FHKC Dış İlişkiler Sorumlusu 10Haber’e konuştu: Bu, Hamas – İsrail savaşı değil
Ramazan ayının üçüncü günü Doğu Kudüs'te 12 yaşındaki bir çocuk elinde havai fişek olduğu için öldürüldü. İsrail çocuğun vurulduğu Shu'afat'ta iki gündür gençlerin kendilerine molotof kokteyli attığını iddia etti. Ben-Gvir çocuğu vuran polisi övdü.
Rami El Halhuli 12 yaşında bir Filistinli. İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te Shu’afat mülteci kampında yaşıyordu. İsrailli bir sınır polisi onu vurup öldürene kadar.
Medyaya yansıyan görüntülere göre Rami vurulmadan önce elinde yanan bir havai fişek tutuyor. Vurulma anında havai fişek gökyüzüne doğru yükselirken Rami yere yığılıyor.
İsrail emniyet sözcüsüne göre polis güçleri mülteci kampındaki “şiddetli kargaşaya” müdahale ediyordu. İsrailli sözcü Shu’afat’taki Filistinlilerin iki gecedir kendilerine molotof kokteyli ve havai fişek attığını savundu ve sözlerine, “Tehditleri etkisiz hale getirmek ve bölgede düzenin bozulmasını önlemek için takviye Sınır Muhafız Güçleri orada konuşlandırıldı” dedi.
Sınır polislerinden biri o sırada “havai fişek atarak bölgedeki kuvvetleri tehlikeye atan bir şüpheliye” ateş etmişti. Ne var ki sınır polisinin “şüpheli” diye ateş ettiği 12 yaşındaki bir çocuktu. El Haluli’nin havai fişeği elinde tuttuğu videoda ortada güvenlik gücü görünmüyor. Çocuk ise Batı Şeria Duvarı önünde duruyor.
El Haluli’nin vurulduğu andan sonrasının yukarıdan çekildiği ikinci videoda ise çocuk yerde yatarken birkaç kişinin çevresinde toplandığı, bir kadının çığlık çığlığa çocuğun adını haykırdığı görülüyor. Hastane yetkililerinin açıklamasına göre El Halhuli sağlık merkezine zaten kritik durumda geldi ve kısa süre sonra öldü.
Bu arada emniyet sözcüsü “şiddetli kargaşada” İsrail güçleri arasında ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığını söyledi. Ama Filistin Kızılayı’nın söylediğine göre İsrail’in açtığı ateşte beş Filistinli yaralandı. İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ise Telegram üstünden yaptığı paylaşımda çocuğu vurarak öldüren polisi övdü.
Bwn-Gvir “Şu anda operasyonda olan ve Shu’afat’ta düzinelerce Arap isyancıya karşı hayatlarını riske atan Sınır Muhafızları savaşçılarını destekliyorum. Kendisine havai fişek atmaya çalışan teröristi öldüren savaşçıyı da selamlıyorum. Teröristlere karşı tam olarak böyle davranmalısınız, kararlılık ve hassasiyetle” dedi.
Çatışma Ramazan ayının üçüncü gecesi old. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Ramazan’da Doğu Kudüs’ün Eski Şehir kısmında Mescid-i Aksa’nın da bulunduğu Harem-i Şerif’e girişlerin geçen seneki gibi olacağını söyledi. Bunun üzerine Ben-Gvir tepki göstererek Hamas’la savaş devam ederken bunun savaşı boşa çıkaracağını iddia etmiş, Filistinlilerin Harem-i Şerif’e girişinin yasaklanmasını teklif etmişti. Bunun üzerine Netanyahu Ramazan ayı için Ben-Gvir’in polisleri yönetme yetkisini elinden aldı.
İsrailli polislere verilen talimatta Mescid-i Aksa’ya giren Filistinlilerin sayısını kontrol etmesi ve haftalık değerlendirmeye göre gerekli sınırlandırmayı yapması istendi. İşgal altındaki Batı Şeria’da yaşayan kadın, çocuk ve 60 yaş altı erkeklere ibadet için Kudüs’e gidebilecekleri ancak kontrol noktalarında uzun gecikmeler yaşanabileceği, geri çevrilebilecekleri söylendi.
Ancak bu bile bölgedeki gerginliği hafifletmeye yetmedi. Ramazan’ın ilk gecesi Filistinliler namaz kılmak için Mescid-i Aksa’ya gelince coplu polisler kalabalığa müdahale etti. Medyaya yansıyan görüntülerde bazı polisler Filistinlilere coplarla saldırırken içeri giremeyen bazı Filistinlilerin dışarıda namaz kıldığı görüldü.
Kudüs’ün batısındaki Al Jib kasabasında meydana gelen başka bir olayda İsrail güçlerinin en az iki Filistinliyi daha vurup üç kişiyi yaraladığı belirtildi. Çarşamba sabahı Kudüs’ün dış taraflarındaki bir kontrol noktasının yakınında meydana gelen bıçaklı saldırıda iki İsrailli yaralandı. Polis İsrail güvenlik güçlerinin saldırganı vurarak öldürdüğünü söyledi.
Geçen haftaya kadar Gazze’de ateşkesin sağlanması, bölgede en azından Ramazan ayı boyunca kan akmayacağın umuluyordu. Ancak İsrail’in Kahire’deki görüşmeler öncesi Hamas’tan ilk aşamada serbest bırakılacak 40 rehinenin ismini istemesiyle ateşkes bir kez daha yokuşa girdi. Hamas isimleri açıklamayınca İsrail Kahire’ye heyet yollamadı. Savaş sona ermediği gibi Ramazan’ın ilk günü iki bebek daha açlıktan öldü, Gazze’deki Filistinliler de Ramazan’a yoğun ateş altında girdi.
Şimdiye kadar savaşta çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 31 binden fazla insan hayatını kaybetti.