Futbolda kulağı geçen boynuzlar! Tarihin ‘Süper’ ilçeleri
Bucaspor ve Yeni Mersin İdmanyurdu'nun isim değişikliği ile ilgili alınan karar Türk futbolunda taşları yerinden oynattı. Türkiye Futbol Federasyonunu'nu zor bir karar bekliyor.
Türkiye’de ekonomik açıdan iflas etmiş kulüplerin bir anlamda hileli iflas yaparak isim değişikliğine gitmesi sıkça kullanılan bir yöntem. Maddi anlamda büyük darboğazda olan kulüpler varlıklarını sürdürebilmek için bu yöntemi tercih ediyor. Bu sayede geçmiş borçlar ve diğer maddi yükümlülükler öksüz çocuk gibi ortada bırakılıyor. Malatyaspor – Yeni Malatyaspor; Gaziantepspor – Gaziantep FK; Erzurumspor – Erzurum FK; Orduspor – Orduspor 1967 ve 52 Orduspor; Diyarbakırspor -Diyarbekirspor; Kayseri Erciyesspor – Kayserispor ismi alarak bu yöntemle geçmiş borçlarını ortada bırakıp kendilerince ‘taze’ bir başlangıç yaptı. Ama bu, adı üzerinde ‘hileli’ bir yöntemdi. Türkiye’de göz yumuluyor olması yöntemi yasal ve ahlaki yapmıyordu.
Geçenlerde FIFA Uyuşmazlık Çözüm Kurulu ve FIFA Disiplin Komitesi, Türkiye’de yaşanan bu hileli duruma müdahil oldu. İsmini değiştirerek borçlarından kurtulmaya çalışan 1928 Bucaspor ve Yeni Mersin İdmanyurdu’ndan alacaklı yabancı oyuncuların yaptığı başvuru, bekleneceği gibi bu oyuncuların lehine sonuçlandı.
Spor hukuku üzerine önemli çalışmaları olan Avukat Fatih Şaşıoğlu alınan kararlarla ilgili 10haber’in sorularını yanıtladı…
1928 Bucaspor ve Yeni Mersin İdmanyurdu dosyalarında süreç nasıl ilerledi?
Her iki takımla ilgili kararlarda konunun başlangıç noktası yabancı futbolcuların ödenmemiş alacaklarının tahsili amacıyla FIFA’ya başvurmaları. FIFA Uyuşmazlık Çözüm Kurulu (DRC) alacakların ödenmesi yönünde karar verdi ve ardından transfer yasağı getirilmesi konusunda FIFA Disiplin Komitesi karar aldı. Sürecin nasıl ilerlediğini bu şekilde özetleyebiliriz.
Bucaspor ile ilgili olarak Eduardo Fernandes Pereira Gomes (Dady) tarafından açılan bir dava var. Bu davada 9 Nisan 2020 tarihinde FIFA DRC futbolcunun 816 bin euro alacaklı olduğunu belirtiyor. Yine aynı şekilde Mersin İdman Yurdu’ndan alacaklı olduğunu iddia ederek FIFA nezdinde dava açan futbolcular var. Mersin İdman Yurdu 21 Ocak 2015 tarihli DRC kararına göre Spas Delev’e 1 milyon 200 bin euro, 2 Temmuz 2015 tarihli DRC kararına göre Ivan’a 880 bin 750 euro ve 3 Eylül 2015 tarihli karara göre Danilo’ya 29 bin 97 euro ödemeye mahkum edildi.
Aslında iki takım ile ilgili kararlar arasında bir ayrım bulunmamakta. Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi (CAS) FIFA kararlarına karşı temyiz başvurularını değerlendiren bir üst mahkeme niteliğinde. Dolayısıyla FIFA tarafından verilen kararlar CAS denetiminden geçerek kesinleşir. Bu nedenle iki takım ile ilgili kararlar arasında benzerlik bulunmuyor.
FIFA ve CAS araştırmada nasıl bir yol izledi. Hangi deliller bu kararların çıkmasını sağladı?
FIFA ve CAS borçlu kulüplerin ardından yeni kurulan 1928 Bucaspor ve Yeni Mersin İdmanyurdu kulüplerini birçok yönden incelemeye almış. Önceki kulüp ile sonraki kulüp;
* İsim
* Logo
* Renkler
* Futbolcular
* Stadyum
* Rekabet edilen Lig
* Sportif geçmiş
* Teknik ekip
* Hissedarlar / Yöneticiler
* Hukuki Statü
* Kulüp Merkezi
* Web Site
* Sponsorlar
gibi yönlerde kıyasa tabi tutulmuş. Yapılan incelemede birçok özelliğin önceki kulüpten sonraki kulübe aktarıldığı anlaşılmış. Bu durumda sonraki kulübün önceki kulübün borçlarından ve transfer yasağından sorumlu tutulmasına karar verilmiş. FIFA Disiplin Komitesi taraftar derneklerini dahi inceleyerek önceki kulüp ile sonraki kulüp arasında devam eden bir ilişki olup olmadığını araştırmış. Yeni Mersin İdmanyurdu Facebook hesabının önceki kulübün kuruluş yıldönümünü kutlaması FIFA Disiplin Komitesi’nin dikkatinden kaçmamış.
Bu kulüpleri bundan sonra nasıl bir süreç ve yaptırımlar bekliyor?
Bundan sonraki süreçte CAS denetiminden geçerek kesinleşen dosyalarla ilgili olarak sonradan ortaya çıkan kulüplerin de borçtan sorumlu olduğu ve bu kulüplerin de transfer yasağından etkileneceği bir durum söz konusu. Bu nedenle 1928 Bucaspor ve Yeni Mersin İdmanyurdu kulüpleri bu dosyalarla ilgili olarak borçlu kabul edilecek transfer yasağı ile karşı karşıya kalacak.
Bu kararlar beraberinde yeni başvurular ve incelemeler getirir mi? İsim değişikliğine giden diğer kulüpler de çeşitli yaptırımlarla karşı karşıya kalabilir mi?
Unutulmamalıdır ki bu kararlar yalnızca davayı açan futbolcular bakımından geçerli. Gerek bu kulüpler gerekse ülkemizde isim değişikliğine giden diğer kulüpler bakımından yeni davalar açılmadan aynı sonucun kendiliğinden geçerli olması mümkün değil. Bu nedenle yeni davaların açılmasının ardından aynı yaptırımlarla karşı karşıya kalınma ihtimali doğabilecek.
Türkiye Futbol Federasyonu bu sürecin neresinde. Çıkan kararlar TFF’yi hangi noktalarda bağlıyor?
Türkiye Futbol Federasyonu’nun Türk futbolcuların açmış olduğu davalarla ilgili olarak FIFA ile aynı doğrultuda bir karar verip vermeyeceğini süreç bize gösterecek. Geçmişte Türkiye Futbol Federasyonu nezdinde dava açmış olan futbolcular da yeni bir başvuru yaparak bu yolu deneyebilecek. Federasyonun zor bir karar vermesi gerekecek. Ancak FIFA talimatları uyarınca üye federasyonlar FIFA kararlarına uygun düzenleme yapmak zorunda.