Wagner’in başyapıtı ‘Uçan Hollandalı’ yıllar sonra yeniden AKM’de
İtalya'nın 20. yüzyılda yetiştirdiği en önemli sopranolarndan biri olan Renata Scotto 89 yaşında hayatını kaybetti. Uzun yıllar Metropolitan Opera'da dünya çapında çalışmalara imza atan İtalyan soprano, hayatının son yıllarını da opera direktörü olarak sürdürmüştü.
Opera tarihinin başyapıtı ‘La Traviata’da başrol için sahneye adım attığında henüz 18 yaşındaydı. Giuseppe Verdi’nin ölümsüz eserinideki ana kahraman Violetta’yı gencecik yaşında oynayan Renata Scotto, İtalyanların bu çağdaki en özel seslerinden biriydi. 24 Şubat 1934’te dünyaya gelen İtalyanların ünlü sopranosunun yaşam hikâyesi 16 Ağustos’ta sona erdi. Sanatçı, doğduğu kent olan Akdeniz kıyısındaki Savona’da 89 yaşında hayata veda etti. Haberi kamuoyu ile oğlu paylaşırken ölüm nedeni açıklanmadı.
2002 yılına kadar sahnede tüm görkemiyle opera tarihinin en güzel aryalarını seslendiren Renata Scotto, sonrasında sahneden çekilse de perde arkasından bu büyülü dünyanın içinde yer almaya hep devam etti. İtalyanların milli sanatı ve hatta meselesini tutkuyla icra eden sanatçının vefatı ülkesi kadar yurt dışında da yankı uyandırdı. Dünya medyasının yanı sıra pek çok sanat kurumu da vefat haberi sonrası taziye mesajı yayınladı. Hepsinde ortak bir hüzün vardı: Bu büyükeyici sese veda.
Renata Scotto, hayatının 50 yılını adadığı opera için yüzlerce temsile imza attı. Operanın usta isimleri Vivaldi, Puccini, Respighi, Mascagnive daha nicesinin başyapıtlarını sahneye taşıyan ünlü soprano, kariyeri boyunca nice büyük isimlerle rol paylaştı. Kendisine has aurasıyla hayranlık uyandıran İtalyan soprano ülkesinin yanı sıra başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere pek çok ülkede sahne aldı. Metropolitan Opera’nın bir dönem en sevilen isimlerinden olan sanatçı, 1965 yılında kapısında içeri girdiği Yeni Dünya’nın bu büyüleyici sahnesinde “Madame Butterfly’a hayat vermişti. Sopranonun kendisiyle en çok özdeşleşen rollerinden biri olan Puccini’nin üç perdelik bu başyapıtı, sonraki yıllarda da New Yorklular’a defalarca sahnelendi.
1960’ta ‘Madame Butterfly’ ile Amerika’ya adım atan Renata Scotto, 1987’de yine bu operadaki başrolüyle uzun yıllar boyunca yaşadığı New York’a veda etmişti. Burada yaşadığı yıllar boyunca ülkeyi adeta karış karış dolaşan İtalyan soprano adeta Amerikalılara operayı sevdirmek için canla başla çalıştı. Yaşadığı New York’un yanı sıra Miami, Dallas, Pittsburgh ve San Francisco gibi şehirlerde sahneye çıkan soprano, bu uzun soluklu yolculuğunun ardından yeniden Avrupa’nın yolunu tuttu.
Yaşlı kıtada apayrı bir saygınlığı bulunan bu özel sanatı Avrupa’nın tarihi kentlerinin görkemli salonlarında sahneye taşıyan Renata Scotto, emekliliğe ayrıldığı 2002 yılına kadar Paris, Berlin, Cenova, Bologna, Trieste, Palermo, Madrid gibi kentlerin yanı sıra Japonya’da da Osaka ve Tokyo’da akıllara kazınan performanslara imza atmayı başardı.
2002 yılında sanat hayatının tam da 50 yılınsa sahnenin önünde harikalar yaratan Renata Scotto için bundan sonra sırada tutkunu olduğu bu sanata yönetici gözüyle bakmak vardı. Chicago, Dallas, Helsinki, Catania ve Verona gibi çok sayıda kentte opera yöneticiliği de yapan ünlü soprano, orkestra yöneticisi olarak son yönetmenlik deneyimini ‘Madem Butterfly’ ile yaşanmıştı. 89 yaşında kaybeden İtalyan sanatçı, sanat dalına yeni isimlerin katılması ve daha da önemlisi şans bulması için de büyük çaba harcamıştı.