Mehmet Şimşek: Lafa değil icraata bakalım
Yabancı finans uzmanları Merkez Bankası'nın politika faizini 250 baz puanla yüzde 45'e çıkaracağı öngörüsü yaparken faiz indirimlerine ne zaman gidileceği konusunda farklı düşünüyorlar.
Piyasalar Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu’nun (PPK) perşembe günü açıklayacağı faiz kararını merakla beklerken yabancı finans kuruluşlarının temsilcileri tahminlerini açıklamaya başladı. Tahminler 250 baz puan artışla yüzde 45’e çıkacağı yönünde yoğunlaşırken faiz indirimlerinin ne zaman başlayacağı konusundaki görüşler ise farklılaşıyor.
Societe Generale Orta ve Doğu Avrupa, Orta Doğu, Afrika Stratejisti Marek Drimal TCMB’nin politika faizini 250 baz puan artırarak yüzde 45’e çıkarabileceğini söyledi. Drimal TCMB’nin aralık toplantısında Para Politikası Kurulu’nun (PPK) parasal sıkılaştırma adımlarını en kısa zamanda tamamlamayı öngördüğünü anımsattı.
Bankanın temkinli bir ton kullanabileceğini dile getiren Drimal “TCMB piyasadan likidite çekerek ve kredi büyümesini kontrol altında tutarak miktarsal sıkılaşmaya ve kredi sıkılaşmasına devam edeceğine ve önümüzdeki yıllarda enflasyonun yüzde 5 hedefine gerilemesini sağlamak amacıyla sıkı parasal koşulların uzun süre sürdürülmesine söz verecektir” dedi. Drimal TCMB’nin politika faizini ne kadar süre yüzde 45’te tutacağının para politikası açısından bir sonraki ana odak noktası olacak gibi göründüğünü vurguladı.
Enflasyonun bu yıl ve gelecek yıl yavaşlamasını sağlama almak için bankanın bu yıl faiz indirimine gitmeyebileceğini kaydeden Drimal yıl sonunda enflasyonun yüzde 41 seviyesine inebileceğini aktardı.
Medley Advisors Piyasa Araştırma Başkanı Nick Stadtmiller TCMB’nin politika faizini 250 baz puan artıracağı öngörüsünde bulundu. Stadtmiller bankanın ocak ayı toplantısında faiz artırım döngüsünü sonlandırabileceğini belirtti. Enflasyonun mayıs ayında zirveyi gördükten sonra gerilemeye başlayabileceğini ifade eden Stadtmiller bankanın daha sonra faiz indirimlerine gidebileceğini aktardı.
PPK toplantısına ilişkin AA Finans’ın beklenti anketine katılan ekonomistler politika faizinin 250 baz puan artırılarak yüzde 45’e çıkarılacağını tahmin ediyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise yüzde 38,75 oldu.
Bu arada merkez bankalarının açıklayacağı ilk faiz kararlarının ne olacağı da merak konusu. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings merkez bankalarının 2024’te faiz indirimine yönelmesinin coğrafi bakımdan yaygın olacağını ancak indirimlerin sert olmayacağını bildirdi. Küresel ekonomilerin çoğunda etkili olan enflasyonu kontrol altına almak için yaklaşık iki yıldır devam eden “şahin” politikaların ardından yeni yılda “güvercin” beklentiler öne çıksa da merkez bankalarının yılın ilk çeyreğinde faiz indirimine gideceği yönündeki öngörüler güç kaybetmeye devam ediyor.
Covid-19 salgınının üretim ve tedarik zincirinde oluşturduğu olumsuzlukların yanı sıra artan jeopolitik riskler gelişmiş ülkeler dahil dünya genelinde enflasyonun yükselmesine yol açtı.
Dünya genelinde yıl başına doğru martta başlamak üzere güçlenen “güvercin” fiyatlamalar günden güne güç kaybederken önemli merkez bankaların faiz indirimlerine piyasa tahminlerinden daha geç başlayacağı beklentisi öne çıktı.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings merkez bankalarının 2024’te faiz indirimine yönelmesinin coğrafi bakımdan yaygın olacağını ancak indirimlerin sert olmayacağını bildirdi.
Fitch ABD Merkez Bankası’ndan (Fed), Avrupa Merkez Bankası’ndan (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası’ndan (BoE) daha fazla faiz artırımı beklenmediğini, her üç merkez bankasının da 2024 sonuna kadar 75 baz puan faiz indirmesinin yüksek ihtimal olduğunu belirtti.
ABD’de Covid-19 salgınının ardından yükselişe geçen enflasyon Haziran 2022’de yüzde 9,1 ile 41 yılın zirvesine çıktı. Mart 2020’den Ocak 2022’ye kadar faizleri yüzde 0,25’te sabit bırakan Fed, enflasyondaki yüzde 9,1’lik zirveye karşılık politika faizini geçen yıl temmuzda 22 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25-5,5 aralığına kadar yükselti. Enflasyonu yüzde 2’lik hedefe düşürmek için sözlü yönlendirmelerine devam eden Fed yetkilileri, faizleri aralık ayına kadar bu seviyede sabit tuttu.
Yılın ilk günlerinden bu yana Fed’in martta faiz indirim döngüsünü başlatacağına dair tahminler açıklanan verilerin ABD ekonomisinde güçlü duruşa işaret etmesi ve Fed yetkililerinin söz konusu faiz indirimi için henüz erken olduğuna yönelik sözle yönlendirmelerinin etkisiyle zayıflamayı sürdürüyor.
Fed’in “Bej Kitap” raporunda da ülkede ekonomik aktivitenin kasımdan bu yana “çok az” değişiklik gösterdiğine ilişkin değerlendirmeler yer alırken artan tüketici harcamalarının son haftalarda ekonomiyi desteklemeye yardımcı olduğu belirtildi.
Öte yandan Goldman Sachs Baş Ekonomisti Jan Hatzius Fed’in ABD ekonomisinde yumuşak bir iniş gerçekleştirme yolunda ilerlediğini ve mart ayında yapılacak bir faiz indiriminin mantıklı olacağını söyledi.
31 Ocak’ta yılın ilk faiz kararını açıklayacak Fed’in politika faiz oranını sabit tutması beklenirken para piyasalarında Bankanın mart ayında ilk kez faiz indirimlerine gideceğine ilişkin tahminler yüzde 47 seviyesinde.
Enflasyon ve resesyon ikileminin en güçlü şekilde hissedildiği Avrupa’da açıklanan temel ekonomik veriler belirsizliğin sürmesine yol açarken ECB’nin uzun süre politika faizlerini yüzde 4,50 seviyesinde tutacağına yönelik beklentiler güçlenmeye devam ediyor.
Euro bölgesinde Tüketici Fiyat Endeksi Aralık 2023’te yıllık yüzde 2,9 ile beklentiler doğrultusunda arttı, İngiltere’de ise yüzde 4 yükselişle beklentileri aştı. Para piyasalarında enflasyon verileri sonrası ECB’nin ilk faiz indirimine nisanda gidebileceği beklentisi nispeten zayıflasa da güçlü duruşunu korurken, BoE’nin ise faiz indirimlerine haziranda başlayacağı fiyatlanıyor. Söz konusu verilerin öncesinde BoE’nin mayısta faiz indirim döngüsünü başlatacağı öngörülüyordu.
Analistler para piyasalarındaki fiyatlamalarda ECB’nin 25 Ocak’ta düzenleyeceği toplantıda faizleri sabit bırakacağına kesin gözüyle bakıldığını belirtti.
ECB Başkanı Christine Lagarde geçen hafta enflasyonda yüzde 2 hedefine ulaşmada doğru yolda olduklarını ancak henüz zafer ilan edilemeyeceğini belirterek “Faizi bu yaz indirebiliriz” demişti. Avrupa’nın önemli ticari ortağı Çin ve Japonya’dan gelen veriler de bölge yatırımcılarının odağında yer almaya devam ediyor.
Çin Merkez Bankası (PBoC) son iki haftada aldığı kararlarda politika ve borç verme faizlerini sabit bırakırken Japonya Merkez Bankası (BoJ) da para politikasında değişikliğe gitmedi.
Çin’de ekonomik aktiviteye ilişkin artan endişeler PBoC’un faizleri sabit bırakmasıyla güçlenirken Çin hükümetinin ekonomiyi canlandırmak için alması beklenen kararlar yakından takip ediliyor. BoJ ise bugün politika faizini yüzde eksi 0,1’de sabit bırakırken, getiri eğrisi kontrolü rejiminde de değişikliğe gitmedi.