Kocaeli’nde 1999 öncesi inşa edilmiş okulların dörtte biri yenilenmemiş
Hatay'ın Defne ve Antakya ilçelerinde 8 mahallenin rezerv yapı alanı ilan edildiğine dair yazı basına yansıdı, bakanlık da yalanlamadı. Defne Belediye Başkanı Güzel kendilerine resmi bir yazı gelmediğini söyledi, olayı basından öğrendiklerini anlattı
Kentsel dönüşüm düzenlemelerini kapsayan yönetmelik 9 Kasım’da yürürlüğe girdi. Düzenlemeden önce bir yerin rezerv alanı ilan edilebilmesi için orada yapı olmaması ve meskun mahal dışında bulunması gerekiyordu ama bu değişti. Bu yeni kanunun ilk uygulamaya konduğu yer ise kamuoyuna yansıdığı kadarıyla depremin yıktığı Hatay. Samandağ ilçesindeki vatandaşlara tapu müdürlüğünden gönderilen “Adınıza kayıtlı taşınmazın Hazine’ye devir işlemi yapılmaktadır” mesajlarıyla ortaya çıkan uygulamaya Defne ve Antakya’da da hazırlanılıyor. Bu iki ilçedeki rezerv yapı alanları Avukat Ecevit Alkan’ın verdiği bilgiye göre bakanlık yetkililerinin muhtarlara gösterdiği yazıyla kamuoyuna yansıdı. 14 Kasım tarihli yazıda Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’nın; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan 207,35 hektarın rezerv yapı alanı için belirlendiği ve olur talep edildiği yer alıyor. Kamuoyunda çok konuşulan bu konunun sebebi ise mülk sahiplerine ayrıntılı bilgi verilmemesi. Rezerv yapı alanı ilan edilen yerlerdeki mülk sahipleri ne projeyi biliyor ne de ödemelerin nasıl yapılacağını.
7 maddede kentsel dönüşüm yasası: Sağlıklı konut mu? Mülkiyetin el değiştirmesi mi?
10Haber’e konuşan Defne Belediye Başkanı İbrahim Güzel, bakanlık yetkilileriyle yapılan toplantılarda yeniden yapılandırmanın konuşulduğunu ama kamuoyuna yansıyan bilginin bakanlık tarafından kendilerine verilmediğini söyledi. Belirlenen rezerv yapı alanlarını basına yansıyan haberler sayesinde öğrendiklerini söyleyen Güzel, bu kararın kesin olup olmadığını da bilmediğini sözlerine ekledi. Öte yandan Defne Belediyesi planlama hakkında bilgi almak için 13 Ekim’de bakanlığa bir yazı da gönderdi ama henüz cevap gelmedi.
Hatay Barosu’ndan Ecevit Alkan ise tüm gelişmeleri hasbelkader öğrendiklerini söylüyor. “Devlet vatandaşla iletişim kurmayı sevmiyor, gizli yapıyor” diyen Avukat Alkan, rezerv alanlarla ilgili resmi bir yazı olmadığını vatandaşlara da Samandağ’da olduğu gibi mesaj gitmediğini belirtiyor. Avukat Alkan basına yansıdıktan sonra bakanlığın yalanlamadığına da dikkat çekiyor ve milimetrik olarak sınırları bildiklerini ifade ediyor. Alkan’ın aktardığı bilgiye göre Defne’de; Elektrik, Armutlu, Akdeniz mahalleleri ve Antakya’da; Gazi, Cebrail, Cumhuriyet, Akevler, General Şükrü Kanatlı mahalleleri rezerv yapı alanı ilan edildi. Bu Samandağ’da belirlenen alanın yaklaşık 150 katı anlamına geliyor. Söz konusu mahallelerde ise yaklaşık 50 bin kişi yaşıyordu.
Esas sorunun mülkiyet hakkından kaynakladığını vurgulayan Avukat Alkan, bu mahallelerde büyük bir yıkım olsa da bir kısmının hala ayakta olduğunu söylüyor ve “Özellikle Akdeniz Mahallesi ayakta. Hatta şehrin şu anki barınma yükünü çeken mahalle. En çok orada sağlam yapı var kullanılıyor. Birbirinden çok farklı mahalleler” diyor.
Avukat Alkan, mülklerin Hazine adına tescil edilmesinin karşılığını ise “Orada yapılacak planlamaya ve uygulamaya kimse itiraz edemeyecek hale gelecek. Hazine ne isterse yapabilir. Oraya 50 katlı bina da yapabilir 2 katlı bina da yapabilir. İtirazları durdurmak için mülkiyeti Hazine’ye alıyorlar” sözleriyle özetliyor.
Kanunda esas olanın vatandaşla uzlaşma olduğunu vurgulayan Avukat Alkan “Armutlu’daki yıkımın sebebi zeminin kötü olmasıysa oraya çok pahalı binaların yapılması gerek. Zemini iyileştirmesi gerekiyor ve bunlar pahalı işlemler. Vatandaşlar bu işlemi yaptırabilecek mi? Bunu sorması gerekir. Kanunda aslında esas olan vatandaşla uzlaşmadır. Ama yapılan değişiklikten sonra vatandaşın haberi bile olmuyor. Bu yasa farklı illerde uygulansaydı bu kadar tedirginlik yaratmayabilirdi. Ama deprem bölgesinde uygulanması bence insanlık onuruna aykırı. Çünkü burada ebeveynlerini kaybeden küçük çocuklar var ve mirasçı durumundalar. Bütün ailesini kaybeden yaşlı insanlar da var. İşsizler ve gelirleri yok. Bunlar da hak sahipleri. Bunların burada yapılacak olan uygulamaların ücretlerini ödemeleri imkansız. Buradaki yasa kentsel dönüşüm yasası. Normalde depremden önce uygulamaların yapılıp binaların sağlam hale getirilip can kayıplarının önlenmesi için yapılan bir yasa. Bütün insanlar öldükten sonra bu yasayı uygulamak hukuka uygun değil. Burada afet yasalarının devletin şefkatli ve sevgi dolu yüzünü gösteren yasaların uygulanması gerekiyor” diyor.
Şu anda vatandaşların tedirgin olduğunu da söyleyen Avukat Alkan, proje detaylarını bilmediklerini de belirtiyor ve idare yetkililerinin ödemeler konusunda bilgi vermediğini söylüyor: “‘Ölünceye kadar oturursunuz’ diyorlar. Bu sözlerin karşılığı kanunda yok. Muhtarları toplayıp konuşuyorlar. Muhtarları sözlü bilgilendirme yapıyorlar. Yazılı bir belge olmadığında sözler uçup gidiyor ve reklam çalışması olarak kalıyor. Muhtarlara korkmayın mağdur olmayacak kimse diyorlar ama yasa öyle değil, uygulama da değil.”