Kızıl Goncalar: Tarikatlar tartışmaya açılıyor
Türk sinemasının acı günü: Usta yönetmen Şerif Gören yaşamını yitirdi
Türk sinemasının en önemli yönetmenlerinden Şerif Gören dün yaşamını yitirdi. Gören geçirdiği bir kazadan sonra entübe edilmişti. Altın Palmiye'li 'Yol' başta olmak üzere birçok klasikleşen film çeken Gören'in cenazesi yarın kaldırılacak.
Fotoğraf: Olkan Özyurt Türk sinemasının en önemli yönetmenlerinden Şerif Gören’den acı haber geldi. İstanbul’da geçirdiği kaza sonrası hastaneye kaldırılan ve Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde entübe edilen Gören dün gece 80 yaşında hayatını kaybetti.
Gören, Yılmaz Güney’in senaryosunu yazdığı Altın Palmiye’li ‘Yol’ başta olmak üzere, ‘Kurbağalar’, ‘Yılanların Gücü’, ‘Sen Türkülerini Söyle’, ‘Almanya Acı Vatan’, ‘Endişe’, ‘Deprem’, ‘Katırcılar’, ‘Amerikalı’, ‘Derman’, “Gelincik’, ‘On Kadın’, ‘Nehir’, ‘Tomruk’, ‘Firar’, ‘Herhangi Bir Kadın’ın da aralarında bulunduğu pek çok klasik filmimizin yönetmenliğini yapmıştı.
12 Eylül’de hapse girmişti
1944’te İskeçe’de doğan, İstanbul Erkek Lisesi’nden mezun olan Gören 1962’de Yeşilçam’a kurgucu olarak adımını attı. Sonra da birçok filmde asistanlık yaptı. 1974’te ilk filmi ‘Endişe‘, Antalya Film Festivali’nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen dahil altı dalda ödül kazandı. Türk sinemasına damgasını vuran Metin Erksan, Lütfi Ö. Akad ve Yılmaz Güney’in başlattığı toplumsal gerçekçilik akımının ikinci kuşağında yer alan Gören dönemin teknik imkânsızlıklarına rağmen filmlerinde kullandığı efektlerle Türk sinemasına pek çok yenilik kattı.
1973’te Sinema İşçileri Sendikası’nı kurarak başkanlığını üstlenen Gören 1979-1980 yılında Yönetmenler Derneği başkanıyken 12 Eylül askeri darbesiyle tutuklandı. 1981’de tahliye olduktan hemen sonra Yılmaz Güney’in senaryosunu yazdığı ‘Yol’u yönetti.
İşkence de gördü, DGM’de de yargılandı
En son 2011 yılında ‘Ay Büyürken Uyuyamam’ filmini çeken Gören’in en önemli özelliklerinden biri toplumsal sorunları sıcağı sıcağına sinemada işlemesi. Bunun için toplumsal gerçekçiliğin öncü sinemacılarından biri oldu. 12 Eylül askeri darbesinin etkisinin hala hissedildiği dönemde askerlere sinemada ilk bayrak açan yönetmen de o olmuş ve ‘Sen Türkülerini Söyle’ filmini çekmişti. Şerif Gören sinemamızın uzun yıllarla yargılanan yönetmenlerindendi, 12 Eylül sonrasında “Ne davalardan geçtim ben, DGM de gördüm, işkence de. Bir ara yargılandığım davalardan toplam 93 yıl sekiz ay hapis cezası isteniyordu” demişti.
Efsane yönetmen olarak anılsa da Şerif Gören böyle değerlendirilmeyi pek umursamıyordu: “Ne bileyim, sokakta yürürken ya da Akbil’imle otobüse binerken kimse beni tanımıyor! (gülüyor) Başbakan’ın kahvaltısına gittim mesela; oyuncular tek tek siyah ciplerle çıkıyordu oradan, ben Akbil’imle otobüse bindim kapının önünden. Normal bir adamım ben de!”
Ulusal ve uluslararası alanda pek çok ödül alan, prestijli festivallerde jüri başkanlığı yapan Gören Yılmaz Güney, Kadir İnanır, Tarık Akan gibi sinemamızın önemli isimleriyle çalışmıştı.
🔴 Şerif Gören’in cenazesi yarın (9 Aralık Pazartesi) günü saat 11.00’da Beyoğlu Atlas Sineması’nda düzenlenecek anma töreni sonrası Beyoğlu Hüseyin Ağa Camii’nden öğle vakti kılınacak cenaze namazını takiben Kozlu Mezarlığı’nda defnedilecektir.
Oyunlar ve Bulmacalar