Elinde tüfekle hastane basan kadın tutuklandı: Birileri belki beni öldürür diye gittim
Yoğun bakımdaki kanser hastası N.C.'ye cinsel saldırıda bulunan hemşire Emre Kale'ye takdiri indirim uygulanarak 25 yıl hapis cezası verildi. Kadın hakim 'iyi hal indirimine' şerh koydu ve sanığın pişmanlık yaşamadığını söyledi.
Akciğer kanseri olan N.C. 24 Nisan 2023’te Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi görmeye başladı. Durumu kötüleşen kadının 5 Mayıs’tan itibaren bilinci kapandı. İddiaya göre N.C. Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Yoğun Bakım Ünitesi’nde yatarken 17 Mayıs’ta hastanede hemşire olarak görev yapan Emre Kale’nin cinsel saldırısına uğradı.
N.C.’nin yattığı odaya ilaç almak için giren hemşirelerden E.E. de buna tanık olup durumu üstlerine bildirdi. Yoğun bakım ünitesindeki güvenlik kameralarını izleyen güvenlik çalışanı görüntüler götürüp polise şikayet etti.
Polis şüpheli Kale’yi Bayraklı ilçesinde bir mekanda eşiyle yemek yerken gözaltına aldı. Emniyette güvenlik kayıtları izletilen şüpheli “Hastaya vermiş olduğum ilaçlar kendi elektronik sisteminde bulunan ilaçlar, görüntülerin devamı için söyleyecek bir şeyim yoktur” dedi. Kale sevk edildiği mahkemede tutuklandı, N.C. de bir süre sonra hayatını kaybetti.
Savcı iddianamede Kale’nin aynı hastanede aynı birimde bulunan, beden ve ruh bakımdan kendisini savunamayacak durumdaki mağdura kamu görevinin ve hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle nitelikli cinsel saldırıda bulunduğuna vurgu yaptı.
Kale’nin mağdura tedavi kapsamında verilmeyen ilacı vererek uyuşturucu temin ettiği de iddianamede yer buldu.
Savcı Kale hakkında ‘kamu görevini kötüye kullanarak beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı cinsel saldırı’ ve ‘uyuşturucu ve uyarıcı madde temin etme’ suçundan toplam 40.5 yıla kadar hapis cezası istedi. İddianame İzmir 20. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Davanın geçen yıl 1 Aralık’taki duruşmasında savunmasını yapan sanık Kale olayı anlattı:
“Böyle bir utanç verici olaydan ötürü anıldığım için çok üzgünüm. Psikolojik ve ailevi sıkıntılarım vardı. Sıkıntılı bir ruh hali içerisindeydim. Evliyim, olay sırasında herhangi bir cinsel açlığım söz konusu değildi. Sadece sıkıntılı bir ruh haliyle hareket ettim ve bazen ne yaptığımı hatırlamıyorum. Mağdur hasta yoğun bakımda yatıyordu, yarı baygındı. Tedavi nedeniyle kendisine 3-4 gündür morfin veriliyordu.
Hidromorfin denen ilacı mağdura damar yoluyla ben verdim. Bu ilacı servisten temin ettim. Olaydan ne kadar önce verdiğimi hatırlamıyorum. Cinsel organımı çıkardım ve 2-3 dakika öyle durdum. Hem pişmanlık, hem de bir görgü tanığının içeri girmesiyle vazgeçtim. Başka bir şey yapmadım.”
Davanın 26 Nisan’da görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Kale’nin yanı sıra taraf avukatları katıldı.
Taraflara son sözlerinin sorulmasından sonra mahkeme heyeti verilen kısa aranın ardından kararını açıkladı. Kadın hakimin iyi hal uygulanmaması için şerh koymasına rağmen sanık Kale’ye duruşmalardaki iyi hali göz önüne alınarak ‘cinsel saldırı’ suçundan 16 yıl 3 ay ve ‘uyuşturucu madde temin etmek’ suçundan da 9 yıl 4 ay 15 gün olmak üzere toplam 25 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı uygulanan takdiri indirime itiraz etti. Karar istinaf mahkemesine taşındı.
Davayla ilgili gerekçeli karar da açıklandı. Sanık Emre Kale’nin edinilen bilgiler ve mevcut bulgular değerlendirildiğinde uluslararası psikiyatri tanı kriterlerini karşılayabilecek bir tanısının mevcut olmadığı, isnat edilen suçun işlendiği tarihte hastalığının bulunmadığı, işlediği iddia edilen fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabildiğine yer verildi.
Sanığın davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede etkileyen bir sorun olmadığına ayrıca akıl sağlığının yerinde olduğuna dikkat çekildi. Suçun işleniş biçimi, sanığın amaç ve saiki, birden fazla nitelikli halin bir arada bulunması nazara alınarak eylemine uyan ceza kanununda vücut dokunulmazlığı ihlalini gerçekleştirdiği, mağdura tedavi kapsamında verilmeyen ilacı verdiği de gerekçeli kararda yer aldı.
Sanığın üretimi resmi makamların iznine ve satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddeyi ölen N.C.’ye verdiğinin anlaşıldığına da dikkat çekilerek ilgili maddelerden hapis cezasına çarptırıldığına dikkat çekildi.
Sanığın aynı hastanede aynı birimde yatan hasta olarak tedavi alan, beden ve ruh bakımdan kendisini savunamayacak durumda olan mağdura kamu görevinin ve hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullandığına yer verildi.
Kadın hakimin iyi hal uygulamasına koyduğu şerhin gerekçesi de kararda yer aldı. Sanığın dış etkenler nedeniyle eylemini sonlandırdığı aşamaya kadar yoğunluğu artan şekilde N.C.’ye eylemlerine devam ettiğine dikkat çeken hakim sanığın sonraki eylemlerinin de pişmanlık içermediğinin açıkça anlaşıldığına vurgu yaptı.
Sanığın duruşmalarda taşkınlık yapmadığına yer veren hakimin alınan beyanlarında ‘Pişmanım’ dediğini hatırlatarak hal ve tavırlarında hiçbir pişmanlık emaresi gözlemlenmediğini, sanık hakkında başkaca gerekçelerle takdiri indirim uygulanamayacağı kanaatinde olduğuna dikkat çekip indirim yapılması yönündeki karara katılmadığını vurguladığı da gerekçeli kararda yer aldı.