Eda Erdem Dündar: Kal be Arda
Başkan Yüksel Yıldırım’ın açıklamalarıyla Samsunspor-Fenerbahçe maçı başka bir havaya büründü. Kırmızı ve beyazla yola çıkan 1989'daki trafik kazasının ardından renklerine siyahı ekleyen Samsunspor'un tarihine bir bakış...
Geçtiğimiz sezon Süper Lig Galatasaray ile Fenerbahçe’nin dominasyonunda geçmiş ve bu iki takım arasındaki rekabet dışında özel bir hikaye çıkmamıştı. Trabzonspor ve Beşiktaş’ın formsuzluğunun yanı sıra Anadolu’dan ligin heyecan katsayısını artıran bir takım olmaması futbolseverleri hayal kırıklığına uğratmıştı. Bu sezon ise tablo farklı. Galatasaray ve Fenerbahçe güçlü ve alternatifli kadrolarıyla şampiyonluğun yine en büyük adayları. Ancak Beşiktaş iki ezeli rakibini bu kez yalnız bırakmayacak gibi görünüyor. Ayrıca sekiz haftanın sonunda bir de Anadolu yıldızı var zirve yarışının içinde. Bu takım Samsunspor. Kırmızı-beyazlılar 18 puanla lider Galatasaray’ın ardından ikinci basamakta.
Samsunspor ilk olarak 1927 yılında mahalli kulüpler Türk Ocağı Spor Şubesi ve Al Yıldız İdman Ocağı’nın birleşmesiyle kuruldu. 1965’te ise dönemin federasyon başkanı Orhan Şeref Apak’ın futbolu Anadolu’ya yayma projesi kapsamında profesyonel yapıya kavuştu. Kırmızı-beyazlılar, ülkemizin en üst düzey iki futbol ligi arasında en çok seyahat eden takım hüviyetinde. Yedi kez terfi ederken, yedi kez de küme düştüler. Samsunspor ilk kez 1969-1970 sezonunda 1.Lig’de yer aldı. Altı sene oynadıktan sonra 2.Lig’e döndü. 1975-1985 yılları arasında iki lig arasında gidip geldiler. 1985-1988 arasında ise en parlak yıllarını yaşadılar. 2.Lig’de kaleci Fatih Uraz ve golcü Tanju Çolak ile şampiyon olan kadrolarına Zonguldakspor’dan Savaş Demiral ile Muzaffer Badalıoğlu, Diyarbakırspor’dan Orhan Kapucu’nun eklenmesiyle Fethi Demircan’ın teknik direktörlüğünde 1985-1986 sezonunda ligi üçüncü sırada bitiren Karadeniz ekibi, 1986-1987’de Yugoslav hoca Milorad Mitrovic idaresinde aynı başarı tekrarladı. 1987-1988 sezonunda Tanju ve Savaş’ın Galatasaray’a transferine karşın dördüncü olan Samsunspor, Türkiye Kupası’nda final oynasa da şampiyonluğu Sakaryaspor’a kaptırdı. Bu arada 1986’da en etkili taraftar grubu olan Şirinler kuruldu.
1989, tarihlerinin en acı sayfalarından biriydi. 20 Ocak’ta takımı taşıyan otobüsün Havza’da şarampole yuvarlanması sonucu teknik direktör Nuri Asan, futbolcular Muzaffer Badalıoğlu, Mete Adanır ve otobüs şoförü Asım Özkan olay yerinde yaşamını yitirirken, futbolcu Zoran Tomić ise altı ay komada kaldıktan sonra Yugoslavya’da vefat etti. Oyunculardan Emin Kar ile Erol Dinler futbolu bırakmak zorunda kaldılar. Kazanın ardından kulübün kırmızı-beyaz olan renklerine kaybedilenlerin anısına siyah da eklendi.
1989’un kulüp tarihi açısından bir başka önemi de var. 1984’te başkanlık koltuğuna oturan Hasbi Menteşoğlu beş sene sonra görevden ayrıldı. Aralarında salyangoz ve kurbağa ihracatı olmak üzere pek çok alanda faaliyet gösteren Menteşoğlu Holding’in patronu, 1980’lerin en medyatik futbol figürlerindendi. Futbolculara dağıttığı bol sıfırlı primlerle, iddialı açıklamalarıyla, golcü Tanju’yu oynattığı reklamlarla ve Kırkpınar ağalığıyla gazete sayfalarında bolca yer bulan Hasbi Ağa, Turgut Özal döneminin tipik zenginlerindendi. İlk başlarda adı ihracat kralları arasında geçiyordu. Sonradan hayali ihracat davalarının sanığı oldu. İşleri kötü gitmeye başlayınca kulübü bıraktı sonra da işletmelerine el kondu.
1989’daki kaza sonrası lige devam edemeyen Samsunspor’un hakkı saklı tutuldu. Ertesi sezon ise küme düşmekten kurtulamadılar. 1993-2006 arasında kesintisiz Süper Lig’de oynadılar. 2006-2018 arasında sadece bir sezonu Süper Lig’de geçiren Samsunspor, 2017-2018 sezonu sonunda iyice irtifa kaybetti ve 2.Lig’e düştü. 2018 yılında şirketleşen kulüp 2019’da 1.Lig’e, 2023’te ise Süper Lig’e yükseldi.
Kırmızı-beyazlıların profesyonel statüye kavuştuğu 1965’ten 1979’a kadar, Gençlerbirliği’nde geçirdiği bir sezon hariç Samsunspor’da oynayan Temel Keskindemir kulübün ilk yıllarının en büyük yıldızı. 14 Kasım 1971’de Türkiye’nin Arnavutluk ile deplasmanda karşılaştığı mücadelede ilk 11’de yer alan Keskindemir, Samsunspor’un A Milli Takım’da oynayan ilk futbolcusu. Samsun doğumlu olmasına karşın şöhreti Galatasaray formasıyla yakalayan, daha sonra Ankaragücü aktarmalı Samsunspor’a gelen Nuri Asan da Karadeniz temsilcisinin ilk yıllarının öne çıkan figürlerinden. Asan’ın, teknik direktör olarak da kırmızı-beyazlılara hizmet ettiğini belirtelim.
1980’lerin başında yıldızları Hasan Şengün nam-ı diğer ‘Dobi Hasan’dı. Daha ziyade Trabzonspor formasıyla hatırlanan bu oyuncu Samsunspor’u A Milli Takım’da da temsil etti. 1981’de Samsun’un amatör takımlarından Yolspor’dan alınan bir futbolcu kırmızı-beyazlıların tarihine damga vurdu. Bu isim ikisi 2.Lig’de, ikisi 1.Lig’de olmak üzere Samsunspor forması altında üst üste dört kez Gol Krallığı tacını takan Tanju Çolak’tı. Müthiş bitiriciliği ve sezgileriyle sadece kırmızı-beyazlıların değil futbol tarihimizin en büyük golcüleri arasında yer alan Çolak, 1985-1986 sezonunda attığı 33 golle Avrupa Bronz Ayakkabı ödülünün de sahibi oldu. Samsunspor’da kaptanlık yapan, takımı 2.Lig’deyken bile A Milli Takım’a giden Tanju Çolak, 1987’de transfer olduğu Galatasaray’da ve ardından Fenerbahçe’de de başarılarını sürdürdü. Futbolunun yanı sıra özel hayatıyla da hep gündemde oldu. Eski adıyla 1.Lig şimdiki ismiyle Süper Lig’de Gol Krallığı yaşayan ikinci Samsunsporlu 1999-2000 sezonunda rakip fileleri 30 kez havalandıran Serkan Aykut’tu. Serkan da tıpkı Tanju gibi Galatasaray’ın yolunu tuttu. Tümer Metin, İlhan Mansız, Ertuğrul Sağlam, Celil Sağır ve Cenk İşler Samsunspor’da vitrine çıkan diğer yıldızlar.
Samsunspor tarihi incelendiğinde yabancı futbolcu konusunda çok iyi tercihler yapmadıkları görülüyor. Altı sezon Karadeniz ekibinde top koşturan orta saha oyuncusu Rumen Daniel Timofte ecnebi kramponlar içinde en başarılısı ve istikrarlısı. Bir de Samsun’a kadar gelip Samsunspor’da oynayamayan yabancılar var ki onlar transfer edilenlerden çok daha ilginç. Bu futbolculardan biri Liverpool formasıyla yıldızlaşan Finlandiyalı Sami Hyypia. Diğeri ise Avrupa’nın pek çok büyük kulübünde top koşturan Hollandalı Jimmy Floyd Hasselbaink. İki oyuncunun da Samsunsporla idmana çıktığı biliniyor. Dönemin tanıklarına göre transfer edilmemelerinin nedeni kısa süre önce yaşama veda eden Rumen çalıştırıcı Gigi Multescu tarafından yetersiz görülmeleri. Sami Hyypia ise bir röportajında doğru zaman olmadığını düşündüğü için transferin gerçekleşmediğini söyledi. Bu iki maceradan geriye Hasselbaink’ın Samsun’da çay bahçesinde çekilen fotoğrafı kaldı.
Samsunspor, Avrupa’ya ilk kez 1987-1988 sezonunda Balkan Kupası’nda yer alarak açıldı fakat gruptan çıkamadı. Kırmızı-beyazlılar, teknik direktör Gheorghe Multescu yönetiminde 1993-1994 sezonunda yine aynı organizasyona katıldı. İlk turda Bulgar ekibi Pirin’i elediler. İki ayaklı finalde Yunanistan’dan PAS Giannina’yı hem içeride hem dışarıda yenerek tarihte son kez düzenlenen Balkan Kupası’nın sahibi oldular. 1996-1998 arasında üstü üste iki kez UEFA Intertoto Kupası’nda mücadele eden Samsunspor 1997-1998’de yarı finale dek ilerledi. Temsilcimizi durduran Alman ekibi Werder Bremen oldu.
Günümüze dönersek… Transfer yasağı olduğundan yola eldeki oyuncularla devam eden Samsunspor bu sezon oynadığı sekiz maçta altı galibiyet alırken, iki kez sahadan boynu bükük ayrıldı. Deplasmanda tüm karşılaşmalarını kazandılar. Sahalarında ise iki kez kaybettiler. 14 gol atarken kalelerinde yedi gol gördüler. Şu anda ilk altı içinde bulunan Başakşehir ve Göztepe’yi yenerken Beşiktaş’a mağlup oldular. Sekiz farklı isimden gol buldular. En skorer isimleri daha önce Celtic ve Marsilya da top koşturan dört gollü Kamerunlu Olivier Ntcham. Verileri tartışmaya hayli açık olan transfermarkt’a göre en pahalı kramponları dört milyon Euro bonservis bedeli biçilen Arnavut Arbnor Muja.
Samsunspor tarihinin ilk Alman hocası 1997’de görev yapan, Hamburg ve Alman Milli Takımı’nın ‘Altın Kafa’ lakaplı unutulmaz oyuncusu Horst Hrubesch’ti. Tam 27 yıl sonra aynı ülkeden Marcus Gisdol kırmızı-beyazlıları çalıştırdı. Takımı kümede bırakarak hedefi tutturdu. Ancak sezon sonunda yönetimle anlaşamayınca görevden ayrıldı. Yönetim Alman ekolünden memnun kalmış olacak ki 2024-2025 sezonda takımın başına bu kez Thomas Reis’i getirdi. Hem oyunculuk hem de teknik adamlık kariyerinin önemli bölümünü Bochum’da geçiren Reis’in bu takımın yanı sıra Schalke çalıştırıcısı olarak da Bundesliga deneyimi var. Samsun ile dokusu tutmuş görünen Reis’in en ciddi başarısı 2020-2021 sezonunda Bochum ile yaşadığı Bundesliga 2 şampiyonluğu.
Thomas Reis, sürekli olarak iddialı açıklamalardan kaçınsa ve ilk amaçlarını 42 puana ulaşarak ligde kalmak olarak ilan etse de şu ana dek alınan sonuçlar camiada Avrupa kupalarına katılma beklentilerini doğurdu. Karadeniz ekibi bu hafta sahasında Fenerbahçe’yi ağırlayacak. Zorlu mücadele öncesi şehirde heyecanlı bir bekleyiş var. Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım’ın rakiplerinin kazanamaması halinde kaosa sürüklenebileceği minvalinde açıklamaları tansiyonu yükseltmiş durumda. Karşılaşmanın nasıl sonuçlanacağı merakla bekleniyor. Samsunspor’un şampiyonluk adayı Fenerbahçe karşısında sergileyeceği futbol, sezona harika başlayan kırmızı-beyazlıların ligi nasıl bir yerde bitireceğine dair vereceği ipuçları açısından önem taşıyor.
20 Ekim 2024 - Kırmızı-beyaz-siyah bir Anadolu hikayesi
13 Ekim 2024 - Lejyonerlerin tarihçesi: Dalgakıran, bombacı ve Sabri Mahir’in film gibi öyküsü
8 Ekim 2024 - Şampiyonlar Ligi müziği bu kez Galatasaray’ın kadınları için çalıyor
9 Ağustos 2024 - ‘Süper’ kolay olunmuyor! 67 yıllık harika hikayede yeni sayfa