Kendini sevmenin anahtarı: Değişmek ve otantik olmak
CHP’de genel başkanlığa aday olan Özgür Özel yarın başlayacak olan büyük kurultay öncesinde kendi kadrosunu kısmen açıkladı, bazı isimleri tarif etti ama isim vermedi. Özel, değişimcileri ‘fırsatçılıkla’ suçlayanlara da sert bir dille cevap verdi.
Mayıs seçimlerinden bu yana değişim sancısı çeken Cumhuriyet Halk Partisi yarın başlayacak kurultayında hesaplaşacak. Bir yanda mevcut genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu, bir yanda da onun rakibi Özgür Özel yarışacak.
Her iki aday da kurultaya iddialı giriyor ve son günleri kendi Parti Meclisi listelerini hazırlamakla geçiriyorlar. Kulisler hareketli. Ankara’nın çeşitli otellerinde mekanlarında sürekli CHP kazanları kaynıyor.
Partinin genel başkan adaylarından Özgür Özel, medyada daha fazla görünerek kendine avantaj yaratmaya çalışıyor. Özel son olarak SözcüTV’de bir programa katıldı ve hem Parti Meclisi listesine hem de olası politikalarına ilişkin açıklamalar yaptı.
Sözcü TV’de katıldığı programda kadrosundaki isimleri açıklayan Özel, şunları ifade etti:
“Yalçın Karatepe PM listemizde olacak. Selin Hoca (Sayek Böke) ve Yalçın Hocanın (Karatepe) yanında, Türkiye’de şu anda en yüksek puanlarla girilen, çok istenen bir üniversitenin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin aktif dekanı, maliye politikalarımızın başında olacak.
Bilim, yönetim kültür platformunda, 180 ülkeye ihracat yapan bir elektronik şirketinin düne kadar AR-GE departmanının başında, 40 yaşında pırlanta gibi, Türkiye’nin gözbebeği birisi, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bilim, teknoloji, AR-GE ve inovasyondan sorumlu genel başkan yardımcısı olacak.
Milli savunma politikalarını bomboş bıraktı ya parti yıllardır… Bir emekli tümamiral, milli savunmadan sorumlu genel başkan yardımcısı olacak. Bu 5-6 isim son derece kıymetli isimler. İlhan Uzgel, dış politikadan sorumlu parti meclisi meclis üyemiz, genel başkan yardımcımız olacak. Cumartesi günü kazanırsam Pazar günkü listemde, eğer uygun görürse Namık Tan’a da teklifte bulunurum.”
CHP Milletvekili Gürsel Erol’un değişimden yana olanlara ‘fırsatçı’ olarak nitelemesini eleştiren Özel “O ifadeler olacak bir şey değil. O küçük gören dil, hakir gören dil, hakaret eden dil, doğru bir dil değil. Ben o dile cevap vermem. Çünkü Gürsel Erol benim abimdir. Bana birkaç kez kızdı, birkaç kez küstü, birkaç kez barıştı. Gürsel Erol yoğun duygular yaşayan, tansiyonu yükseltmeyi seven, bilen birisidir. Ben o laflarla meşgul olmam. Fırsatçılık, ne fırsatçılığı? Ticaret mi yapıyoruz? Fırsatçılık demek, meseleyi Cumhuriyet Halk Partisi’ni AK Parti’leştirmek, MHP’leştirmek anlamına geliyor. Bu doğru bir şey değil. Bu partide parti içi demokrasi var. Her üyenin böyle bir hakkı var. Bu son derece meşru, son derece demokratik bir haktır” ifadelerini kullandı.
Özel, değişim sürecinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun rolü sorulunca “Ben Ekrem Bey’i Cumhuriyet Halk Partisi’ne çok önemli bir ivme katan bir siyasi aktör olarak görürüm. Seçimlerden sonra da herkesle olduğu gibi Ekrem Bey’le de bir iletişimimiz vardı. Değişim konusunda ilk konuşanlardan bir tanesiydi. Zaman zaman sohbet ettik, fikir alışverişi yaptık. Güvene dayalı bir ilişkimiz var. İstanbul gibi bir metropolü iki kez kazandı, üçüncü kez de kazanacak” yanıtını verdi.
Özel, genel başkanlığa aday bir siyasi olarak mevcut ittifaklara nasıl baktığını ise şu sözlerle anlattı: “İki tane ittifak potansiyelimizde aşınma, yıpranma var. Bir; önceden yaptığımız ittifaklarla yapmamız olası ittifakta bir gerileme var. Bir de toplumsal ittifakta bir gerileme var. CHP’deki genel başkan değişiminin, Kürt seçmenin kendi duygularının onarılması noktasında katkı sağlayacağını düşünüyorum. Öbür türlü, ‘Ya biz oyu Kemal Bey’e verdik, o İçişleri Bakanlığını Zafer Partisi’ne vermiş ve gizli protokolle yapmış’ kırgınlığı var.”