15 yıldır sırrı çözülemeyen şüpheli ölüm: Behçet Oktay olayı
İstanbul'da özel bir lisenin okul müdürü İbrahim Oktugan'ın okuldan atılan bir öğrenci tarafından vurularak katledilmesi öğretmenler tarafından protesto edilecek.
Türk Eğitim-Sen üyesi eğitimciler İstanbul’da özel bir lisenin okul müdürü İbrahim Oktugan’ın kendisini okuldan atılmaktan sorumlu tutan yabancı uyruklu bir öğrencisinin silahlı saldırısıyla öldürülmesini protesto etmek için yarın ilk derse girmeyecek, hafta sonuna kadar diğer derslere girerken siyah kokart veya kurdele takacak.
Sendikadan yapılan açıklamada İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde özel bir lisenin müdürü İbrahim Oktugan’ın bir öğrencinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybettiği anımsatıldı.
Oktugan’a Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve tüm eğitim camiasına başsağlığı mesajına da yer verilen açıklamada “Yaşanan vahşeti protesto etmek amacıyla Türk Eğitim-Sen olarak 9 Mayıs Perşembe günü ilk derse girmeme kararı aldık. Ayrıca okullarımızda hafta sonuna kadar siyah kokart veya kurdele ile derslere gireceğiz” dendi. Açıklamada sendikanın 2019’da eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önleyici tedbirlerin alınması ve failler hakkında caydırıcı müeyyideler getirilmesi amacıyla hazırladığı ve milletvekilleri aracılığıyla TBMM’ye ilettiği düzenlemenin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini belirtildi.
CHP Genel Başkan Özgür Özel de sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Özel “Bir süre önce okuldan uzaklaştırılan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürülen Lise Müdürü İbrahim Oktugan’a Allah’tan rahmet, ailesine ve eğitim camiamıza başsağlığı diliyorum” dedi.
Oktugan’ı silahla vurarak öldüren 17 yaşındaki Iraklı Y.K. çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
Saldırganın ifadesi ise şöyle: “Hatırlayamadığım bir tarihte sınıfımdayken disiplin cezalarından dolayı annemin geldiğini öğrendim. Müdür İbrahim Oktugan’ın odasına gittim annemle birlikte oturuyorlardı. Ben anneme Arapça bir şeyler söylemek istediğim esnada ‘Burası Türkiye Cumhuriyeti benim okulumda kimse bu şekilde başka dil konuşamaz.’ diye karşı çıktı ve anneme hakaret etti. Aramızda sözlü bir tartışma yaşandı detayını hatırlamıyorum ancak fizik tartışmaya dönmedi. Annemin üzerine yürümesi üzerine biz de polisi aradık ve daha sonra okulu terk ettik.
Bu olaydan sonra bir daha okula dönmedim. Anneme yapmış olduğu bu olaydan dolayı yaşananları kendime yediremedim. Olaydan bir gün önce aynı okulda okuyan aynı zamanda Abdulsamet A.’nın kuzeni olan G.A.‘yı gördüm. O okulda okuyan birini görünce yaşadığım bu olay aklıma geldi, tekrar sinir oldum. Hala okulda olduğu öğrenince, ‘Gelip dövsem iyi olmaz mı’ dedim. O da ‘Çok iyi olur kanka karnına vurursun. Hatta bacağına vurursan ölmez karnına sık.’ dedi. Ben de Gaziosmanpaşa’da Mehmet K. isimli şahıstan 10 bin TL karşılığında aldığım tabanca ile okula gitmeye karar verdim. Kimseyi bir şey söylemeden hızlı bir şekilde odasına geçtim. Masada oturuyordu. Beni görünce ayağa kalktı.
Amacım ayaklarından vurmaktı ama bir anda kolunu dirseğini kırıp kendi yüzüne doğru havaya kaldırınca bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim. İki tane mermi vardı ikisi de karnına geldi. Bana saldıracağını düşünerek ateş ettim. Daha sonra hızlı bir şekilde odadan çıkıp kapıya yöneldim. O esnada peşinden kimsenin gelmemesi için silahı yere doğrultarak peşimden gelmeyin dedim. Silahın içi boştu kim olduğunu bilmediğim bir çocuk kapıyı açtı. Amacım öldürmek değildi, amacım dövmekti. Bana karşılık verince kendimi korumak için silahı kullandım.
Kullandığım tabancayı ve telefonu Alibeyköy Barajı’na attım. Sosyal medyada paylaşmış olduğum başkasının sesi olan kafasına sıktığım sözleri olan görüntümü olaydan iki gün önce paylaşmıştım. Olaydan sonra kimseyi arayıp yardım istemedim. Öldürme kastım yoktur. Pişmanım.”