Magazin okumaktan keyif alan ve o hayatları takip eden arkadaşlarım ve ben bu hayatta Şeyma Subaşı olmadan yaşamamızın imkanı olmadığına karar verdik.
Yanlış anlamayın, kızcağız ortada kalmasın filan demiyoruz. Hatta aramızda onu seven ve sevimli bulanlarımız bile var. Şeffaflık açısından bunun ben olmadığımı söylemeliyim
Ama gördüğüm kadarıyla onun şu kısır döngüden oluşan bir hayatı var: Zincirleme aşık oluyor ve de evleniyor. Ama daha o an, evlenirken bile ne zaman boşanacağını ve boşandıktan sonra kiminle aşk yaşayıp yeniden ne zaman evleneceğini ve hatta ondan bile ne zaman boşanacağını planlıyor gibi geliyor bana. Çünkü bu döngü hiç bitmiyor.
Bunu önceden kaç defa gördük. Şeyma’ya kişisel bir kızgınlığım olmasa da bu kısır döngü hayatı sinirime dokunmaya başladı. Kızcağız acaba bu hayatta erkekler ve onlarla ilgili plan yapmaktan başka şeyler de olabileceğini düşünemiyor mu acaba?
Hepiniz kısır döngüsünün Acun Ilıcalı ile ilgili bölümünü biliyorsunuzdur ama ben kaç defa evlenip boşandığını saymaktan yoruldum bile.
Şimdi de magazinde şu haberi görünce arkadaşlarımla yine başladı aynı süreç diye düşündük:
Galatasaray’ın yıldız ismi Barış Alper Yılmaz ve sosyetik güzel Şeyma Subaşı’nın birlikteliği gündemdeymiş.
Yılmaz Avrupa Şampiyonası’ndan dönüşünün ardından Bodrum’a giderek sezonun yorgunluğunu atmış. İddiaya göre Yılmaz burada Subaşı ile karşılaşmış ve ikili derin sohbetlere dalmış. Gece ilerledikçe samimiyetleri artan ikili başka bir mekanda sabahın ilk ışıklarına kadar eğlenmiş..
Barış bey Subaşı ile karşılaştığı an kaderin ağlarını örmeye başladığını hissetmiş midir acaba?
Şimdi ben Subaşı ile Barış bey arasında bir evlilik bekliyorum ve hatta nikah kılınırken bile Şeyma’nın bir adam seçip Barış’tan boşandıktan sonra onunla ne zaman evleneceğini ve ondan da ne zaman boşanacağını bile önceden belirlemesi gerekiyor. Önceki deneyimler bunların mutlaka olması gerektiğini gösteriyor. Bence magazin dünyasında müesses nizamın gereği bu sürecin tekrar tekrar yaşanmasıdır.
Arkadaşlarla iddiaya girdim bakalım yine tekrarlanacak mı bu süreç diye. Ben ‘evet’ dedim ve iddiayı kazanacağımdan da eminim.