Altına hücum: Krizden korkan Çinliler ve merkez bankaları çılgınca alıyor
Fatsa'daki Altıntepe Madencilik'in işletmesinin faaliyetleri mahkeme kararıyla durduruldu, ruhsatı iptal edildi. Davacı olan avukatlardan Nur Hilal Gündüz 10Haber'e mahkeme sürecini ve Türkiye'deki benzer 22 madeni de takip ettiklerini anlattı.
Erzincan’da 2008 yılında faaliyete başlayan Çöpler Altın Madeni’nde 13 Şubat’ta bir felaket yaşandı. Siyanürlü toprak tepelerinin kaymasıyla birlikte dokuz işçi toprak altında kaldı ve hala da çıkarılamadılar. İliç’teki madenin faaliyetlerinin durdurulması için çevreciler mücadele ediyordu. Ancak Angold Madencilik ile Çalık Holding’in ortaklığındaki maden işletmesi daha önce faaliyetleri durdurulsa da ruhsatı iptal edilmediği için üretime devam ediyordu. Bu işletmenin yaşanan son faciadan sonra faaliyeti durduruldu ama ruhsatı iptal edilmedi. Türkiye’de İliç’tekine benzer şekilde siyanürle maden ayrıştırması yapan 22 şirket ve onlara karşı dava açan avukatlar var.
Bunlardan biri Ordu’nun Fatsa ilçesindeki Altıntepe Madencilik’in siyanürlü yöntemle çalışan altın madeni işletmesi. Şirket 2013 yılında faaliyetine başladı be ilk ÇED raporunu da ruhsatını aldıktan sonra edindi. Ancak maden işletmesi sık sık liçteki sızmalarla anıldı ve burada da bir çevre mücadelesi başladı. Maden şirketinin ruhsatı dolunca yeniden dava açtılar, avukatlar da buna karşı dava başlattı. O avukatlardan biri olan Nur Hilal Gündüz 10Haber’e işletmenin durumu ve yaşadıkları süreci anlattı.
Mahkeme Altıntepe Madencilik’e yeniden ruhsat verilmesinin uygun olmadığına hükmetti. Ancak hem şirket hem de Maden İşletmeleri ve Petrol Genel Müdürlüğü (MAPEG) bu kararı bir üst mahkemeye taşıdı. Avukat Gündüz “Dava sonunda uygun bir ruhsat verimi olmadığı, madenin kapasitenin üzerinde çalıştığı, kurallara uygun çalışmadığı gibi faktörler işaret etti ve ‘Bunları incelemeden bu ruhsatı veremezsiniz’ dedi mahkeme” diyerek sonucu değerlendirdi. Mahkemenin kararını avukatların bakanlığa bildirmesiyle birlikte önceki gün bakanlıktan valiliğe yazı gitti ve şirketin faaliyetleri tamamen durduruldu. Şirketin 2019 yılında ikinci kez ÇED raporu başvurusunun iki buçuk yılın ardından yani 2022’de olumsuz sonuçlandığını belirten avukat Gündüz “Üretimi yok gibi gösterseler de faaliyetleri devam ediyordu. Ordu’ya da birçok zarar verdiler. Sızıntı oldu, küçük liç havuzlarında taşmalar oldu, sel sularıyla ırmağa karıştı, liç alanından pis sular karıştı” diyor. Bu kararın emsal oluşturacağını düşündükleri için önemli bulduklarını anlatan avukat Gündüz, İliç’teki maden için de ruhsat iptaline dair hukuki mücadele vereceklerini belirtiyor: İliç’in de şu anda belli izinlerinin iptali sağlandı asıl mesele ruhsat ve ÇED’in iptal edilmesi.
Ordu’daki maden için durdurma kararının ocak ayında verildiğini ve İliç’teki faciadan birkaç gün önce şirketin faaliyetlerinin durdurulduğunu aktaran avukat Gündüz, hem söz konusu maden için yeni ruhsat alınması ya da ihaleye girilmesi ihtimalini hem de diğer 22 maden ocağını izlediklerini anlatıyor:
“22 tane Türkiye’de siyanürle maden ayrıştıran şirketler var. Birçok maden ihalesi yapıldı özellikle son üç yılda. Bununla ilgili Ankara İdare Mahkemesi’nde, Danıştay’da katıldığımız davalar var. Türkiye’nin bazı yerlerinde katkı sağlamaya çalışıyoruz.”