İmamoğlu davası ertelendi: Duruşmada hazır bulunacak
Türkiye Varlık Fonu’ndaki 25 milyon dolarlık yolsuzluk davasının ilk duruşması İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Varlık Fonu adına parayı vermekle suçlanan isim de, parayı alan isim de dönemin başbakanı Binali Yıldırım'ı işaret etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başında bulunduğu ve kamunun en önemli kuruluşlarını bünyesine alan Türkiye Varlık Fonu’ndaki (TVF) 25 milyon dolarlık yolsuzluk davasının ilk duruşması görüldü.
İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 25 milyon dolarlık yolsuzlukla suçlanan ve kara para akladığı iddia edilen Mineks İnternational’ın yönetim kurulu başkanı Bülent Göktuna tekerlekli sandalyeyle katıldı. Aylardır ev hapsinde olan Bülent Göktuna kendisini dönemin başbakanı Binali Yıldırım’ın yönlendirdiğini söyledi.
Varlık Fonu’ndaki en büyük yolsuzluk iddiası 22 Eylül 2016 tarihinde oldu. Resmen 7 Kasım 2016’da kurulan TVF henüz yönetim kurulu üyeleri dahi belirlenmeden Mehmet Bostan tarafından büyük bir sözleşmeye imza attı. Sözleşmeye göre Mineks İnternational, McKinsey&Company, NewOak Capital, Allen&Associates şirketlerinin bulunduğu konsorsiyum TVF’ye yurtdışından 75 milyar dolar fon getirme vaadinde bulunuyordu. Ön ödeme olarak 25 milyon dolar Varlık Fonu tarafından hesaba yatırıldı.
Dev sözleşmenin imzalandığı tarihte Mehmet Bostan henüz resmi olarak TVF’nin başkanı değildi. Mehmet Bostan’ın atanması resmi olarak 15 Kasım 2016’da yapıldı. Sözleşmenin imzalandığı tarihte TVF’nin yönetim kurulu üyeleri de belirlenmemişti. Sözleşmeye göre konsorsiyuma TVF tarafından ilk aşamada 15 milyon dolar, ikinci aşamaya geçişin hızlandırılabilmesi için birinci aşama başlamadan önce de 10 milyon dolar ödenecekti. Ödeme yapılması gereken, adına fatura kesme yetkisi bulunan şirket Allen&Associates’ti.
Ancak Mehmet Bostan başkanlığındaki TVF dönemin başbakanı Binali Yıldırım’ın verdiği onayla örtülü ödenekten 25 milyon dolar aldı ve bunu 21 Aralık 2016’da konsorsiyum içindeki diğer şirketlerden Mineks İnternational’ın hesabına yatırdı. Mineks İnternational’ın yönetim kurulu başkanı Bülent Göktuna’ydı. Ancak aradan geçen sürede konsorsiyumdan Türkiye’ye vaat edilen 75 milyar dolar getirilmedi. Sözleşmeye aykırı bir şekilde başka bir şirkete tek seferde 25 milyon dolar gönderen Mehmet Bostan, 18 Eylül 2017’de görevden alındı.
Olaydan altı yıl sonra yani 2022 yılında Devlet Denetleme Kurumu’nun raporunun ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Mehmet Bostan, Bülent Göktuna ve avukatı Burhan Asaf Şafak hakkında soruşturma başlatıldı. Soruşturmadan bir yıl sonra Bostan, Göktuna ve Şafak “Kamu Kurum Ve Kuruluşlarının Zararına Dolandırıcılık,” “Suçtan Kaynaklanan Mal Varlığı Değerlerini Aklama Ve Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma ve Kurulmuş bir örgüte üye olma” suçlarından tutuklandı.
Eski başkan Mehmet Bostan ifadesinde dönemin başbakanı Binali Yıldırım’ın talimatıyla hareket ettiğini 25 milyon doların ödendiği tarihte Varlık Fonu’nun böyle bir parası olmadığını örtülü ödenekten paranın alındığını söyledi.
Mehmet Bostan 25 milyon doların ödendiği Mineks İnternational’ın yönetim kurulu başkanı Bülent Göktuna ismini Binali Yıldırım’ın yönlendirdiği Salih Orakçı’dan öğrendiğini belirtti. Salih Orakçı ise bir dönem Binali Yıldırım’ın danışmanlığını yapan, Sedat Peker’in gündeme getirdiği “SPK’da rüşvet” skandalında ismi geçen biriydi.
Tutuklanan Mehmet Bostan ve avukat Burhan Asaf Şafak bir ay, Bülent Göktuna ise altı ayda serbest bırakıldı. Mehmet Bostan hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, tüm suçlamalardan kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Karardan iki gün sonra Bülent Göktuna ve Burhan Asaf Şafak hakkında iddianame hazırlandı.
İddianamenin kabul edilmesinden sonra ilk duruşma İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün yapıldı. Duruşmaya tutuksuz yargılanan Bülent Göktuna ve Burhan Asaf Şafak ile avukatları katıldı.
Savunma için söz verilen Bülent Göktuna 25 milyon dolarlık ödemenin sözleşme gereği Allen&Associates şirketine yapılması gerektiğinin farkında olduklarını söyledi.
Ödemenin kendi şirketine yapılması teklifinin dönemin Varlık Fonu Başkanı Mehmet Bostan tarafından yapıldığını söyleyen Bülent Göktuna İran’a yönelik yaptırımların delinmesine ilişkin ABD’de görülen Halkbank davasının gerekçe gösterildiğini iddia etti.
Bülent Göktuna, Mehmet Bostan’ın 25 milyon doların Mineks şirketine yapılma teklifine “Sözleşmeye göre bu usulsüz” diye yanıt verdiklerini söyledi. Göktuna devamında “Mehmet Bostan ‘bunu düzenlemeyle hallederiz’ dedi” ifadelerini kullandı.
Bülent Göktuna Varlık Fonu’na 75 milyar dolar fon getirme projesine kendisini dönemin başbakanı Binali Yıldırım’ın dahil ettiğini belirtti. Göktuna’nın avukatları 25 milyon doların devlet tarafından ödendiğini müvekkillerinin “kara para aklamak” ile yargılanmasının hukuksuz olduğunu savundu. Avukatlar, suçtan elde edilen gelir diye bir şeyin olmadığını söz konusu paranın devletin kasasından çıktığını burada kara para aklamanın olamayacağına dikkat çekti. Avukatlar Varlık Fonu ve şirketler arasında imzalanan sözleşmenin hala devam ettiğini belirtti.
Savunmaların ardından Mehmet Bostan mahkemede tanık olarak dinlendi.
Mehmet Bostan 25 milyon doların sözleşmeye aykırı bir şekilde Bülent Göktuna’nın şirketine ödenmesinin kendi “kişisel kararı” olmadığını söyledi.
Avukatların soruları üzerine açıklamalarına devam eden Bostan 25 milyon doların iadesi üzerine konsorsiyumdaki şirketlere dava açmadıklarını belirtti. Bostan başbakanlıktaki görüşmelerinde süreci devam ettirme yönünde müdahale olduğu için dava açmadıklarını açıkladı.
Binali Yıldırım’ın talimatı ile şirketlerle görüşmeye başladığını söyleyen Bostan sözleşmenin başbakanlık tarafından geldiğini belirtti. Bostan sanık Burhan Asaf Şafak’ın 25 milyon dolarlık ödemenin örtülü ödenekten geldiğine yönelik sorusu üzerine “Başbakanlıktan gelen özel bir fonla ödedik” diye yanıt verdi.
Eski Varlık Fonu Başkanı Himmet Karadağ’ın da tanık olarak dinlenmesinden sonra avukatların savunmasının devamında mahkeme ara kararını açıkladı.
Mahkeme Bülent Göktuna ile Burhan Asaf Şafak’ın mal varlıkları üzerindeki tedbirin ve Göktuna hakkındaki ev hapsi kararının devamına karar verdi. Duruşma 25 Ocak saat 13:00’a ertelendi.
10 Haber’in gündeme getirdiği iddianamede; Devlet Denetleme Kurulu ve Cumhurbaşkanlığı şikayetçi olarak yer alırken Bülent Göktuna ve Burhan Asaf Şafak’ın “Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Zararına Dolandırıcılık, Suçtan Kaynaklanan Malvarlığı değerlerini Aklamak” suçunu işlediği iddia edildi.
İddianamede, Varlık Fonu’nun dolayısıyla Mehmet Bostan’ın sözleşmeye aykırı bir şekilde 25 milyon doları tek seferde Bülent Göktuna’nın şirketine ödediği belirtildi.
Bülent Göktuna’nın şirketi Mineks International’ın, 25 milyon dolarlık ödemenin ardından konsorsiyumda yer alan McKinsey’e 12 milyon dolar gönderdiği ifade edildi. MASAK tarafından yapılan incelemede ise Bülent Göktuna’nın yurt dışına yapılan para transferlerinde 25 milyon dolarlık ödemenin ardından artış yaşandığının tespit edildiğine ve bunun şüpheli olduğuna dikkat çekildi.
Ancak aynı MASAK raporunda Mehmet Bostan’ın da yurt dışı para transferlerinde benzer şüpheye dikkat çekilmesine rağmen Varlık Fonu’nun eski başkanı dosyada sanık yapılmadı. Dosyadan geriye ise Mehmet Bostan’ın soruşturma sürecinde verdiği “Binali Yıldırım’ın talimatıyla hareket ettim” sözleri ve örtülü ödenekten alınıp adeta “hiç” edilen 25 milyon dolar kaldı.