Sevgilisini öldürüp yedinci kattan atladı
Elazığ'da araştırma yapan bir yüksek lisans öğrencisi, yeni bir ters lale türü keşfetti. Ege, Harran ve Aksaray üniversitelerinden akademisyenler bitkiye 'Karakoçan lalesi' adını verdi.
Şanlıurfa Harran Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Anabilim dalında yüksek lisans yapan Veysel Sonay, saha çalışmaları için Elazığ’ın Karakoçan ilçesine gitti. Sarıcan beldesine ulaştığında burada da araştırmalara başladı ve rastladığı bir çiçeğin diğerlerinden farklı olduğunu gördü. Bunun ardından aldığı örneğin fotoğrafını bitkiseverlerin yer aldığı bir sosyal medya grubunda paylaştı ve Ege Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Yıldırım bu bitkinin yeri bir ters lale türü olabileceğini düşünerek Sonay ile iletişime geçti.
Ters lale uzmanı Aksaray Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehtap Tekşen’in de görüşünü alan Sonay ile Yıldırım bilimsel çalışmalara başladı. Doç. Dr. Mehmet Maruf Balos ve Prof. Dr. Hasan Akan’ın da dahil olduğu çalışmada üç üniversite akademisyenleri bitki üzerine detaylı çalışmalar yaptıktan sonra, Karakoçan’ın Sarıcan beldesinde keşfedilen bu ters lalenin yeni bir tür olduğu sonucuna vardı. Akademisyenler tarafından yazılan bilimsel makalede yeni tür, çiçek benzerliğinden dolayı, Erzurum, Kars ve Ağrı illerinde yayılış gösteren Fritillaria michailovskyi (sarı dudak), İran’da yayılış gösteren Fritillaria reuteri ve Yunanistan’da yayılış gösteren Fritillaria rhodocanakis ile karşılaştırıldı. Çalışmalar sonucunda yeni türün diğer türlerden çiçek iç organları, meyve yapısı ve yapraklarının yapısı ile farklılıklar gösterdiği belirtilerek, makalesi Taksonomik Botanik camiasının önemli bilimsel dergilerinden olan Finlandiya merkezli ‘Nordic Journal Of Botany’ dergisinde Haziran 2023 tarihinde yayınlandı.
Prof. Dr. Yıldırım, Türkiye’nin ters laleler anlamında çok önemli bir konumda olduğunu vurgulayarak bu lalelerin dünyada 170 civarında türü olduğunu söyledi. Üç önemli çeşitlilik merkezi olduğunu ve bunlardan birinin de Kaliforniya olduğunu belirten Yıldırım, burada 21 tür olduğunu aktardı. Yıldırım’ın anlatımına göre ikinci çeşitlilik merkezi de 24 lale türü ile Çin. Türkiye’nin ve Yunanistan’ın bulunduğu Asya’nın uç kısmı olan üçüncü çeşitlilik merkezinde ise bu bitkiyle beraber 49 ters lale türü oldu. “Dünyadaki en fazla ters lale türünü barındıran ülke konumundayız” diyen Yıldırım, 49 bitkiden 26 tanesinin endemik olduğunu vurgulayarak “Endemizm oranına baktığımızda yüzde 53 olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
Karakoçan lalesinin daha çok bahar aylarının ilk zamanlarında görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Yıldırım, “Bunlar soğanlı yumrulu bitkilerdir. Çiçeklerinin oldukça zarafetli bir görüntüsü vardır. Kahverengi kırmızımsı bir doku üzerine uç kısımları sarı renkte olan boynu bükük, ters bir lale şeklindedir. Hakkari, Van tarafında yayılış gösteren ‘Ağlayan gelin’ olarak bilinen bir bitkimizin yakın akrabasıdır. Bu bitkinin özellikle süs bitkisi potansiyeli oldukça yüksektir. Özellikle yurt dışında da birçok bitki toplayıcısının bu anlamda gözü ülkemizin üzerindedir çünkü gerçekten de bu türler yurt dışına kaçırılan bitkilerin başında geliyor. Bu anlamda da dikkatli olmak gerekiyor. Ülkemizde dünyadaki konumu açısından en fazla Ters Lale türünü içermesi nedeniyle göz önünde olan bir ülke. Yaklaşık 25-30 santim uzunluğuna kadar boylanabilen ince, uzun yapraklara sahip olan bir bitkidir” dedi.