Emekli olup İstanbul’a yerleşen bir Amerikalı’nın gözünden Moda’da hayat
FBI hafta sonu Trump'a Pensilvanya'da suikast girişiminde bulunan 20 yaşındaki Crooks'un motivasyonunu hâlâ bulamadı. Soruşturma da ilerlemiyor. Okul arkadaşları dalga geçiyor, ama onu tanımıyorlardı. Alay konularından biri de "Tetikçi geliyor"du.
Liseden iki yıl önce mezun olan, bir rehabilitasyon merkezinde çalışan 20 yaşındaki Thomas Matthew Crooks eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Pensilvanya’daki mitingindeki suikast girişimiyle konuşulmaya devam ediyor. Sahnenin olsa olsa 140 metre uzağındaki çatıya tüneyerek Trump’ı suikast girişimine uğrayan ABD’li siyasetçiler listesine sokan Crooks’un neden böyle bir şey yaptığı bilinmiyor. Bugüne kadar hakkında konuşanların söyledikleri de radikal biri olmadığı. Aksine iş arkadaşları “kibar, yardımsever ve nazik” bir genç olduğunu söylüyor. Yetkililer telefon ve bilgisayar gibi elektronik cihazlarını kontrol etse de şimdilik elle tutulur bir bilgiye ulaşamadı. Öte yandan eski sınıf arkadaşları Crooks hakkında bildiklerini anlatmaya devam ediyor.
Şimdiye kadar Crooks’un okulda zorbalığa uğradığı ve akademik başarıları olan sessiz sakin bir genç olduğu öğrenilmişti. Mezun olduğu Bethel Park Lisesi’nin rehber öğretmeni olan Jim Knapp de bunu doğruluyor. Crooks öğle yemeklerini kafeteryada tek başına yiyor ve diğer öğrencilerle sohbet etmek yerine telefonuna bakmayı tercih ediyordu. Knapp “Tek istediği kendi başına kalmaktı” diyor.
Sınıf arkadaşlarının da onun hakkında hatırladıkları bundan hallice. Crooks’u koridorda başı eğik bir şekilde yürüyen, sınıfta nadiren parmak kaldıran, zeki ama yalnız bir öğrenci olarak tanımlıyorlar. Diğer öğrencilere ne tehdit savurur ne de şiddete başvururdu anlattıklarına göre. Crooks’u ilk kez birinci sınıfta gördüğünü hatırlayan 19 yaşındaki Julianna Grooms “İyi ya da kötü bir etki bırakmak gibi derdi yoktu” diye anlatıyor New York Times’a.
Grooms, Crooks’un birinci sınıftayken geniş paçalı kot pantolon ve Sünger Bob tişörtleri giydiğini söylüyor. Bazı öğrenciler “garip buldukları davranışları ve yalnızlığı” nedeniyle Crooks ile sürekli dalga geçiyordu. “Diğer çocuklar hep ‘Hey, şuradaki tetikçiye de bakın hele’ derlerdi” diye geçmişi hatırlayan Grooms “Temiz değildi, kötü kokusuyla alay ederlerdi. Kolay bir hedefti” diye devam ediyor. Crooks bir noktada daha az dikkat çeken renklerde Amerikan bayraklı tişörtler giymeye başladı. Bazen kamuflaj da gidiyordu ama zaten tüfek kulübü olan bir okulda ve avlanmanın da toplum içinde yaygın olduğu göz önünde bulundurulursa kamuflaj o kadar da uç bir kıyafet tercihi değildi.
İki yıl önce emekliye ayrılan Knapp “Çok iyi bir öğrenciydi” diyerek Crooks’un bir kez bile başını belaya sokmadığını belirtti: “Yalnız olmayı seviyordu doğası gereği.” Sınıf arkadaşlarının aksine Knapp’e göre Crooks zorbalığa uğramıyordu.
Bir diğer sınıf arkadaşı Anna Dusch ise Crooks’un derslere daima hazırlıklı geldiğini ama sınıfta hiçbir zaman siyasi görüşlerini açıklamasını söyledi. “Kime oy vereceğini hayatta tahmin edemezdim” diye belirten Dusch “Gerçekten zeki birine benziyordu. Eğer söylenmesi gereken bir gerçek varsa bunu söylerdi” diyor. Crooks’u içine kapanık biri gibi görse de onun için hiç endişelenmediğini de sözlerine ekliyor: “Biraz tuhaf biriydi. Hiçbirimiz onun tam olarak kim olduğunu bilmiyorduk.”
Bu Federal Soruşturma Bürosu (FBI) için iyi haber sayılmaz. Elektronik cihazlarında henüz elle tutulur bilgiye ulaşamayan yetkililer en azından eski sınıf arkadaşlarından ya da tanıdığı diğer insanlardan bir şeyler yakalamaya çalışıyor. Yetkililer Crooks’a derdini soramıyor çünkü 20 yaşındaki genç üç el ateş açtıktan kısa süre sonra Gizli Servis ajanlarınca öldürüldü. FBI “Çalışma devam ediyor. Soruşturma daha başlangıç aşamasında” diyor.
Crooks yetkililerin daha önceden takip altına almasını gerektirecek tehlikeli bir tip değildi. İnceledikleri mesajlar da zaten güçlü bir siyasi görüşe sahip olmadığını gösteriyor.
Kuzeni Jennifer Meredith, Crooks’u anne babasının sözünü dinleyen, sessiz bir çocuk olarak hatırlıyor. Ama genci altı yaşından beri görmediğinin de altını çiziyor. Crooks’un babası Matthew Crooks ise ailesi için bir arma yaptırmış, sosyal medyadaki hesabına da Pensilvanya’da üniversiteye gittiğini, evli ve bir kız bir oğlan babası olduğunu yazmıştı. “Aile” baba Matthew için “çok önemliydi” kendi söylediklerine göre. Yaptırdığı arma da “ailenin birbirine bağlılığını ve birliğini” yansıtıyordu. Crooks daha iki ay önce evinin yakınındaki Community College of Allegheny County’de mühendislik alanından ön lisans derecesi almıştı.
Crooks’un babasının üstüne kayıtlı 20’den fazla silah var. Kolluk yetkilileri silahların tamamının yasal yollarla satın alındığını söylüyor. Emniyet yetkililerine göre Crooks ve babası evden arabayla yaklaşık 25 dakika uzaklıktaki Clairton Sportsmen’s Club adındaki silah kulübüne üyeydi ve orada birlikte atış yapmaktan hoşlanıyorlardı. CNN International’ın uydu görüntüleri üstünden yaptığı analize göre kulübün 182 metre uzunluğunda bir atış poligonu var ki bu Crooks’un çatıya tüneyip Trump’ı hedef aldığı mesafeden çok daha uzun.