eylül Tumbar) son derece ben merkezci, şımarık ve sorumsuz bir genç kız olmuştur. Doğum günü partisine yetişmek için trafikte hız yapıp dikkatsizce araba kullanırken, tamir ettiği pahallı spor arabayı deneme sürüşüne çıkartan genç, karizmatik ve yakışıklı otomobil tamircisi Serkan’ın (Enes Koçak) kullandığı arabaya çarpar. Kaza sonucunda büyük hasar olur ama bu durumu umursamayan Alize olay yerinden kaçar. Kazanın büyük maliyeti Serkan’ın üzerine kalır ve çocuk işini kaybeder.
O sırada Alize’nin babası, kızının ablası gibi gördüğü, oysa kendisinin senelerdir Alize’den gizli olarak ilişki sürdürdüğü Sinem’le (Selen Soyder) evlilik planları yapmaktadır. Bunu öğrenen Alize, bu durumun ölen annesine bir ihanet olduğunu düşünür ve babasının evliliğini engellemek için tamirci Serkan ile anlaşmalı bir evlilik yapar. Fakat genç kız aslında kendi kazdığı tuzağa kendisi düşmektedir.
Kadim klişeler üzerine kurulmuş dizi; genç oyuncuların birbirine müthiş uyan kimyası, hikayenin çok bir şey anlatmasa da insanı yormayan, zorlamayan neşeli bir dinamizme sahip oluşu ve nostaljik mahalle dizilerine çaktığı selam sayesinde severek izleniyor. ‘Kendi Düşen Ağlamaz’ zaten reytinglerde de büyük başarı elde ederek yazın en sevilen dizisi oldu. Bu başarı diziyi kış sezonunda da taşıyabilir.
Yaz demek romantik komedi zamanı demektir. Kanal D de bu senenin rom-kom kontenjanını Ay Yapım’ın Kerem Bürsin ve Hafsanur Bayraktutan’lı ‘Ya Çok Seversen’ dizisiyle dolduruyor.
Ateş Arcalı (Kerem Bürsin), tekstille uğraşan büyük bir holding sahibinin oğludur. Holdingin başarılı olmasını sağlayan Ateş’in annesinin vizyonu ve tasarımlarıdır fakat o öldükten sonra halası, üvey ağabeyi ve babası holdingde annenin izlerini silmiş ve Ateş’i yatılı okula göndermiştir.
Anne şefkatinden, aile ilgisinden uzak büyüyen Ateş, insanlara karşı güvenini kaybettiği için yalnız ve herkese mesafeli bir yaşam seçmiş, çoğunlukla yurt dışında yaşamaktadır.
Babası ve yeni evlendiği genç eşi bir kazada ölünce aile miras işleri için Ateş’i geri çağırır. Ateş, annesinin kurduğu moda okulunu devam ettirebilmek istiyorsa, üç küçük üvey kardeşinin vesayetini alıp onlara bakması gerekmektedir. Batman’in uşağı Alfred’i andıran ve Ateş’in güvendiği yegane kişi olan emektar İlter Bey, çocuklar için dadı ararken, bir dizi yanlışlık sonucunda bir dolandırıcık çetesinin üyesi olan genç ve güzel sahtekar Leyla’yı (Hafsanur Sancaktutan) işe alır.
Leyla anne-babasız kalmış çocuklara kısa sürede bağlanır. Birbirlerinden hoşlanmaya başlayan Ateş ve Leyla’nın önünde Ateş’in başarısız olması için mücadele eden halasıyla ağabeyi ve Leyla’nın yakasından düşmeyen dolandırıcı çetesi gibi iki büyük engel vardır.
Sevilen oyuncuları ile ön plana çıksa da çok anlatılmış fakir kız-zengin erkek aşkı ve holdingdeki güç savaşı öyküleriye tekrara düşen dizi arzu ettiği çıkışı yapamadı. Daha özgün, daha güçlü bir senaryoyla bu oyuncular çok daha iyi reytingler elde edebilirdi.
Bu yazın aksiyon dizisi Show Tv’den geldi. Başrollerinde, Caner Cindoruk, Damla Sönmez ve Serkan Altunorak’ın oynadığı dizinin senaristleri Barış Erdoğan ve İlker Arslan.
Uğradığı soruşturma sonrasında geçici süre açığa alınan başarılı SAT komandosu Ali (Caner Cindoruk), eşi Ayda’nın talihsiz ve ölümcül hastalık haberiyle çocuklarını ve eşini de yanına alarak Çamlıkıyı’da butik otel işleten kayınpederi Salih’in (Hakan Salınmış) yanına taşınır. Taşınmadan kısa bir süre sonra Ayda’nın ölümüyle tüm aile derin bir yasa boğulur.
Henüz acıları çok tazeyken bir gece denize açılan Ali, ufukta sürüklenen bir botu fark eder ve fırtınaya aldırmadan içindeki kadını kurtarır. Kurtardığı gizemli kadının adı Defne’dir (Damla Sönmez). Ali, yaşadığı kaza ile geçici hafıza kaybına uğrayan ve başına gelenleri hatırlamayan Defne’yi ‘Tanrı misafiri’ olarak otele getirir. Parça parça hafızası yerine gelen Defne gerçek anlamda bir dolandırıcıdır.
Son dolandırdığı kişi ise çok tehlikeli biri olan Ozan’dır (Serkan Altunorak). Ozan’ın Defne’yi bulması üzerine büyük bir macera başlar.
Oyunculuk performansları yüksek, senaryo iyi kurgulanmış, temposu düşmeyen ve bir dahaki bölümü izlemek için merak ve istek uyandıran diziyi özellikle romantik komedilerden sıkılıp daha hareketli bir şeyler izlemek isteyen seyircinin ilgisini çekebilir.
Fox Tv’nin romantik yaz komedisinin başrolü için klasik bir yakışıklı yerine iyi bir komedi aktörü olan Cem Gelinoğlu seçilmiş. Dizi, ‘Harry İle Sally Tanışınca’ tarzı bir ‘En yakın arkadaşlar sevgili olabilir mi’ temasını işliyor.
Aynı apartmanda büyümüş Doğan (Cem Gelinoğlu) ve Melike (Özge Özacar) çocukluk arkadaşıdır. Doğan disiplinli, mütevazı, çalışkan bir avukat, Melike ise ikinci evliliği de yürümeyen şımarık bir genç kadın olmuştur. Doğan, aslında her zaman Melike’ye aşık olduğu için hiç evlenmemiş, içten içe hep onu beklemiştir. ‘Bu ikili kavuşabilecek mi’ kurgusu üzerine kurulan dizi bir yandan da Kısmet apartmanı sakinlerine odaklanıyor.
Dizinin ana problem Melike karakterinin çok antipatik çizilmiş oluşu. Bencil, kaba, düşüncesiz, çıkarcı, tembel, öfke kontrolü sorunu olan, tek sermayesi fiziği olan bu genç kadınla empati kurabilmek de ona sempati duyabilmek de oldukça zor. Melike karakterinin sorunlarını görmezlikten gelebilirseniz, Kısmet seyirciye eğlenceli ve hafif bir yaz izlencesi vaat ediyor.
Senaryosunu Nuray Uslu ve Ebru Hacıoğlu’nun ‘Exceptional’ adlı İsrail dizisinden uyarladığı ‘Dönence’, Sümeyye Aydoğan, Caner Topçu, Emre Kınay, Didem İnselel, Ogün Kaptanoğlu, Ülkü Hilal Çiftçi gibi oyuncularla kalabalık bir kadroya sahip. Foça’da geçen, Asperger sendromlu karakterleri işlemesiyle diğer diziler arasından sıyrılan ‘Dönence’ sezonun beğenilen dizilerinden birisi oldu.
Başrollerinde Nilsu Berfin Aktaş, Mustafa Mert Koç, Efekan Can, Oya Başar’ın olduğu dizi okumak için geldiği İstanbul’da babasının hayaline tutunan ve o hayali gerçekleştirmeye çalışan Yaz’ın (Aktaş) hikayesini anlatıyor.
Erdal Özyağcılar, Onur Buldu, Seray Gözler, Melis Babadağ, Aycan Koptur, Nergis Kumbasar, Erdem Akakçe gibi başarılı oyuncularla dolu kalabalık kadrolu dizi bir aile komedisi.
Başrollerini Şükrü Özyıldız ve Burcu Özberk’in paylaştığı dizi, gözü işinden başka hiçbir şey görmeyen bir ajan olan Onur ile profesyonel bir hırsız olan Ece’nin hikayesini anlatıyor.
Başrollerinde Emre Bey ve Buse Meral’in rol aldığı yapım, ‘Forevermore’ adlı Filipinler dizisinden uyarlanmış bir romantik komedi. Vermem Seni Ellere; dağların, derelerin, yaylaların özgür kızı Zeliş’le her türlü maceranın ve aksiyonun tutkunu Mehmet’in hikayesini anlatıyor.
Başrollerinde Şebnem Bozoklu ve Tolga Tekin’in yer aldığı dizi, ailesi ve çocukları için üniversite hayatını terk eden ve yıllar sonra fakülteye geri dönme kararı alan Neşe’nin (Bozoklu) aksilikler, komiklikler, sevinçler ve başarılarla dolu öyküsünü ekrana getiriyor.
Yazın draması olan ve başrollerinde Hazal Filiz Küçükköse, Kutsi ve Aslı Tandoğan’ın bulunduğu dizinin konusu şöyle: Büyük aşkla bağlı olduğu karısı Efsun’u kanser nedeniyle kaybeden Faruk (Kutsi), kendisini üç çocuğuna adamıştır. Kalbini aşka kapatan Faruk, bu arada ona bu yolculukta destek veren asistanı Serap’la (Küçükköse) çocuklarına olan ilgisi ve yardımı nedeniyle evlenir. Diğer yandan Faruk, ölen eşi Efsun’un yakın arkadaşı İpek’in (Tandoğan) de duygularını fark eder.