20 yaş altı milliler ilk galibiyetini Belçika’dan aldı
ABD Türkiye’yle hemfikir: Suriye’nin kuzeydoğusunda seçime gidilmemeli
ABD Dışişleri Bakanlığı, Suriye'nin kuzeydoğusunda planlanan yerel seçimler için gerekli şartların sağlanmadığını belirterek, bölge aktörlerine seçime katılmama çağrısında bulundu. Türkiye de bölgede olası bir seçime şiddetle karşı çıkıyor.
Fotoğraf: Shutterstock 2011’de çıkan iç savaşın ardından Suriye’nin kuzeydoğusu, Kürtlerin liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolü altında bulunuyor ve SDG’nin başını çeken YPG, Türkiye tarafından terör örgütü “PKK’nın Suriye kolu” olarak tanımlanıyor.
Suriye hükümet birliklerinin çekilmesinin ardından bölgeyi yöneten SDG’ye bağlı özerk yönetim, 11 Haziran’da belediye seçimleri yapmayı planladığını duyurmuştu. Ancak ABD Dışişleri Bakanlığı, seçimlerin yapılması için gerekli koşulların henüz oluşmadığını belirtiyor.
Bakanlık “Suriye’de gerçekleşecek her türlü seçim, BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararında öngörülen özgür, adil, şeffaf ve kapsayıcı standartlara uygun olmalıdır. Şu anda kuzeydoğu Suriye’de bu standartların sağlandığına inanmıyoruz” açıklamasında bulundu.
VOA Türkçe’nin aktardığına göre ABD’nin bu çağrısı, bölgedeki çeşitli aktörlere yapılan bir iletişim yoluyla iletilmiş durumda.
Güvenlik Konseyi’nin 18 Aralık 2015 tarihli kararında Suriye’de acil bir ateşkes sağlanması ve siyasi bir çözüme ulaşılması gerektiği vurgulanıyor.
DAANES olarak bilinen Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi, Kürtler tarafından Rojava veya “Batı Kürdistan” olarak adlandırılıyor. 2018 yılında kurulan DAANES, ABD’nin Suriye Demokratik Güçleri’ne verdiği destekle ilişkilendiriliyor.
Erdoğan’dan ABD’ye: IŞİD’le mücadele argümanı artık bizim geçerli değil
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün İzmir’de izlediği Efes-2024 askeri tatbikatı sırasında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin seçim planları yapan Kürt gruplara karşı kararlı bir tutum sergileyeceğini dile getirdi:
“Türkiye güney sınırlarının hemen ötesinde, Suriye ve kuzeyinde bölücü örgütün teröristan kurmasına asla izin vermeyecek. Oldu bittiler karşısında daha evvel ne yapılması gerekiyorsa onu yaptık, aynı durumda karşılaşmamız halinde harekete geçmekten yine çekinmeyiz.”
Erdoğan, Türkiye’nin güney sınırlarının ötesinde, Suriye ve kuzeyinde bölücü örgütlerin terörist yuvalarını kurmasına asla müsaade etmeyeceklerini vurguladı. Geçmişte olduğu gibi gelecekte de gereken her türlü adımı atmaktan çekinmeyeceklerini ifade etti.
ABD’nin IŞİD’le mücadelesine de değinen Erdoğan, artık “IŞİD’le mücadele argümanının Türkiye için geçerli olmadığını” belirtti. Türkiye’nin IŞİD’le karşı karşıya geldiğini savunan Erdoğan, “bölgede oynanan oyunları ve Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden unsurları iyi bildiklerini” ifade etti, ülkenin toprak bütünlüğü ve milletin güvenliğinin her şeyin önünde olduğunu vurguladı.
Perşembe günü Prag’da bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ABD’li mevkidaşı Antony Blinken ile yaptığı ikili görüşmede, Türkiye’nin Suriye’deki son gelişmelerle ilgili Ankara’nın görüşlerinin aktarıldığı belirtildi. Ancak ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yazılı açıklamasında Suriye ile ilgili herhangi bir başlık yer almadı.
Bu arada Türkiye 2016 yılından bu yana Suriyeli Kürt gruplarını sınırından uzaklaştırmak amacıyla Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı askeri harekatlarını gerçekleştirdi.
BM’den Suriye uyarısı: Sudan’dan hallice
Birleşmiş Milletler’in (BM) Suriye Özel Temsilcisi Martin Griffiths, Suriye’deki insanların yaşadığı acıların devam etmesinden dolayı derin üzüntü duyduğunu ifade etti. Çatışmaların herhangi bir döneminde olduğundan daha fazla insanın yardıma ihtiyacı olduğunu belirten Griffiths, son değerlendirmelere göre bu sayının 16,7 milyon olduğunu söyledi.
Griffiths, Suriye genelinde 7 milyondan fazla insanın yerinden edildiğini ve bu rakamın yalnızca Sudan’ı geride bıraktığını belirtti. Milyonlarca insanın komşu ülkelerde ve ötesinde mülteci olarak yaşamaya devam ettiğine dikkat çekti.
Suriye’deki insani ihtiyaçların artmaya devam ettiği bir ortamda, gereken finansmanın sağlanamamasıyla ilgili endişelerini dile getiren Griffiths, “Ancak yeterli finansman olmadan bunu başaramayız” dedi.
Griffiths, geçtiğimiz üç yılda İnsani Yardım Planı finansmanında sürekli bir azalma yaşandığını belirterek, 2021’de finanse edilen oranın yüzde 55’ten geçen yıl yalnızca yüzde 39’a gerilediğini ifade etti. Bu durumun krizin başlangıcından bu yana görülen en büyük finansman açığı olduğunu vurguladı.
Suriye’deki yıkıcı depremlerin ardından hükümetin acil durum tedbirlerini benimsediğini belirten Griffiths, Türkiye’nin de aynı şekilde yardım çalışmalarına acil erişim izni verdiğini söyledi.
BM Acil Yardım Koordinatörü, ekonomik krizin derinleştiği ve bölgesel gerilimlerin arttığı bir dönemde çözüm için bir sonraki doğal felaketin beklenmemesi gerektiğini belirtti.
Oyunlar ve Bulmacalar