Ya minik kuşunuz öterse: Mahremiyet protokolü
Fotoğrafçı Boris Eldagsen'in çektiği kare Sony Dünya Fotoğrafçılık Ödülleri'nin Yaratıcılık dalında ödül kazandı. Eldagsen ödülü almayı reddetti. Zira fotoğraf aslında yapay zeka yardımıyla çekilmişti ve amaç da yapay zekanın gücünü test etmekti.
Alman fotoğraf Boris Eldagsen yapay zeka kullanarak hazırladığı fotoğrafla katıldığı Sony Dünya Fotoğrafçılık Ödülleri 2023’te Yaratıcılık kategorisinde birincilik kazandı. Fotoğrafçı kısa süre sonra ödülü reddettiğini açıkladı. Fotoğrafı yapay zekanın geldiği noktayı ve bu alandaki geleceğini görebilmek için hazırladığını söyleyen Eldagsen birincilik ödülünü de bu yüzden reddetti.
Anadolu Ajansı’na açıklama yapan Boris Eldagsen yapay zekayla ilgili tartışmaların derinlik kazanması gerektiğini söyledi ve şunları ekledi: “Yapay zeka konusuna farklı perspektiflerden bakmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Yapay zeka tartışmalarının daha çok tek boyutlu olduğunu sık sık fark ediyorum.”
Boris Eldagsen yapay zekanın bir sanatçı olarak kendisine büyük özgürlük alanı açtığını dile getirerek “Birdenbire tamamen hayal gücümle imgeler yaratabiliyorum. Teknik imkanlar dahilinde fotoğraf ya da hareketli görüntü gibi görünen bir şey üretmek hiç mümkün olmamıştı. Ressam ya da çizer olarak bunu daha önce yapabiliyordum. Ama şimdi çok fazla yeni araç var” dedi.
Yapay zekanın taşıdığı dezenformasyon potansiyeline ilişkin endişeli olduğunu vurgulayan fotoğrafçı Boris Eldagsen “Benim mesajım insanları bu konuyu sorgulamaya, daha fazla araştırmaya ve her konuda olduğu gibi bu konuda da pek çok olumlu ve pek çok olumsuz yan olduğunu görmeye teşvik etmek. Bu insanların icat ettiği her araç için geçerli. Olumlu yönü kullanmak, olumsuz yönleri göz önünde bulundurmak ve sınırlar dahilinde kalması için gelişimi nasıl şekillendirebileceğinizi düşünmekle ilgili bir şey bu.”
Yapay zeka konusunda eğitim veren Alman fotoğrafçı Boris Eldagsen yapay zekanın öğrenciler için yeni motivasyon sağlayabileceğini gördüğünün, ancak yaratıcılık konusunun karmaşıklığının da farkında olduğunun altını çizdi. Tartışmaların genellikle tek boyutlu olduğuna dikkati çeken fotoğrafçı “Tartışmada hepimizin ortaya attığı terimlerin bir tanımı yok. Yaratıcılık nedir, zeka nedir, bilinç nedir? Ancak bunun arkasında hangi yaratıcılık biçiminin, hangi kavramın olduğu genellikle irdelenmiyor” dedi.
Sony Dünya Fotoğrafçılık Ödülleri yarışmasına katılma fikrini de anlatan Eldagsen bunu yapay zeka ile fotoğraf farkının test edilmesini istediği için yaptığını söyledi. Eldagsen müracaatıyla yapay zekanın fotoğraf alanında tartışılmasını amaçladığını vurgulayarak “Bu bir testti. Fotoğraf yarışmalarının katılım koşullarını değiştirip değiştirmediğine bakıyordum. Kimse koşulları değiştirmemişti. Sonra kendi kendime düşündüm, bir test yapacağım ve ne kadar ilerleyebileceğimi göreceğim ve resimlerimden birinin finalistler arasında yer alacağını, hatta ödül kazanacağını beklemiyordum. Gönderirken başka bilgi vermedim, aksi takdirde bu test olmazdı. Bu tek resim, The Electrician, üç kez finalistler arasına girdi ve seçildi” dedi.
Yapay zekanın fotoğrafçılığın geleceğine olan etkisine de değinen Eldagsen foto muhabirliğinin yapay zekaya ihtiyacı olmadığını ancak düşük ücretin yanı sıra sosyal medyanın foto muhabirliği üzerinde baskı oluşturduğunu belirtti. Herkesin çok kolay şekilde gerçekmiş gibi görünen görüntüler üretebileceğine, bunları sosyal medya aracılığıyla dağıtabileceğine dikkati çeken Boris Eldagsen şöyle devam etti:
“Bu da sosyal medyada üretilen sahte görüntülerin toplamının önünde sonunda gerçek foto muhabirliği görüntülerinin toplamından çok çok daha fazla olacağı anlamına geliyor. Her birey bir görüntünün üretilmiş mi yoksa gerçek fotoğraf mı olduğunu nasıl ayırt edebilir? Benim cevabım; bunu yapamayız. Bu da fotoğraf gibi görünen görüntülere karşı tutumumuzu değiştirmemiz gerektiği anlamına geliyor, geçmişte çoğumuz hala bunun fotoğraf olduğuna, belli bir yerde gerçekten yaşanmış bir şeyi gösterdiğine inanıyorduk. Şahsen ben tavrımı değiştirdim. Fotoğraf gibi görünen bir şeyin üretilmiş olduğunu varsayıyorum. Yanıldığım kanıtlanmadığı sürece. Ne yazık ki hepimiz bu tür görsel malzemelere karşı bu tutumu yavaş yavaş benimsemek zorunda kalacağız.”
Boris Eldagsen yapay zekanın foto muhabirliğinin yerini doldurup doldurmayacağı konusunda ise “Bu konudaki cevabım hem evet hem hayır. Ancak foto muhabirliğinin yerinin doldurulabileceğine inanmıyorum. Sektörün saldırı altında olduğunu söyleyebilirim ama demokrasilerde nasıl destekleneceğini de düşünmek gerekiyor. Evet, foto muhabirleri, basın yalnız bırakılmamalı ancak her teknik devrimde olduğu gibi, bazı meslekler artık ihtiyaç duyulmadığı için ortadan kalkıyor. Yeni meslekler ortaya çıkacak ve iş profilleri değişecek” dedi.
Eldagsen yapay zeka kullanımı ile ilgili kurallar getirilmesi için de “Bence artık politikacıların anlayabileceğinden çok çok daha hızlı olan bu teknik gelişmeyi şekillendirmeye yardımcı olmak toplumun görevi. Bunu yönlendirmeye yardımcı olacak fırsatların nerede olduğunu görmek sadece politikacılara değil, ilgilenen gruplara ve vatandaşlara da bağlı. Bu durdurulamayacak ve tersine çevrilemeyecek büyük bir teknolojik devrim. Ancak bunu şekillendirmeye yardımcı olabileceğimize inanıyorum” dedi.