Asgari ücretin kağıt üstünden cebe 40 günlük kısa yolculuğu: Yolda 61 dolar düştü!
TÜRK-İŞ, DİSK ve Hak-iş düzenledikleri toplantıda asgari ücrete zam yapılmasını istedi. DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu 'Enflasyonun sebebi sabit gelirliler değildir' derken TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay KİT'teki yönetim değişikliğini eleştirdi.
Son dönemde ekonomi yönetimi asgari ücrette artış yapılmayacağını kesin bir dille söylerken emek örgütleri ısrarla ücretlerin artırılması gerektiğini vurguluyor. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ de temmuz ayında asgari ücrete ara zam yapılmaması konusunda ortak basın toplantısı düzenledi.
İlk sözü TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay aldı. Mevcut asgari ücret ile bir hafta geçinme şansı bile olmadığını vurgulayan Atalay “10 bin ile 17 bin lira ile bir ayı bırakın, bir hafta geçinme şansınız yok. Tablo ortada. Marketlerdeki fiyatlar ortada. Biz işçiler, emekliler, işsizler olarak dayanma gücümüz kalmadı. TÜİK’in açıkladığı rakamları hiçbirimiz gerçekçi bulmuyoruz, piyasalarla örtüşmüyor. Yüzde 20’lik bir kesim refah içinde yaşıyor, bedeli yüzde 80’lik kesim ödüyor. Enflasyonun ne zaman kontrol altına alınacağını beklerken belediyelerde ve özel sektörde sendikalı olduğu için işten atmalar, iş kazaları devam ediyor” diye konuştu.
TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay KİT yönetim değişikliği çalışmasını sert sözlerle eleştirdi. TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK’in vergi alanındaki taleplerini açıklamak için düzenlediği basın toplantısının açılışında konuşan Ergün Atalay 19 KİT’in yönetim yapısının değiştirilmek istendiğini ve yedi yönetim kurulu üyesinden dördünün Hazine ve Maliye Bakanlığı temsilcisinden oluşmasının, yönetim kurulu başkanının da Hazine temsilcileri arasından seçilmesinin planlandığını söyledi.
Atalay bu durumun stratejik KİT’leri parça parça satmak, uluslararası tekellere teslim etmek anlamına geldiğini söyleyerek bu alanları bilmeyen yöneticilerin yönetmesi anlamına geldiğini belirterek “19 KİT için çalışma yapılıyor. Türkiye Kömür İşletmeleri, ETİ maden, BOTAŞ, TEDAŞ, TPAO, TCDD, Çaykur… Ne yapılacak, yönetim kurulunu yedi kişi yapacağız, dördü Hazine’den, üçü ilgili bakanlıktan olacak. Hazine, Enerji Bakanlığını, Ulaştırma Bakanlığını idare edecek. Hazine bürokratı elektrikten ne anlar, madenden ne anlar. Bununla ilgili toplumun tereddüdü, KİT’lerdeki işçilerin tereddüdü var” dedi.
Konuşmasının devamında “Yeteri kadar ekonomik sıkıntı var. Bir de bu özelleştirmeyle ilgili olmasın” diyen Ergün Atalay ana amacın özelleştirme olduğunu söyleyerek “Yıllarca itiraz ettik. Şimdi bunları yine bir özelleştirelim deniyor. Enerji silah gibi, gıda silah gibi, kritik. Bu ülkede beraber yaşıyoruz. Ne oluyor bitiyor, biliyoruz. Geçmişte kamu ücretlerde öncüydü, ortalama iyi bir ücret oluyordu. Şimdi ne oluyor? Özel sektörün kazandığı para ortada. Bunlar bizi köle, maraba zannediyor. Üç konfederasyon görevimizi noksansız yapmak zorundayız” diye konuştu.
Ekonomik zorlukların maliyetinin ücretlilere yıkılmaması gerektiğini tekrarlayan Ergün Atalay “Yok vergi yapalım, bahşişten vergi alalım. Bu yetkiyi önceki maliye bakanına verseydiniz o da yapardı. Bizim üzerimizden ellerini çeksinler, bizim üzerimizden ekonomiyi düzeltmenin imkanı yok. Nefes almakta zorlanıyoruz. Evde ekonomik kriz varsa o evde huzur yoktur” dedi.
Üç sendika temsilcisi en son 3 Kasım 2020’de TBMM gündemindeki torba yasa teklifinde yer alan esnek çalışmaya yönelik düzenlemelerle ilgili ortak açıklama yapmıştı.