Gazze’ye bomba yağarken Türkiye’den İsrail’e silah satılmış
İsrail'in Gazze işgali, Filistinlilerin yaşamlarını alt üst etti. 2 milyon Filistinlinin çoğu yerinden edildi. Ciddi bir temiz su krizinin yaşandığı Gazze'de salgın hastalık riski artıyor.
Hamas’ın 7 Ekim’deki Aksa Tufanı Operasyonu’nun ardından İsrail’in “misilleme” bahanesiyle işgal ettiği Gazze’de yaşam durma noktasında. İşgal, 40 bin Filistinlinin ölümüne sebep oldu, Birleşmiş Milletler (BM) raporuna göre Filistinlilerin yüzde 90’ı yerinden edildi. Savaşın alt yapısını yerle yeksan ettiği Gazze’de, bir çocuk virüs kaynaklı çocuk felci hastalığına yakalandı, uzmanlar daha fazla vakaya karşı uyarı yaparak aşılama çağrısında bulunuyor.
Uluslararası kamuoyu, Gazze’de insani krizin dinmesi için ateşkes çağrılarını yineliyor fakat ateşkes görüşmeleri kördüğüm olmuş durumda. İsrail, işgal ettiği bölgelerde silahlı güç bulundurmaya kararlı. Hamas yetkilileri de bir ateşkes isteniyorsa önce İsrail’in işgali durdurması gerektiğini belirterek anlaşmaya yanaşmıyor. İsrail’in en büyük destekçisi Amerika Birleşik Devletleri (ABD) dahi işgal sebebiyle köşeye sıkışmış durumda. Kasım ayında seçimlere gidecek olan ABD’de birçok seçmen, ülkesinin savaşlara yaptığı harcamalardan şikayetçi. Ortadoğu kökenli birçok Müslüman ABD’li ise seçmeni olduğu Demokrat partiye, İsrail desteği nedeniyle tepki gösteriyor. Haliyle Washington her ne kadar arka kapıdan silah desteği yapsa da kamuoyu önünde itidal ve ateşkes çağrılarını baskın bir şekilde sürdürmek zorunda kalıyor.
ABD’nin tek sorunu iç siyasetteki sıkışıklığı da değil. Dikkatini, Ortadoğu’dan Pasifik’e çevirmek isteyen Washington bölgede büyüyecek bir savaşı da istemiyor. Haliyle, Hamas’ın eski Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye’nin ülkesinde öldürülmesinin ardından intikam yeminleri eden İran’ın müdahalesini geciktirmek için ateşkes için de bastırıyor.
Bölgede gerginlik günden güne artarken olan Filistinlilere oluyor. İsrail, daha önce “güvenli bölge” ilan ettiği topraklarda Filistinlileri sıkıştırmaya devam ediyor.
BM’nin Filistin’den sorumlu yetkilisi İsrail’in tahliye emirlerinin Filistinlileri korumadığını, aksine siviller için daha çok tehlike yarattığını söyledi. İşgal, ekimden bu yana 2 milyonu aşkın Filistinlinin çok büyük bir kısmını yerinden etti. Yalnızca ağustos ayında İsrail 12 tahliye emri verdi. Bu tahliye emirleri yalnızca bir ay içinde 250 bin kişinin yaşam alanlarından tahliyesi demek.
BM yetkilisi Muhannad Nadi, Filistinli ailelerin bombardıman altında, hiç bir özel eşyaları olmadan kötü koşulların ve sınırlı imkanın olduğu yerlere doğru tahliyeye zorlandığını söylüyor. Nadi “İnsanların gittiği yerlerde temel ihtiyaçlara erişim yok. Gazze’de temiz suya, sağlık hizmetlerine, ilaçlara ve sığınaklara erişim oldukça kısıtlı” dedi.
Gazze’de en büyük sorunlardan biri su. Nadi, Deir el-Balah bölgesine gelen suda yüzde 70 kesinti olduğunu bildirdi. Bu kesintinin sebebi İsrail’in bölgeye su dağıtan pompaları kapatması. Su kıtlığı, Gazzeliler için enfeksiyonlar, Hepatit A ve çocuk felci riskine işaret ediyor.
Deir el-Balah ve Han Yunus’tan alınan su örneklerinde çocuk felci virüsüne rastlandı. 25 yıl sonra ilk defa Gazze’de çocuk felci teşhis edildi. Sağlık çalışanları temiz suya erişimin kısıtlı olmasının hastalıkları artıracağını söylüyor. BM, çocuk felcinin bir salgına dönüşmemesi için 10 yaş altındaki bütün çocukların acilen aşılanmasını gerektiğinin altını çizdi. BM’nin son raporuna göre, İsrail ordusunun saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de BM’ye ait 10 sağlık merkezi ve 79 mobil sağlık noktası faaliyet gösteriyor.
Very sad. @WHO confirms that a 10-month-old baby in #Gaza is now paralysed due to #Polio. The first case in more than 25 years.
Polio will not make the distinction between Palestinian & Israeli children.
Delaying a humanitarian pause will increase the risk of spread among…— Philippe Lazzarini (@UNLazzarini) August 23, 2024