İsrail Mısır sınırındaki koridorda ‘stratejik kontrolü’ sağladı, savaş yıl sonuna kadar sürebilir
İsrail’in "fanatik taburu" olarak adlandırılan Netzah Yehuda için yaptırım açısından geri sayım başladı. ABD tabura yardımların askıya alınıp alınmayacağına karar verme aşamasında olduğunu açıkladı.
Hamas’ın 7 Ekim’deki Aksa Tufanı Operasyonunun ardından başlayan İsrail’in Gazze işgali yedinci ayında devam ediyor. Ölü sayısının 35 bine dayandığı, 77 binden fazla insanın yaralandığı ve 11 bin kişinin de kaybolduğu bu yedi ay içinde hala kalıcı bir ateşkes çözümü bulunabilmiş değil. İsrail’in savastan sonraki Gazze planında ne Hamas’a ne de Batı Şeria’daki yönetime yer var. İsrail bu tutuma devam ettiği mühletçe de taraflar arasında anlaşma çok mümkün görünmüyor. Taraflar anlaşamadıkça işgal de sürüyor. Bunun da İsrail’in yönetimine çok pahalıya patladığını belirtmek lazım.
İsrail’de hükümetteki çatlağın ana sebebi hatırlanacağı üzere askerlikten muaf tutulan Ultra Ortodoks Yahudiler. Bunların çok azı gönüllü olarak askerlik yapıyor, kalanı ise “dini vecibeleri” sebebiyle ve orduda kadınlar olmasını gerekçe göstererek “askere gitmektense ölürüz” sloganlarıyla muafiyetin devamı için uğraşıyor. İşte geçen haftaya kadar İsrail’in gündemi askerlikten muaf kesimken şimdi gündem Ultra Ortodoksların taburu Netzah Yehuda. Nedeni de İsrail’in yılmaz destekçisi Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) İsrail’in ‘fanatik taburu’ olarak adlandırılan Netzah Yehuda’ya ABD yardımlarının askıya alınıp alınmayacağına karar verme aşamasında olduğunu bildirmesi.
BBC’de yer alan habere göre ABD Dışişleri Bakanlığı İsrail ordusunun beş birimini münferit olaylarda ağır insan hakları ihlallerinden sorumlu buldu, ancak ABD askeri desteğini almaya devam edeceklerini söyledi. Söz konusu olayların tamamının mevcut savaştan önce Gazze dışında meydana geldiği belirtildi. Bakanlık ayrıca İsrail’in dört birim için önlemler aldığını, beşincisiyle ilgili olarak da “ek bilgi” verdiğini açıkladı. Bu tüm birimlerin ABD askeri yardımı için uygun olmaya devam ettiği anlamına geliyor.
Washington İsrail’in en büyük askeri destekçisi ve İsrail’e yıllık olarak 3.8 milyar dolar değerinde silah ve savunma sistemi tedarik ediyor. Bunun dışında Gazze’deki İsrail işgali başladığından bu yana da bir takım destekler verdi. En son onaylanan 95 milyar dolarlık yardım paketinde İsrail’e verilecek desteğin 26 milyar dolar olacağı ifade edilmişti.
Bu açıklama ABD hükümeti tarafından herhangi bir İsrail askeri birimi için negatif yönde yapılan ilk tespit olması nedeniyle önem taşıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vedant Patel de İsrail’in beş taburunun ağır insan hakları ihlalleri gerçekleştirdiğini söyledi. Patel “Bu birimlerden dördü bu ihlalleri etkili bir şekilde düzeltti, ki ortaklarımızın da bunu yapmasını bekleriz” dedi. Netzah Yehuda’yı işaret eden Patel “kalan birim için İsrail hükümetiyle istişarelerimiz ve görüşmelerimiz devam ediyor” dedi.
Bakanlık siyasi baskılar karşısında geri adım attığı ve birliğe askeri yardıma devam ettiği yönündeki iddiaları reddederken olayla ilgili herhangi bir hesap verilebilirlik olup olmadığını söyleyemedi. Patel “Onlarla bir süreç yürütüyoruz ve bu süreç tamamlandığında söz konusu birimle ilgili nihai kararı vereceğiz” dedi.
İnsan hakları ihlalleriyle ilgili mercek altına alınan beş İsrail güvenlik biriminin sorumlu olduğu olayların son yıllarda işgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te meydana geldiğine inanılıyor.
Amerika’da 1997 yılında dönemin Senatörü Patrick Leahy tarafından desteklenen “Leahy Yasası” uyarınca yabancı bir askeri birliğin ağır insan hakları ihlallerinde bulunduğunun tespit edilmesi bu birliğin ABD’den askeri yardım almasının kesilebileceği anlamına geliyor. ABD hükümeti Leahy yasasını uygularken işkence, yargısız infaz, zorla kaybetme ve tecavüzü bu tür ihlallerden saydığını söylüyor.
ABD bu ihlallerin kaydedildiği İsrail’in beş taburundan dördü için iyileştirici önlemler alındığını, diğer birlikler için de ek bilgi verildiğini söyledi. Ancak bakanlık olaylara, iyileştirmeye, ilgili birimlere ya da iyileştirmenin etkili olup olmadığını destekleyen kanıtlara ilişkin ayrıntı vermeyi reddetti. ABD’nin beşinci birliğe askeri yardımı keseceğini açıklamanın eşiğinde olduğu, İsrail’den gelen yeni bilgilerle daha sonra karar vereceği anlamına geldiği bildirildi.
Söz konusu birliğin 1999 yılında kurulan ve ultra-Ortodoks Yahudilerin görev yaptığı ve sadece erkeklerden oluşan özel bir birlik olan Netzah Yehuda taburu olduğu bildiriliyor.
Daha önce Nahal Haredi olarak bilinen İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) Kfir Tugayı’na bağlı bir taburdur. Birimin amacı Haredi Yahudi erkeklerinin Halakha’nın (Yahudi şeriatının) sıkı bir şekilde uygulanması ve dini inançlarının yerine getirilmesine yardımcı olacak bir atmosfer yaratarak İsrail ordusunda savaş askerleri olarak hizmet etmelerine olanak sağlar. Birim kurulduktan sonra Filistin topraklarında İsrail yasalarında hiçbir yasal dayanağı olmayan yasadışı karakollar kurmasıyla ünlü Hilltop Youth adlı aşırı dindar-milliyetçi yerleşimci grubunun birçok üyesini kendine çekti. Son yıllarda Netzah Yehuda taburu askerlerinin dahil olduğu en az yarım düzine tartışmalı vakayla karşılaştı; bu vakalar masum Filistinlilere saldırmak veya onları öldürmek nedeniyle hapis cezası ve terhisle sonuçlandı.
Netzah Yahuda taburu 12 Ocak 2022’de Batı Şeria’da ABD vatandaşı Filistinli Ömer Esad’ı gözaltına aldıktan sonra fenalaştığı halde ölüme terk etmesi üzerine ABD’nin merceğine girmişti. ABD vatandaşının ölümüne ilişkin soruşturma raporundaki “Netzah Yehuda” Taburu Komutanı ve olaya karışan birimden sorumlu diğer askerler hakkında disiplin cezası verilmesine rağmen Washington “bu davada kapsamlı bir ceza soruşturması ve tam hesap verebilirlik talep ettiğini” açıklamıştı.
Aralık 2022’de Netzah Yehuda IDF tarafından Batı Şeria’daki görevinden alınarak birimin Filistinlilere daha az ulaşabileceği Golan Tepeleri’ndeki bir sınır karakoluna yerleştirilmişti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Netzah Yehuda askerlerinin hak ihlalinde bulunduğunu tespit ederse İsrail ordusundaki belirli kişilere veya birimlere daha fazla askeri yardım sağlanması ABD yasalarına göre yasaklanacak. Geçen hafta Dışişleri Bakanı Antony Blinken “Bu soruşturmaları yapmak, hem bilgi toplamak hem de analiz etmek açısından çok dikkatli yapılması gereken, zaman alan bir şey ve biz de tam olarak bunu yaptık” demişti.
Blinken’in nihai değerlendirmesini beklerken Leahy yasasının ihlali, ABD’nin her yıl İsrail’e gönderdiği 3,8 milyar dolarlık askeri yardımın bir kısmını potansiyel olarak bloke edebilir. Leahy yasası yardımın tamamen engellenmesini gerektirmiyor.