‘Passat hediyesi’ ve ‘ofisteki polisler’ ile ilgili o ifade iddianameye girmedi
Ayhan Bora Kaplan dosyasındaki gizli tanık Serdar Sertçelik'in kaçması sonrası başlayan soruşturmada şüpheli emniyet müdürleri verdikleri ifadede birbirlerini yalanladı.
Ayhan Bora Kaplan suç örgütünün ikinci adamı gizli tanık Serdar Sertçelik’in yurtdışına kaçtıktan sonra yaptığı açıklamalar Ankara’da infiale neden olmuştu. Ankara Cumhuriyet Başsavclığı tarafından başlatılan soruşturmada Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik ve Ankara Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan görevi ihmal suçundan tutuklandı. Ankara Organize Suçlarla Şube Müdürü Kerem Öner adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Emniyet müdürlerinin ortaya çıkan ifadelerinde şüpheli müdürlerin birbirlerini yalanladığı görüldü.
İlk olarak Ankara Organize Şube Müdürü Kerem Öner’in ifadesi ortaya çıktı. Adli kontrol kararıyla serbest bırakılan Kerem Öner Sertçelik’in 21 Kasım 2023 tarihinde Ankara’daki bir çorbacıda vurulma olayıyla ilgili “Sertçelik Kaplan suç örgütüne ilişkin olmayan bir durumdan iki ayağından vurulduğu için hastanede gözaltı yapılamadı. Doktor raporunda gözaltına yapılmasında sakınca var şeklinde ibare geçtiğini hatırlıyorum” dedi.
Ancak soruşturmada tutuklanan Ankara Organize Şube Müdürü Şevket Demircan vurulma olayında Kerem Öner’den farklı olarak Serdar Sertçelik’i vuranların Ayhan Bora Kaplan’la bağlantılı olduğunu belirtti. Sözcü gazetesinden İsmail Saymaz’ın köşesinde yer alan Şevket Demircan’ın ifadesi “21 Kasım 2023’te saat 05.30’da işkembecide ayaklarından vuruldu. Şüphelilerin Kaplan’ın eski çalışanları olduğu tespit edilmiş, Sertçelik’in deşifre olabileceği değerlendirilmiş, dosya örgüt içi hesaplaşma olarak yürütülmüştür” şeklinde.
Kerem Öner, Serdar Sertçelik olayıyla ilgili kendisine bilgi verilmediğini belirtmişti. Ancak Şevket Demircan sosyal medyaya düşen konuşmaların bir kısmından Kerem Öner’in de haberdar olduğunu belirterek “Sertçelik’le yedi telefon görüşmesi yaptım. İlkini Komiser Gültekin ve Karaca varken Gültekin’in telefonundan yaptım. Bu görüşme gizli tanık olmak ve bildiklerini anlatmak istemesi üzerine gerçekleşmiştir. Diğer altı görüşme Kopuk’un telefonundan yapılmıştır. Yedi görüşmeyi kaydettim. Kayıt yapmamın sebebi, şahsın suç örgütünde ikinci kişi konumunda bulunması ve gizli tanık olmasıdır. Başka görüşme yapmadım. Son üçü hariç, diğer dört görüşmeden Öner’in bilgisi var. Son üç görüşme Öner’in izinde olduğu zamana denk gelmiştir” diye konuştu.
Kerem Öner’in ifadesinde Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik ve Şevket Demircan’ın kendisini dışlayarak birlikte çalıştığını söylemişti. Şevket Demircan ifadesinde Serdar Sertçelik’le yaptığı görüşmeleri Murat Çelik’e bildirdiğini bir görüşme kaydını da kendisine attığını söyledi. Ancak Murat Çelik savcılık ifadesinde Şevket Demircan’ı doğrulamayarak “åDemircan’ın Sertçelik’le görüşme yaptığını biliyorum. İlk görüşmeye ilişkin kaydı Whatsapp’tan bana gönderdiğini hatırlamıyorum. Alabilmiş olduğu bilgileri kısa ve öz bir şekilde tarafıma aktarmıştır. Şahsı ikna yoluyla Türkiye’ye getirmeye yönelik çalışmalarından haberim var. Görüşmeleri kaydettiğini, Sertçelik’in kayıtları yayınlamasından sonra öğrendim” dedi.
Serdar Sertçelik’in Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden nasıl getirildiğini bilmediğini söyleyen Kerem Öner “Türkiye’ye nasıl getirildiğini bilmiyorum. Yakalandığını Organize’ye getirildiğinde öğrendim. Yakalanmasında görevlendirme benim tarafımdan yapılmadı. Türkiye’ye hangi tarihlerde geleceğine dair bilgim de yoktur” demişti. Tutuklanan Ankara Organize Şube’de komiser Ufuk Gültekin ise Kerem Öner’in aksine onun bilgisi dahilinde KKTC’deki Kaçakçılık ve Organize Suç Örgtüleri ile Mücadele Daire Başkanlığı bürosuyla gürüşüldüğünü vurgulayarak “Şube müdürümüz olan Kerem Gökay Öner bana KKTC KOM’da irtibat görevlisi ismini hatırlamadığım bir kişinin numarasını attı. Telefon görüşmemi söyledi. Kıbrıs’ta görüştüğüm kişi kendisinin KKTC KOM irtibat görevlisi bir komiser olduğunu söyledi ve benden Serdar Sertçelik’in aranma kaydını istedi” diye konuştu.