Erdoğan: Gerekirse AB ile yolları ayırabiliriz
ABD Başkanı Biden, seçim kampanyası konuşmasında Putin'e, "Çılgın bir o. çocuğu" dedi. Putin de Biden’ın kendisine küfür etmesinin Moskova’nın, Trump yerine Biden'ı tercih etmesinin ispatı olduğunu söyledi.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden, Kasım ayındaki başkanlık seçimleri için bağış kampanyasına devam ettiği San Francisco’daydı. Burada yaptığı konuşmada Biden, genel olarak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve seçimlerde ismi öne çıkan en güçlü rakibi eski ABD Başkanı Donald Trump’ı hedef aldı. Putin’i “çılgın bir o. çocuğu” olarak niteleyen Biden, bu söylemiyle manşetlerde yerini aldı. Biden burada yaptığı konuşmasında, nükleer tehditten iklim krizine kadar birçok konuya değindi. Nükleer tehdit için “Her zaman nükleer çatışma endişesi taşımak zorundayız çünkü etrafımızda Putin ve onun gibi o. çocukları var” diye konuştu. Biden bu sinkaflı küfrü ilk kez de kullanmıyor, daha önce hedefi direkt Putin olmasa da “o. çocuğu” ifadelerini kullanmıştı. ABD Başkanı bu ifadeleri Ocak 2022’de, Cumhuriyetçilere yakın çizgide yayın yapan Fox News’in Beyaz Saray muhabiri için dile getirmişti. Biden’ın bu sözlerine hem Rus lider Putin’den hem de Kremlin’den yanıt geldi. Rusya ayrıca ABD’ye nota verdi.
Rusya’nın Kazan kentinde modernize edilmiş Tu-160M nükleer kapasiteli stratejik bombardıman uçağının test sürüşüne katılan Putin, Biden’ın hakkında söylediği sözleri “kabalık” olarak nitelendirerek, “ABD Başkanı olarak Biden’ı Trump’a tercih ederim. ABD Başkanı kim olursa olsun beraber çalışmaya hazırız” diye konuştu.
Bir süre önce ABD başkanı olarak Donald Trump yerine Biden’ı tercih ettiğine yönelik açıklama yaptığını anımsatan Putin, gülümseyerek, “Her başkanla çalışırız dedim ama Biden’ın Rusya açısından daha tercih edilebilir olduğunu düşünüyordum. Söylediklerine bakılırsa kesinlikle haklıyım çünkü bu benim sözlerime uygun bir tepki” dedi.
Biden’ın söz konusu küfürüne Kremlin’den de yanıt gecikmedi. Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, Biden’ın sözlerinin Putin’i değil ABD’yi itibarsızlaştırdığını söyledi. “ABD başkanının başka bir devletin başkanına karşı bu tür bir dili kullanması, bizim başkanımız Putin’i etkilemez. Fakat bu sözcüğü kullanan kişiyi alçaltır” diye konuştu. Öte yandan Biden’ı “Hollywood kovboy”una benzeten Peskov açıklamasını şöyle sürdürdü: “Biden’ın kullandığı ifadeler bir Hollywood kovboyu gibi görünme girişimine benziyor. Fakat dürüst olmak gerekirse bunun da mümkün olduğunu düşünmüyorum. Putin’in kendisi size hitaben hiç böyle basit sözler söyledi mi? Bu hiç yaşanmadı” dedi.
Biden’ın Putin’e yönelik çıkışları da seçim nedeniyle keskin bir hal almaya başladı. Geçtiğimiz hafta ABD Başkanı, Navalni’nin ölümünden Putin’i ve “haydutlarını” sorumlu tutmuştu. Biden, Rus hapishane yetkililerinin Navalni’nin öldüğünü açıklamasının ardından Beyaz Saray’da yaptığı açıklamada “Tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz, ancak Nalvani’nin ölümünün Putin ve haydutlarının yaptığı bir şeyin sonucu olduğuna şüphe yok” demişti. Kremlin, Navalni’nin ölümüyle ilgisi olduğu yönündeki iddiaları reddetmiş ve Batı’nın Putin’in sorumlu olduğu yönündeki iddialarının kabul edilemez olduğunu açıklamıştı.
ABD Başkanı Joe Biden’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e küfretmesinin ardından Rusya, ABD’ye nota verdi. ABD Başkanı Joe Biden’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yaptığı konuşmada küfretmesinin ardından Rusya’nın Washington Büyükelçisi Anatoly Antonov yaptığı açıklamada, ABD’ye protesto notası gönderdiklerini duyurdu. Antonov, “Dışişleri Bakanlığı bu sabah mesaiye başlar başlamaz ABD liderliğinin Rusya Devlet Başkanı’na hakaretlerinin çirkin doğası ve kabul edilemezliği nedeniyle ABD Dışişleri Bakanlığı’na güçlü bir protesto notası gönderdi” dedi. Biden’ın yaptığı konuşmayı da eleştiren Antonov, “Açıkçası, kaba ve küfür gibi açıklamalar, günümüz tarihi şartlarında dünya için bu kadar gerekli olan stratejik güvenliği güçlendirmeye hizmet etmiyor” ifadelerini kullandı.
Kampanya bağışçılarının bir araya geldiği özel gecede Biden’ın tek hedefi Putin de değildi. Seçim yarışı nedeniyle haliyle selefi Trump’ı da topa tuttu. Trump, geçtiğimiz hafta tutulduğu cezaevinde gizemli bir şekilde ölen ünlü Rus muhalif Aleksey Navalni’nin yargı sürecini kendisininkine benzetmesiyle gündeme gelmişti. Bu benzetme nedeniyle “hayrete düştüğünü” söyleyen Biden, “Bu arkadaşın söylediği bazı şeyler, kendisini Navalni ile kıyaslaması ve Navalni’nin zulüm gördüğü gibi kendisinin de zulüm gördüğünü söylemesi… Bunu da ülkenin komünistleşmesine bağlaması… Bütün bu fikirlerin hangi cehennemden çıktığını bilmiyorum,” dedi. Biden, “Bu sözleri 10 – 15 yıl önce çıkıp da bu sözleri ben söyleseydim. Hepiniz tımarhaneye kapatılmam gerektiğini düşünürdünüz. Hayrete düştüm” ifadelerini kullandı.
Trump, Rus muhalefet lideri Aleksey Navalni’nin hapishanedeki şüpheli ölümünü ABD’deki kendi hukuki süreciyle karşılaştırmıştı. Trump en son hakkındaki davalardan birinde 350 milyon dolar para cezasına çarptırılmış bunu kararın da bir tür “komünizm ya da faşizm” olduğunu söylemişti.
Biden seçim kampanyaları sırasında yaptığı konuşmalarla son dönemde çok kez gündeme geldi. Bunlardan biri de Çin Devlet Başkanı Şi Cinping hakkında sarf ettiği sözleriydi. ABD Başkanı Joe Biden, San Francisco’da Kasım ayındaki yüz yüze görüşmelerinin ardından Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in “diktatör” olduğunu söylemişti. Bu sözlerin ardından Biden yine de Şi ile görüşmelerinde ilerleme kaydettiklerini de dile getirmişti. Biden, Şi ile San Francisco’da düzenlenen Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamında görüşmüş bu da 2022’de dönemin Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin Tayvan’ı ziyaretinin ardından kesilen askeri diyaloğun yeniden kurulması konusunda anlaştıkları bir toplantı olmuştu.
ABD Başkanı, seçim kampanyaları sırasında en büyük müttefiki olduğu İsrail’in Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu da eleştirmişti. Gazze’ye yönelik saldırılarında sivillerin hedef alınmasını eleştiren bu saldırıların durdurulması yönündeki baskılarını artıran Biden, Washington’un önerilerine kulak asmayan Netanyahu için, Aralık ayında düzenlenen bir bağış etkinliğinde, “Bibi, seni seviyorum ama söylediğin hiçbir şeye katılmıyorum” demişti.
Biden ayrıca Netanyahu hükümetini “İsrail tarihindeki en muhafazakar hükümet” sözleriyle tanımlayarak, bu yönetimin İsrail-Filistin sorununun çözümü için iki devletli çözümü de desteklemediğini dile getirmişti. Biden, İsrail-Filistin sorununun uzun vadeli çözümü noktasında da Netanyahu’nun hükümetini değiştirip güçlendirmesi gerektiğini vurgulamıştı.