İki öğretmen ‘dini eğitimi engellemek’le suçlandı, soruşturma açıldı
Bakan Yusuf Tekin “Müfredat değişecek, derslerde sadeleştirme yapacağız” dedi. Eğitim-Sen Genel Başkanı Nejla Kurul ise “Bugüne kadar ki adımlar ‘sadeleştirme’ değil ‘dinselleştirme’ olduğunu gösteriyor. Ayrıca düşen başarı oranını yükseltmek için eğitimin niteliğini düşürüyorlar” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 2023-2024 eğitim ve öğretim yılına ilişkin önemli bir karar aldıklarını açıkladı: Ders müfredatında değişikliğe gidiliyor. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin müfredatın çok ağır olduğunu, derslerde sadeleştirme yapacaklarını duyurdu.
Beştepe’de gerçekleşen Kabine Toplantısının ardından dün gazetecilerinin sorularını yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin önemli açıklamalarda bulundu.
“Kasım ayı sonu veya aralık ayı ortası gibi müfredat değişikliği yapacağız” diyen Bakan Tekin müfredattaki gereksiz konuların ayıklanacağını ve böylelikle derslerin sadeleştirileceğini belirtti.
Yeni düzenlemeye ilişkin çalışmaların henüz bitmediğini de söyleyen Tekin “İlkokul, ortaokul ve lisede tekrar eden konular var, bunlara bakacağız ve çıkartacağız. Müfredat çok ağır, öğretmenler konuları yetiştiremiyor. Müfredat ağır, hafifleteceğiz. Yeni dersler eklenebilir ve mevcut derslerden çıkartılanlar olabilir. Aralık ortasında bir toplantıyla açıklayacağız” dedi.
10Haber’e konuşan Eğitim-Sen Genel Başkanı Nejla Kurul ise Bakan Tekin’in açıklamalarına “Bugüne kadar ki hamleler bunun eğitimde dinselleştirmeye sebep olacağını gösteriyor. Ayrıca sınavda başarıyı yükseltmek için eğitimin niteliğini düşürüyorlar” diyerek itiraz etti.
Eğitim programında yapılacak büyük değişikliklerin tüm eğitim sendikaları, veli dernekleri ve üniversitelerin eğitim fakültelerinin katılımıyla yapılması gerektiğini söyleyen Kurul “Aksi halde yapılacak değişiklik iktidarın ideolojik çizgisine uygun bir eğitim programı için yol açmak demektir. Yeni bakan dönemine baktığımızda karma eğitim tartışmaya açıldı, haftalık ders çizelgesi değiştirildi, ikinci bir seçmeli ders grubundan din dersi kondu ve iki ayrı din dersi oldu. Bu adımlarla eğitimin içeriği dinselleştirmeye çalışılıyor diye düşünüyoruz. ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum) gibi protokollerle öğrencilerin dinci vakıf ve cemaatlerin olduğu Diyanet’e bağlı gençlik merkezlerine taşınmaya çalışılıyor. Bakanın sadeleştirme kavramının dinselleştirme çalışması olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
Sendika olarak pandemi döneminin ardından müfredatta sadeleştirme talep ettiklerini söyleyen Kurul “Uzun aranın ardından öğrenciler okula başladığı için aşırı bir yükle karşı karşıya kalmasın demiştik. İki yıl sonra sadeleştirme akıllarına geldi” dedi.
Kurul sınav odaklı sistemde başarı oranının çok düşük olduğunu, MEB’in bunu ciddi anlamda takip ettiğini söyledi: “Başarı oranını yükseltmek için öğrencilerin zekalarını, yeteneklerini değersizleştirecek biçimde daha da hafifleterek eğitimin niteliğini düşürecek bir hamle olabilir. Sadeleşmeye biz de sıcak bakabiliriz ama eğitimin niteliğinden taviz vermeden. Bir çocuğun matematiği, fiziği bilerek eğitim alması gerekiyor.”