BİFO İtalyan şef Carlo Tenan’a emanet
İstiklal Caddesi'nin kültür sanat merkezi Borusan Müzik Evi 14. sezonunu duyurdu. 9 Kasım'daki sezon açılış konserinden itibaren farklı türde müzisyenleri ağırlayacak mekân, kendisiyle özdeşleşen festivallere de kapılarını açacak.
İstiklal Caddesi için bir süredir söylenen “küllerinden doğuyor” sözü aslında Borusan Müzik Evi’ni çok da ilgilendirmiyor. Zira o zaten hep buradaydı. Caddenin ruhunu kaybetmeye yüz tuttuğu dönemde bile ayakta kalıp konserlere ev sahipliği yapan bu mekân 14. yılında yine farklı türdeki müzisyenlerle bu çeşitliliğini taçlandırmaya hazırlanıyor.
Kapılarını müzikseverlere açtığı 2010 yılından bu yana onlarca konsere ev sahipliği yapan Borusan Müzik Evi, 2024-2025’te avangart, caz ve klasik müzik konserlerinin yanı sıra artık kendisiyle özdeşleşen iki günlük Noise İstanbul Festivali ve Nova Muzak’la da müzikseverleri buluşturacak. İstiklal Caddesi üzerindeki bu tarihi mekân 9 Kasım’daki Twin Rocks konseriyle kapılarını müzikseverlere açıyor. Norveçli trompet ustası Arve Henriksen, Brooklynli bariton saksofoncu Jonah Parzen-Johnson, Köln’de yaşayan piyanist Ozan Tekin ve İstanbul’dan bas gitarist Ozan Kısaparmak ve Berke Can Özcan’dan oluşan topluluk, deneysel dokular ve sıcak melodilerle inşa ettikleri müzikal çalışmalarını Borusan Müzik Evi’nde seyirciyle buluşturacak.
Deneysel müziği İstanbullu müzikseverlerle buluşturan Noise İstanbul Festivali üç yaşında. Şehrin müzikal yapısının çeşitliliğini yansıtan bu özel festival bu sene 15 ve 16 Kasım tarihlerinde Borusan Müzik Evi’nde gerçekleşecek. Fütürist sanatçı Luigi Russolo’nun 1913 ‘de yaptığı öncü çalışmalara dayanan “noise müzik”, ilk dönem elektronik müzisyenlerden günümüz ses sanatçılarına uzanan bir yelpazede tanımlamıyor.
Yapısı gereği elektronik, endüstriyel, deneysel, doğaçlama, vb. müziklerin yanı sıra, performans, video ve ses sanatlarıyla yakın ilişkiler kuran çok katmanlı bir bür olan noise müziğe adanmış şehirdeki tek festival olan Noise İstanbul Festivali, Batur Sönmez, Lorenzo Abattoir, Simon Whetham, Sshe Retina Stimultans, Vomir, Stefan Goldman, Neven M. Agalma, Joachim Nordwall, Katsura Mouri ve Knurl gibi deneysel ve avangart müzisyenleri İstanbullularla buluşturacak.
Takvimler 13 Aralık tarihini gösterdiğinde bu kez Sezi Seskir ve Barış Büyükyıldırım’ın birlikteliğiyle ortaya çıkan ‘OffBeat’, Amy Salsgiver ve Kerem Öktem’in de aralarında yer alacağı bir performansla Borusan Müzik Evi’nde sahnede olacak. Hemen bir gün sonrasındaysa Toros Can ve Beril Can, ‘Bartók Kesişmeleri’ adlı bir dinleti için 14 Aralık akşamı Borusan Müzik Evi’nde olacak. Uluslararası yarışmalarda aldığı ödüllerin yanı sıra, yaptığı albümlerle iki kez Diapason d’Or alan piyanist ve eğitmen Toros Can, kızı Beril Can ile birlikte Lila Müzik’le kaydettiği Macar besteci Béla Bartók’un Mikrokosmos yapıtlarının merkezinde, çeşitli kesişmeleri niteleyen bir seçki ile Borusan Müzik Evi’ne konuk olacak.
Yeni yılın ilk konseriyle 18 Ocak’ta bu kez barok ezgiler İstiklal Caddesi’nde yangılanacak. Fagot sanatçısı Burak Özdemir yeni projesi ‘Amour Fou’nun prömiyeriyle Borusan Müzik Evi’nde. “Çılgın aşk” olarak Türkçeleştirebileceğimiz bu projesinde Burak Özdemir, daha önce İstanbul Müzik Festivali ve daha pek çok etkinliklte aşina olduğumuz o barokla günceli birleştiren tarzını bu kez Handel besteleriyle farklı bir boyuta taşıyor. Barok dönemin en büyük bestecilerinden biri olarak kabul edilen Handel’in eserlerinden oluşan projede Özdemir’in her daim yanındaki Musica Sequenza da sahnede olacak.
Dev bir orkestranın gücünü kendilerinde toplayan Golden Horn Brass, bu şehrin seslerini Borusan Müzik Evi’ne taşıyor. 2004 yılında Begüm Gökmen tarafından kurulan, Türkiye’nin ilk ve en uzun soluklu bakır nefesliler beşlisi Golden Horn Brass, bir araya geldikleri günden beri çalgılarındaki ustalıklarıyla müziği incelikli bir şekilde işlemeye devam ediyor. Bu özel performans 25 Ocak’ta müzikseverlerle buluşacak.
Borusan Müzik Evi’nin artık klasikleşen etkinliklerinden Nova Muzak 21 Şubat’ta Borusan Müzik Evi’nde. Program şimdilik bizler için sürpriz olsa da bu sezon da İstiklal Caddesi’nin atmosferine karışmaya hazır. 14 Mart tarihine gelindiğindeyse mekân özel bir ismi ağırlayacak. Mike Casey Trio, yalnızca müzik yaklaşımıyla değil aynı zamanda enstrümantasyonda da etkileyiciliği gözler önüne seren bir caz grubu. Saksofonda Mike Casey, bas gitarda Matt Dwonszyk ve davulda Corey Garcia, cazın yükselen üç yıldızı. En son 2017’de yayımlanan albümleri, Kuzeydoğu’daki caz mekânlarını dolduran 14 şehirlik ilk albüm turnesinin yanı sıra, 10’dan fazla ülkede uluslararası yayın, basım ve satış elde etti.
Borusan Müzik Evi, baharı Joost Lubaart ile karşılıyor. 25 Nisan’daki konserde müzisyen, 90’dan fazla ülkede konserler vermiş ve pek çok büyük caz festivalinde yer almış bir vurmalı sazlar sanatçısı. Lijbaart, Group of Friends adlı dörtlüsü, piyanist Wolfert Brederode ile kurduğu ikilisi, Batik adlı grubu ve vokalist Sanne Rambags ile gitarist Bram Stadhouders’dan oluşan, yeni kurduğu doğaçlama triosu gibi birçok ayrı projede ve birliktelikte çalışmalarını yürütüyor.
Gitarist ve besteci Christian Kühn’ün grubu Kuhn Fu, ‘Jazz Rock Psychedelia’sında her şeyi doğaçlamanın değirmeninde öğütüyor. Zappa, kabareyle buluşuyor, sörf sesleri, metal rifleri Chattanooga Choo-Choo’ya binerken Shakespeare, Brecht ve Monty Python müziğin ilhamını oluşturuyor. Çokkültürlü bu caz topluluğu 9 Mayıs’ta müzikseverlerle buluşacak.