Özel’den Erdoğan’a Süleyman Soylu çağrısı
Son aylarda döviz kurları ve enflasyonda yaşanan yükselişler, kamu ile çalışan müteahhitlerin ek fiyat farkı talebinde bulunmasına neden oldu. Müteahhitler projelerin tamamlanması için ek fiyat farkı istedi.
Yükselen döviz kurları ve enflasyonist ortam nedeniyle beton ve demir gibi ana kalemler başta olmak üzere pek çok malzemede artışla karşılaşan kamu müteahhitleri ek fiyat farkı istedi. Müteahhitler projelerin yarım kalmaması için farkların Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) fiyatları yerine ihale fiyatlarının baz alınması gerektiğini söyledi. Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, inşaat sektöründe küresel ve ulusal bazda yaşanan gelişmelerle girdi maliyetlerinin yükünün ağırlaştığını belirtti.
Başkan Eren, “Ek fiyat farkı ödenmesi hususları Anadolu’nun dört bir yanındaki müteahhitler için hayati hale gelmiştir” dedi. Eren, söz konusu artışların 200’ü aşkın alt sektöre talep oluşturan inşaat sektörünü zor durumda bıraktığını vurgulayarak, bu durumun ekonomik konut üretimini ve kamu yatırımı projelerini de olumsuz etkilediğini savundu.
Anadolu Yapı Müteahhitleri Federasyonu Başkanlığına Ali Aydın da artan emtia fiyatlarına dikkat çekti. 4 yıl önce betonun metreküp fiyatının 180 TL iken, bugün 9 kat artarak 1800 TL’ye geldiğini söyleyen Aydın, “Daha kapı kolu, pencere fiyatından bahsetmiyorum. Dolayısıyla TÜİK rakamları yerine, bugün bir ihale de bir m2 kaçtan ihaleye çıkıyorsa, ona göre ek farklar verilmeli” dedi.
Artan maliyetler nedeniyle müteahhitlerin artık kamu ihalelerine girmek istemediğini söyleyen Aydın, “Eskiden ihalelere girmek için birbirimize yarışırdık. Şimdi ise ihalelere girmemiz için evden aranıyoruz” diye konuştu. Hali hazırda bir müteahhidin 2.5 milyona mal ettiği bir konutu 1.5 milyona TL’ye satması durumuyla karşı karşıya kaldığını aktaran Aydın, bu durumun da inşaat ruhsat sayılarında düşüşe neden olduğunu belirtti. Aydın, ek fiyat farkının ihaledeki gibi verilmesi halinde müteahhitlerin projeleri tamamlama imkanı bulacağını, teminat mektuplarının yanmayacağını, bu şekilde devletin de maliyet yükünden kurtulacağını ifade etti.