Ayakkabıcıya kimyasal maddeli saldırı
Bir ilahiyat profesörü yanına kardeşini de alarak başka bir profesöre üniversitede saldırmıştı. Dün sanık olan profesör ‘Meslektaşımı bacağından vuran kardeşim değil bendim’ dedi ve elini kolunu sallayarak mahkemeden çıktı!
Prof. Dr. Tahir Uluç Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi’nde Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü İslam Felsefesi Ana Bilim Dalı öğretim üyesiydi. 4 Ekim’de fakültenin dekanlık binasındayken aynı bölümde husumetli olduğu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Galip Atasağun ve turizmci kardeşi İzzet Atasağun odasına geldi.
Taraflar arasında kavga çıktı ve İzzet Atasağun yanındaki ruhsatsız tabancayla Tahir Uluç’u bacağından vurdu. Silah sesleri duyulunca polise haber verildi, iki kardeş de kaçtı. Ambulansla üniversiteye ait Meram Tıp Fakültesi’ne kaldırılan Uluç tedavisinin ardından taburcu oldu.
Kaçan kardeşler de yakalanıp gözaltına alındı ve adliyeye sevk edildi. Prof. Dr. Galip Atasağun adli kontrol şartıyla serbest kalırken tabancayla ateş eden kardeşi İzzet Atasağun tutuklandı. İzzet Atasağun ifadesinde “Aynı fakültede görev yapan ağabeyimle kavgalı olduklarını biliyordum. Ağabeyimi sorun yaşanmasın diye okuldan almak istedim. Bu sırada onunla karşılaştık. Bize küfredip yumrukla saldırdı. Ben de kendimi korumak için tabanca ile ateş ettim” dedi. İzzet Atasağun da bir süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildi.
Olayla ilgili yargılama dün başladı. Konya 9’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada İzzet Atasağun’un ‘kasten yaralama’, ‘hakaret’, ‘işyeri dokunulmazlığını ihlal etme’ ve ‘6133 Sayılı Ateşli Silahlar Kanuna Muhalefet’ suçlarından 13 yıla kadar, yaralanan Uluç’un ise kavgada İzzet Atasağun’a yönelik ‘basit yaralama’ ve ‘hakaret’ suçlarından 3,5 yıla kadar hapis cezası ile yargılanması isteniyor.
Prof. Dr. Tahir Uluç duruşmada Prof. Dr. Galip Atasağun ile aralarındaki husumetin yıllık izin tartışması yüzünden başladığını anlattı.
Uluç “4 yıl önce Galip izin talebinde bulundu. Ana Bilim dalı izni onayladı. Eğitim öğretim yılı devam ettiği için ben uygun bulmadım. Bu nedenle aramızda husumet oluştu. Olaydan bir gün önce odamdan çıktım, elimde çaydanlık vardı. Beni görünce küfretti, sonra abdest almak için lavaboya girdi. Hem küfredip hem abdest almasına sinirlendim. ‘Hem küfrediyorsun hem abdest alıyorsun’ dedim. Bana küfretti, yumruk attı, gözlüğüm kırıldı, yüzüm yaralandı. Olaydan bir gün önce aramızda böyle bir tartışma geçti” dedi.
Olay günü tabancayı İzzet Atasağun’un kullandığını belirten Uluç “Olay günü odalarımız yan yana olduğu için eşyalarımı toplayıp yeni bir odaya taşındım. Odamda otururken içeri İzzet girdi. ‘Tahir sen misin’ diye sordu, ardından kapı tekrar açıldı ve Galip geldi. İzzet, Galip’in çıkmasını istedi. Galip çıkmadı. İzzet bana küfrederek ‘Adamın yüzünü ne hale getirmişsin’ dedi ve tartışmaya başladık. İzzet ayaklarıma defalarca ateş etti. Bu sırada Galip de beni dövüyordu. Ateş ederken sağ bacağıma mermi isabet etti, sol bacağımda da mermi sıyrıkları oluştu. Kendimi korumak için olay sırasında İzzet’e bir iki defa vurdum” diye konuştu.
İzzet Atasağun ise savunmasında abisiyle uzun zamandır küs olduğunu, ama olaydan bir gün önce hastanede akrabalarıyla karşılaştığını, abisinin kaburgalarının kırılıp çatladığını, ellerinin kırıldığını duyduğunu söyledi. Abisinin yoğun bakımda yatması gerekirken hastanede yer olmadığı için eve gittiğini, ertesi gün de bir öğrencisinin sınavı için mecburen fakülteye gittiğini öğrendiğini belirtti. Atasağun bu nedenle olay günü abisinin yanına gittiğini belirterek “Bunu yapana sebebini sormak istedim. Tahir’in odasına gittiğimde bana küfretmeye başladı. Elinde sert bir cisimle ikimizi de dövüyordu” dedi.
İlk ifadesini değiştirerek tabancayla ateş edenin abisi olduğunu söyleyen İzzet Atasağun ”gelmesini istemediğim halde abim arkadan gelmişti. Tahir bizi dövüyordu, kafam kanamaya başlamıştı. Galip bu sırada Tahir’i korkutmak için bir iki el ateş etti. Bu olay yaşandıktan sonra ağabeyimin mesleki hayatı bitmesin diye suçu üstlenmek istedim. Bu yüzden olaydan sonra silahla bir iki el de havaya ben havaya ateş ettim” diye konuştu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Prof. Dr. Galip Atasağun da tabancayla ateş edenin kendisi olduğunu kabul etti, “Tahir tarafından ‘Seni öldüreceğim’ şeklinde tehdit edildiğim için silahla gitmiştim. O gün yere ateş eden bendim. Karşımdakine zarar vermek istemedim, korkutmak istemiştim. Ayrıca Tahir olaydan bir gün önce beni kırık oluşturacak şekilde dövmüştü. Olay günü de hem kardeşimi hem beni dövdü” dedi. Mahkeme dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.