Rusya el yükseltiyor: Bir yanda Viyana Sözleşmesi iması diğer yanda ajan krizi
Viktor Bout karmaşık bir operasyonla yakalanıp ABD'de hapse atılmıştı. 2022'de ABD'li basketbolcu Brittney Griner'e karşılık Rusya'ya verildi. Putin'e yakın bir isim olan Bout'nun silah tacirliğine döndüğü iddia ediliyor. Bu kez de müşterisi Husiler.
“Ölüm Taciri” olarak bilinen Rus silah taciri Viktor Bout yaklaşık iki yıl önce ABD ve Rusya arasında yapılan esir takasıyla Amerika’da hapisten kurtuldu; Rusya Bout’a karşılık Amerikalı basketbolcu Brittney Griner’ı serbest bırakmıştı çünkü. Zamanında Nicolas Cage’ın başrolünde yer aldığı 2005 yapımı “Lord of War” filmine ilham olan 57 yaşındaki Bout şimdi yeniden sahalarda. Wall Street Journal’ın haberine göre artık Yemen’deki İran destekli Husilere silah satıyor.
Bout 2008’de filmlere konu olacak kadar karmaşık bir operasyonla tutuklanmadan önce Afrika, Güney Amerika ve Ortadoğu’da Sovyet yapımı silahlar satarak geçimini sağlıyordu.
Vladimir Putin’e hayli yakın bir isim olan Bout’un serbest kalması için Rusya Devlet Başkanı’nın bizzat uğraştığı biliniyor. 2022’de rehine takasıyla serbest kaldıktan sonra siyasete atılan Bout Kremlin yanlısı aşırı sağcı bir partiye katıldı. Hatta geçen yıl bu partiden mecliste sandalye kaparak silah komisyonculuğu yaptığı günleri geride bırakmış imajı da çizdi. Oysa Avrupalı bir güvenlik yetkilisine göre Husi heyeti 10 milyon dolar değerinde silah satın almak için Moskova’ya gittiğinde tanıdık bir yüzle karşılaştı: Victor Bout.
İki yıl önce aralık ayında gerçekleşen esir takasında Beyaz Saray yetkilileri Bout’u serbest bırakmanın zor bir karar olduğunu, ama Griner’ı da Rusya’daki cezaevinden çekip çıkarmalarının tek yolunun bu olduğunu söylemişti. Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan Amerikan hükümetinin Bout’un serbest bırakılmasının yaratacağı riskleri değerlendirdiğini ve bunların kabul edilebilir sonuçlar olacağı kanaatine vardığını söylemişti.
Bout’un Yemen’deki İran yanlısı Husi milislere satmak istediği ve henüz gerçekleşmeyen silah transferinin ABD ordusunun endişe duymasını gerektirecek gemisavar ve hava savunma füzeleri olmadığı düşünülüyor. Biden yönetimi Ukrayna’ya destek verdiği için aynı şeyi Rusya’nın da Kızıldeniz’de yapabileceğinden endişe ediyor. İsrail Gazze’yi vurmaya başlayalı Husiler İsrail’le bağlantılı olduğu düşünülen tüm gemileri hedef alıyor. Ancak bu sadece İsrail’e değil, o yolu kullanan çoğu ticari şirkete zarar verdi.
Yine de şimdilik Husilere Rus füzesi gönderildiği ya da Bout’un gerçekten anlaşmanın içinde olduğuna dair bir kanıt yok. Bununla birlikte Husilere yapılacak küçük çaplı silah sevkiyatı bile onları “terör örgütü” gören Washington’ın tepkisini çekebilir.
Konuya hakim kişilere göre Bout’nun aracılık ettiği iddia edilen bu küçük silah anlaşması tarım ilacı ve araç satın alma bahanesiyle Moskova’ya giden ve Rusya’da Lada otomobil fabrikasını ziyaret eden iki Husi temsilcisiyle yapıldı. WSJ’ye konuşan kaynaklar anlaşmanın Kremlin’in talimatıyla mı yoksa kısmi onayıyla mı müzakere edildiğini bilmiyor. Zaten hem Rus hükümeti hem de Husiler bu konu hakkında yorum yapmıyor.
WSJ’nin haberine göre ilk iki sevkiyat AK-47 tüfeklerinin üst versiyonu AK-74’lerden oluşacak. Ancak Avrupalı yetkiliye göre Husiler Rusya gezileri sırasında Kornet tanksavar füzeleri ile uçaksavar silahlar dahil diğer silahlar hakkında da bilgi aldı. Rusya’nın bu silahları daha önce birkaç kez tahıl sevkiyatı gerçekleştirdiği Hudeyde Limanı’na yine gıda götürdüğü bahanesiyle bu ay başlayabileceğini düşünüyor.
Ortadoğu’daki yüksek seyreden tansiyonun ortasında Rusya’nın bir tarafı silahlandırması kendisi açısından da beklenmedik bir politika değişikliği anlamına geliyor. Normalde İran ile işbirliği yapan Rusya, Ortadoğu’daki meselelere çok dokunmamamaya çalışıyor.
Bout’nun ABD’deki temsilcisi avukat Steve Zissou müvekkilinin Husilerle görüşüp görüşmediği konusunda konuşmayı reddediyor. WSJ’ye Bout’nun 20 yılı aşkın süredir taşımacılık işi yapmadığını söyleyen avukatı “Ancak Rus hükümeti ona Amerika’nın düşmanlarından birine silah transferi yapma yetkisi verdiyse bile bunun Amerikan hükümetinin Ukrayna’ya gönderdiği silahlardan farkı olmayacaktır” dedi.
Bout hapisten çıkar çıkmaz Rus televizyonlarında siyaset konuşmaya başlamış, ABD’nin Rusya’yı parçalamaya çalıştığını birçok kez dile getirmişti. Rus kanallarında zaman zaman silah ticareti konusunda bilirkişi olarak gösterildiği de olmuştu. Konuşmalarından birinde ABD’de hapis yattığı süre boyunca hücresinin duvarında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bir portresini tuttuğunu ve Ukrayna’nın işgalinin en büyük destekçilerinden olduğunu söylemişti.
Husilere yapılan satışlarda Bout’nun da rolü varsa bunu garipsememek gerekiyor. Çünkü Bout bu alanda epey deneyime sahip bir isim. Resmi kayıtlara göre 1967 yılında Sovyetler Birliği’nin parçası olan Tacikistan’ın Duşanbe kentinde doğan Bout Fransızca, İngilizce, Arapça, Farsça ve Portekizce öğrenerek askeri tercüman olarak görev yapmıştı. 1980’lerde de Angola’ya iç savaş sırasında orduya destek olması için gönderilmişti.
Sovyetler Birliği 1991’de dağıldıktan sonra Rus askeri kargo uçaklarını satın alan Bout bu uçaklarla Afrika’daki Birleşmiş Milletler barış gücü askerlerini taşıdı. Bout’dan ilk kez 2005 yılında, Liberya’nın savaş suçlusu eski Devlet Başkanı Charles Taylor ile elmas karşılığında silah ticareti yaptığı için ABD hükümeti tarafından yaptırım uygulanmasıyla bahsedilmişti. Uzmanlar Bout’yu ayrıca Angola ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ne uygulanan uluslararası silah ambargolarını da ihlal etmekle suçlanıyor.