Dijital trampa neden kaçınılmaz?
Amazon'un ücra bir köşesinde yaşayan kabileye sekiz ay önce internet bağlantısı geldi. Sonrasında olanlar çok tanıdık: İnsanlar birbiriyle daha az konuşur oldu, gençler telefonu elinden bırakmıyor, porno videoları izliyorlar, anne-babalar endişeli.
Marubo bir zamanlar dış dünyayla hiçbir bağlantısı olmayan bir Amazon kabilesiydi. 19’uncu yüzyılın sonunda kauçuk üreticilerinin gelişiyle on yıllarca sürecek şiddet ve hastalıklar sarmalı başladı. Ve ardında yeni teknoloji ve gelenekler geldi. Marubo halkı kıyafet giymeye başladı, bazıları Portekizce öğrendi. Domuz avlarken kullandıkları okların yerini ateşli silahlar aldı. Özellikle bir aile bu değişimi körükledi. 1960’larda Sebastiao Marubo -herkes soyadını ait olduğu kabileden alıyor- ormanın dışında yaşayan ilk Marubolardan biri oldu. Dönüşünde de kabileye yeni bir teknoloji getirdi: Tekne motoru. ‘Medeniyet’e giden yoldaki süreyi haftalardan günlere düşürdü.
Sonunda bu gelişmeler kabilenin internetle tanışmasına kadar vardı.
Oğlu Enoque yeni neslin lideri olarak kabilesini daha ileri taşımaya kararlıydı. Orman ve şehir arasında mekik dokuyarak yaşıyordu ve hatta bir ara Coca-Cola’da grafik tasarımcı olarak bile çalıştı. Dolayısıyla Marubo liderleri internet bağlantısı getirmeye niyetlenince nasıl yaparız diye Enoque’nin kapısını çaldı. Çabaları sonuç verdi ve geçen eylülde Elon Musk’ın Starlink uydularıyla Marubo da internete kavuştu.
Sonrasında ne mi oldu? Dünyanın geri kalanında internet bağlantısı olan akıllı telefonlar yayılmaya başlayınca ne olduysa aynısı. Kabilenin büyükleri endişeli. Telefonları ellerinden düşürmeyen gençlerden yakınıyorlar.
New York Times’a konuşan üç çocuk babası Kaipa Marubo internetin çocuklarının eğitimine sağladığı katkıdan memnun. Ancak endişeli de; çünkü oğulları FPS oyunlar (durmadan silahların patladığı bir oyun türü) oynuyor: “Bu oyunları taklit etmeye kalkarlarsa diye korkuyorum. Silmeye çalıştım, ama telefonlarında başka gizli uygulamaları olabilir.”
Tüm Marubo köylerinin lideri Alfredo Marubo en güçlü internet karşıtlarından. Marubolar kültürlerini ve tarihlerini sözlü olarak nesilden nesile aktaran bir topluluk: “Herkes o kadar internete gömülmüş durumdaki bazen aileleriyle bile konuşmuyorlar.”
Alfredo’yu en çok tedirgin edense porno. Kabilenin genç erkekleri sohbet gruplarında birbirleriyle pornogafik videolar paylaşıyor. İnsan içinde öpüşmenin bile hoş karşılanmadığı bir toplumda bu çok radikal bir gelişme. “Gençlerin bu izlediklerini denemek istemesinden korkuyoruz” diyor. Şimdiden bazı köylerde gençler arasında daha saldırgan cinsel davranışlar gözlemlenmeye başlamış bile.
Geç bulmalarına rağmen internetin ve toplumda yarattığı etkilerin 2024’te vardığı noktaya çok kısa bir sürede geldikleri için bazı kısıtlamalar uygulamaya karar vermişler. Köylerin yakınına kurulan antenlerle eriştikleri interneti bundan böyle sabahları iki saat, akşamları beş saat ve pazarları gün boyu açık tutacaklar.
İnternetin sağladığı hayat kolaylaştıran bir takım avantajlardan da yararlanıyorlar elbette. Mesela liderler Whatsapp’tan aralarında koordine olabiliyor, çevre veya sağlıkla ilgili sorun yaşandığında yetkilileri alarma geçirebiliyorlar. Ailesi veya arkadaşları uzakta olanlar artık daha yakın iletişim halinde.
Enoque’e göre en önemli faydası acil durumlar için olmuş. Örneğin zehirli yılan ısırması durumunda helikopterle acil müdahale gerekiyor. İnternetten önce yetkililerle amatör telsiz kullanarak iletişime geçiliyormuş: “İnternet sayesinde bu tür aramaları anında yapabiliyoruz. Şimdiden çok sayıda hayat kurtardı.”
Her şeye rağmen geri dönüş gibi bir planları zaten yok. Liderler kararını vermiş: “İnternetsiz yaşayamayız.”