Protestolar Columbia Üniversitesi’nin mezuniyet törenini iptal ettirdi
Dünyaca tanınmış fuarlara ev sahipliği yapan Avrupa’da fuar sektörü vize sorunları nedeniyle küçülürken Türkiye’de büyüyor. Türkiye’nin Avrupa’dan ders alarak Asya ve Afrika’dan gelecek girişimcilere vizede kolaylık sağlaması gerektiği belirtiliyor.
Pandemi öncesine kadar dünyanın en büyük fuarlarına ev sahipliği yapan Avrupa’da sektör vize krizi ve durgunluk nedeniyle kan kaybediyor ama Türkiye’de gelişiyor. Bununla birlikte Türkiye’nin benzer bir sorun yaşamaması için Asya ve Afrika’dan gelecek ticari girişimcilere vizede kolaylık sağlaması gerektiği belirtiliyor.
Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) tarafından Tüyap Fuarlar Yapım AŞ iş birliğiyle 23-28 Ocak’ta düzenlenecek Uluslararası İstanbul Mobilya Fuarı-IIFF 2024’e ilişkin yapılan basın toplantısında konuşan Tüyap Fuarlar Yapım AŞ Genel Müdürü İlhan Ersözlü “Avrupa’da fuarcılık sektörü pandemiden sonra kan kaybediyor. Çünkü birçok iş insanı vize alamadığı fuarlara gidemedi. Çalışanını da gönderemedi. Ayrıca bölgede yaşanan durgunlukta etkili oldu” dedi. Buna karşın Türkiye’nin iyi bir çıkış yaptığını, birçok alanda Avrupa’nın bir ve iki numaralı fuarlarını organize ettiğini söyleyen Ersözlü “Türkiye artık alternatif bir üs haline geldi. Fuar için her gelen 1.6 gün kalıyor ve bu süreçte 1000 dolar bırakıyor. Bizim yeni fuar alanlarıyla bu süreyi üç güne çıkarmamız gerekiyor” diye konuştu.
Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Ahmet Güleç de Avrupa’da Milano ve Köln gibi şehirlerde yapılan fuarların yaşanan vize problemleri nedeniyle boş kaldığına dikkat çekerek “Afrika ve Asya’dan Türkiye’ye gelmek isteyen girişimcilere bizim vizede kolaylık sağlamamız lazım. Avrupa’da ki hataya düşmemek lazım” dedi.
Mobilyacıların 2023 yılında 4.7 milyar dolarlık ihracat yaparak Kanada’yı geçip dünyanın en büyük 7’nci ihracatçısı haline geldiğini söyleyen Güleç “Hedefimiz bir basamak daha yükselerek 6’ıncı sıraya gelmek. Böylece Polonya, İtalya, Çin, Vietnam, Almanya gibi şampiyonların olduğu lige girmek istiyoruz” dedi.
Yükselen Türk mobilya sektörünün dünyanın birçok yerinden ziyaretçiyi kendine çektiğini söyleyen Güleç şöyle konuştu: “Tek fuarımızı İstanbul Fuar Merkezi ile TÜYAP Fuar ve Kongre merkezindeki bütün salonlarında eş zamanlı olarak yapmaya başladık. Bu yıl 3’üncüsü yapılacak fuar ihracatçıların önünü açtığı için talep almaya devam ediyor. Bu nedenle firmalara 400 metrekare sınırı koyduk. Bu şekilde iki fuar merkezinde 260 bin metrekarelik alanda yapılacak olan İstanbul Mobilya Fuarı’na 1000 firma 3 bin markayla katıldı. 100 bin metrekare daha alana ihtiyacımız var. Buda 500 firma demek.”
Fuara 30 bini yabancı olmak üzere 200 bin kişi beklediklerini söyleyen Güleç “Bu fuar dünyayı ayağına getiriyorsa o sektör güçlü sektördür. 2028’de 12 milyar dolarlık ihracat hedefliyoruz. En büyük ihracat pazarımız olan Avrupa’da faiz indirimlerinin erken gelmesini bekliyoruz. Ayrıca ABD’de büyümek istiyoruz. Buraya bir milyar dolarlık ihracat hedefimiz var. Ayrıca Çin ve Hindistan’da uzun vadeli planlarımız arasında yer alıyor” dedi. Hedefine en yakın başarı gösteren sektörün mobilya olduğunu söyleyen Güleç ilk ihracata başladıklarında Türkiye’nin ihracatındaki paylarının yüzde 0.8 iken şimdi yüzde 2’ye geldiğini belirtti. “Hedefimiz 12 milyar dolar ile bunu yüzde 3’e çıkarmak” diyen Güleç bu yıl fuarın ihracata üç milyar dolar katkı sağlamasını beklediklerini de söyledi. Güleç diğer yandan büyük markaların tasarım, küçük firmaların ise daha hızlı büyümeye odaklanması halinde 12 milyar dolardan daha fazla ihracat yapmanın mümkün olduğunu söyledi.
İç piyasanın 2023’te deprem nedeniyle daraldığını söyleyen Güleç “Ayrıca üretim maliyetlerinin artması ve enflasyon etkisiyle insanlar mobilya alamadı ya da çok az aldı. Bu nedenle satışlar geriledi. Ayrıca konut satışlarının azalması ve daha az taşınması da etkili oldu. Her yıl 500 bin evliliğin olduğu bir ülkede bu kadar yavaşlamaması gerekiyor. Ancak burada en büyük düşmanımız enflasyon. Biz 2023’ün son çeyreğinde fiyat artırmayarak enflasyonla mücadeleye destek verdik” diye konuştu. İşçiden kesmeyerek verimlilik ve ihracat odaklı büyüyeceklerini de söyleyen Güleç 2024’ün son çeyreğinde iç pazarda mobilya sektöründe hareketlilik beklediklerini açıkladı.
Asgari ücret artışlarına da değinen Ahmet Güleç “Asgari ücret arttı diye ne olacak halimiz demiyoruz. Asgari ücret düşük olsun bazı firmalar kazansın doğru değil, çünkü insanların da aç olduğu bir ülke kalkınamaz. Ama ilk hedefimiz enflasyon canavarını frenlemek olmalı” dedi.
Mobilya sektöründe ücretlerin asgarinin iki katı olduğunu, nitelikli çalışanda ise üç kata kadar çıkan ücretler olduğunu belirten Güleç “Ancak çalışan bulmak zor. Çünkü çok fazla üniversite var, bu nedenle gelip imalathanede çalışmak istemiyor. Burada koşulları cazip hale getirmek lazım. İmalathane çalışan bir işçi ile hizmet sektöründe çalışan aynı vergiyi vermesin. Toplumda imalatçıya destek verilsin” dedi. Güleç Türkiye’de nakliye giderlerinin çok yüksek olduğunu, iç taşımacılıkta demiryolu ile denizyolunu birleştirecek yatırıma ihtiyaç olduğunu belirtti.