Yargıtay’la kriz yaşayan Anayasa Mahkemesi: Söyleyeceğimizi söyledik
Yargıtay boşanma davasında çiftlerin 'Alo' diye hitap etmesini kusurlu hareket saydı. Kararı sokakta vatandaşlara sorduk, ilginç tepkiler derledik. Çoğu insana göre eşe 'Aloo' diye seslenmek masum bir şey.
Samsun’da bir boşanma davasında ilk derece mahkeme eşlerin birbirlerine farklı kusurlu davranışları olduğunu belirtti. Mahkeme bununla ilgili emsal nitelikte bir karara imza attı ve karar Yargıtay tarafından da onandı: Taraflardan birinin eşine “Alo” diye hitap etmesi kusurlu hareket sayıldı ve çift boşandı.
İlk derece mahkemenin kararına iki tarafın avukatı da itiraz etti ve Yargıtay 2. Hukuk Dairesi eşe “Alo” diye hitap etmenin kusurlu bir davranış olduğuna hükmetti.
Avukat Fatih Karamercan “Alo” hitabının boşanma sebebi sayılabilmesi için bunu üçüncü şahısların da duyması ve eşin küçük düşürülmüş olması durumunnun yaşanması, bunun da süreklilik arz etmesi gerektiğini söylüyor. Karamercan “Bu kararı şu şekilde yorumlamak daha doğru olur; Şaka amaçlı ‘Alo’ demenin boşanma sebebi olacağını düşünmüyorum. Ancak bunun süreklilik arz etmesi ve üçüncü şahısların da duyup eşin böylece küçük düşürülmesi gerekiyor” dedi.
Kararı vatandaşlar da yorumladı ve Bülent Bozkurt isimli vatandaş “ ‘Alo’ demenin de yöntemi var. ‘Alo’ dersin normal, ama ne söylediğin değil nasıl söylediğin önemlidir. Hani ‘Alooo’ diye söylersen hakaret olur. Tarz önemli. Aşağılayıcı bir tavır gibi düşünülüyor eşler arasında. Normal yani, dava açtıysa, şikayetçiyse demek ki durumdan şikayetçi. Yoksa normal ‘Alo’ sözcüğünde bir şey yok yani. Biz 30 senelik evliyiz. Sevgi, saygı, birbirine empati yapma, anlama, yardımlaşma, hayatı birlikte paylaşma, önerim bu” dedi. Eşi Ayşe Bozkurt ise “Başka problemler de var demek ki. Biz tatlı konuşuyoruz; ‘Aşkım, canım’ gibi. ‘Alo’ sözcüğü bir tek telefonda kalsın, eşler birbirine saygı ve sevgiyle yaklaşsın” diye konuştu.
Yargıtay’ın kararını şaşkınlıkla karşılayan Yaprak Yılmaz isimli genç telefonun ve “Alo” sözünün mucidi Alexander Graham Bell’i de anarak “İlk defa duydum. Bu devirde boşanmak çok kolaymış. Böyleyse eğer, bir ‘Alo’ demeyle oluyorsa, Graham Bell duysa icattan vazgeçerdi” derken Can Durgun isimli genç “Ben de ilk defa duydum. Kadın bahane olarak kullanmış. Zaten boşanmak istiyordur, bahane etmiş. Bence öyle” diye konuştu.
Eşi ile 45 yıldır mutlu bir evlilik sürdürdüklerini söyleyen Hatice Aslan isimli kadın “Bence bir evlilik için çok küçük bir şey. Birtakım şeyleri hoş göreceksin, sabredeceksin ki sürecek. Eski evliliklerle yeni evlilikler çok farklı. Sabır, empati, bunların olması lazım. Taşınamayan şeyler varsa, evet o zaman tamam, ama ufak şeyler için değmez. Öncelikle çocuklara yazık. Belki her iki taraftan biri biraz sonra yaptıklarından, söylediklerinden pişman olacak. O anda duymamak, başka zamanda sakince izah edip konuşmak, ama rahatsız olduğunu da mutlaka karşıya bildirmek lazım. O zaman sen sorumluluğu ona vermiş, vazifeni yapmış olursun” dedi. Eşi Remzi Aslan ise “Bence mantıksız. Sabırlı olmalarını, saygılı olmalarını tavsiye ederiz” diye tepki verdi.