İsrail, İran’a karşı atakta zorlu dönemeçte: Misilleme olacak mı?
İran'da iç çamaşırlarıyla düzenlediği protestoyla bilinen kadın direnişçi İran ahlak polisi tarafından gözaltına alınıp kliniğe yatırılmıştı. Af Örgütü daha önceki verilere dayanarak kadının işkence görüyor olabileceği konusunda kamuoyunu uyardı.
İnsan hakları örgütleri, İran’da iç çamaşırlarıyla kampüste dolaştığı gerekçesiyle gözaltına alınan genç bir kadının işkenceye maruz kalabileceğinden endişe duyduklarını açıkladı. Yetkililer tarafından bir psikiyatri hastanesine sevk edilen kadının durumu hakkında ciddi kaygılar bulunuyor.
Uluslararası Af Örgütü, İran rejiminin protestocular ve siyasi mahkumları “akıl sağlığı bozuk” diyerek devlet hastanelerine gönderdiğinde elektrik şoku, işkence, dayak ve kimyasal maddeler kullandığını gösteren kanıtlar bulduğunu belirtti. Örgüt, genç kadının karşı karşıya olduğu durumun “alarm verici” olduğunu vurguladı.
Geçen hafta sosyal medyada yayılan bir videoda, kimliği açıklanmayan genç kadının Tahran’daki İslam Azad Üniversitesi kampüsünde iç çamaşırlarıyla dolaştığı görülüyordu. Polis tarafından gözaltına alınan kadının, kampüs güvenlik görevlilerince katı kıyafet yönetmeliğine uymadığı için fiziksel saldırıya uğramasını protesto ettiği düşünülüyor.
İran İnsan Hakları Merkezi (CHRI), öğrencinin gizli bir psikiyatri kliniğine nakledilmesini “kaçırma” olarak nitelendirerek, rejim karşıtı protestocuların zorla psikiyatri merkezlerine sevk edilmesinin muhalefeti susturma amacıyla giderek yaygın bir yöntem haline geldiğini bildirdi.
CHRI Yöneticisi Hadi Ghaemi, “İran yetkilileri, protestocuları ‘akıl sağlığı bozuk’ ilan ederek onların itibarını zedelemek amacıyla zorla psikiyatriye yatış uygulamasını sistematik bir baskı aracı olarak kullanıyor. Barışçıl protestolara katılan kişilerin psikiyatri hastanelerine sevki keyfi gözaltının ötesinde bir kaçırma eylemi olup, aktivistleri itibarsızlaştırmak için yasa dışı bir hamledir” dedi.
Kadın, Yaşam, Özgürlük gösterileri sırasında gözaltına alınan ve sonrasında psikiyatri hastanelerine yatırılan birçok başka protestocu vakası da kamuoyunun gündemine geldi.
Kürt rapçi Saman Yasin, 2022’de bir protesto sırasında gözaltına alındıktan sonra Tahran’daki Aminabad Psikiyatri Hastanesi’ne götürülmüş ve burada işkence gördüğü, zorla itirafta bulunduğu iddia edilmişti. İki yıl hapis yatan Yasin, geçen ay sağlık izniyle serbest bırakıldı. Yasin’e yakın bir kaynak Guardian’a yaptığı açıklamada, “Saman, psikiyatri merkezinde çarmıh pozisyonunda yatağa bağlandı ve uzun süre bu şekilde tutuldu. Yüksek dozda sakinleştirici verildi ve bilinci kapalıyken bile elleri ve ayaklarındaki bağlar çözülmedi” dedi.
Ekim 2023’te, rejim karşıtı sloganlar attığı görüntüler yayımlanan genç bir İranlı kadın olan Roya Zakeri, devlet medyası tarafından akıl sağlığı bozuk ilan edilerek Razi Psikiyatri Hastanesi’nin kadın koğuşuna gönderildi. Zakeri’ye yakın kaynaklar, Guardian’a yaptığı açıklamada, kendisine uyku ilaçları enjekte edildiğini, fiziksel saldırıya uğradığını ve kolları ile ayaklarının zincirlendiğini belirtti.
İnsan hakları aktivisti Azam Cangravi, 2018 yılında Tahran sokaklarında başörtüsünü salladığı fotoğraflar yayıldıktan sonra İran yetkililerinin kendisini akıl sağlığının bozuk olduğuna dair bir ifade imzalamaya zorladığını belirtti. “Sorgulamaya aldıklarında beni casus olmakla suçladılar” dedi. “Protestomdan pişman olduğumu ve bunu akıl sağlığım bozuk olduğu için yaptığımı yazmamı istediler. İmzalamadım… Bizi sorgulamalarda sürekli psikiyatri hastanesine gönderilen eski siyasi tutukluların örneklerini vererek tehdit ediyorlar; ‘Protestondan pişman olmazsan aynı akıbeti yaşarsın’ diyorlar. Üniversite öğrencisinin şu anda korkunç koşullar altında olduğunu düşünüyorum, onun serbest bırakılmasını talep etmeliyiz” dedi.
İngiliz The Guardian’a konuşan İranlı genç kadınlar, üniversite öğrencisinin videosundan ilham aldıklarını söyledi. Video internette hızla yayıldıktan sonra genç kadın, İran’ın Kadın, Yaşam, Özgürlük hareketinin yeni bir ikonu olarak kabul edilmeye başlandı.Bir Tahran Üniversitesi öğrencisi “Özgürlük isteyen ve protesto eden hiç kimse onun eylemini desteklememiş değil” dedi. “Bizim mücadelemiz tam da bu özgürlük için, seçim hakkımız olsun diye savaşıyoruz. Cesaretine hayranız. Rejime kalsa, protesto eden herkesin akıl sağlığının bozuk olduğunu iddia ederlerdi” diyerek sözlerini noktaladı.