Suriye ‘normalleşme’de eski ön şartına geri döndü: Önce Türk askeri çekilsin
Cumhurbaşkanı Erdoğan grup toplantısında yaptığı konuşmada İsrail Başbakanı Netanyahu ve Batı ülkelerine seslendi. Netanyahu'nun bayramda da kan döktüğünü söyleyen Erdoğan Batı'nın da perde arkasında İsrail'in sırtını sıvazladığını belirtti.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan grup toplantısında konuştu. Erdoğan’ın konuşmasının bir bölümü dış politikayla alakalıydı. Lübnan ve Gazze konusunda açıklamalarda bulunan Erdoğan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya da yine sert çıktı.
Erdoğan “Netanyahu’nun batının da rızasıyla savaşı bölgeye yayma planları büyük bir felakete yol açacaktır. Bu kanlı planlara karşı batıdan önce İslam alemi ve Orta Doğu’daki kardeş ülkelerin tepki göstermesi gerekir” dedi.
Erdoğan şunları kaydetti: “Her ne kadar Gazze başta olmak üzere gönül coğrafyamızda yaşanan zulümler sebebiyle biraz buruk geçirsek de Kurban Bayramı’nın sevincini aileleri, komşuları ve dostlarıyla paylaşarak bu mübarek günleri ifa eden tüm kardeşlerimizden Allah razı olsun diyorum. Biz de Kurban Bayramı süresince İslam dünyasının önde gelen ülkelerinin liderleriyle görüşerek hem milletimiz adına onların bayramlarını tebrik ettik, hem de Filistin, Lübnan, Sudan ve diğer yerlerdeki kanayan yaralarımıza derman bulmaya çalıştık. İsrail önceki bayramlarda olduğu gibi bu bayramda da kan dökmeye, çocukların ve sivillerin üzerine bomba yağdırmaya devam etti. İsrail’in insanlık dışı saldırıları sebebiyle çadırlarda ve enkaza dönmüş binalarda hayata tutunma mücadelesi veren yüzlerce Filistinli kardeşimiz şehit oldu.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrail barbarlığının kurbanı olan 38 bini aşkın Filistinli şehidi bir kez daha rahmetle andı, yaralılara acil şifalar diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yiyecek bir lokma ekmek bulamadığı için derisi sırtına yapışan Gazzeli çocukların fotoğrafının modern dünyanın utanç defterine yazıldığını dile getirerek “Bu fotoğraf, sadece küresel sistemin iflasının değil, aynı zamanda İslam aleminin acizliğinin de bir sembolü olarak acıyla hatırlanacaktır” diye konuştu.
Ecdat tarih boyunca Filistin’e nasıl sahip çıktıysa, Yavuz Sultan Selim, Sultan Abdülhamid Filistin’e nasıl sahip çıktıysa, kuruluşundan itibaren Türkiye Cumhuriyeti nasıl Filistin’e sahip çıktıysa kendilerinin de aynı ruh, aynı kararlılık ve aynı cesaretle Filistin’e sahip çıktıklarını ve çıkacaklarını vurgulayan Erdoğan “Birileri Türkiye’de farklı, siyasi kariyerlerinin icazet kapısı olarak gördükleri Avrupa’da farklı konuşabilir; birileri, batılı ağababalarından aferin almak, onlara şirin gözükmek, onların gözüne girmek için Filistin direnişine çamur atma peşinde koşabilir. Ama biz içeride ve dışarıda hakkı konuşacak, hakikati savunacak, masumların yanında, katillerin ise dimdik karşısında duracağız. Kimse bizden küresel siyonist şebekenin baskılarına boyun eğmemizi, zalimler karşısında düğme iliklememizi beklemesin” dedi.
Erdoğan Kurban Bayramı’nın hemen arifesindeki İspanya ve İtalya ziyaretlerinde Gazzelilere yönelik zulmü gündeme getirdiğini, Filistin’de işgal ve katliam politikası devam ettikçe dünyanın hiçbir yerinin güvende olmayacağını açıkça ifade ettiğini, İsrail’in şımarıklığına ve hukuk tanımazlığına verilecek en etkili cevabın Filistin devletinin tanınması olduğunu vurguladığını anlattı.
Norveç, İrlanda ve Slovenya’nın sergilediği vicdanlı tavrın Avrupa’nın tamamına örnek olmasını temenni ettiklerini ifade eden Erdoğan “Başbakan Sayın Paşinyan’ın liderliğinde Ermenistan’ın da Filistin devletini tanıma kararından memnuniyet duyuyoruz. Alınan ve açıklanan son kararlarla özellikle 149’a yükselen tanıma adımlarının çok değerli, önemli olduğunu ifade ediyorum. İnşallah çok daha fazla sayıda ülkenin Filistin’i tanıması için temaslarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Gazze’yi yakıp yıkan İsrail’in şimdi de gözünü Lübnan’a diktiğinin anlaşıldığı ikazında bulunarak şunları kaydetti: “Batılı güçlerin kameralar önünde farklı konuşsalar da perde arkasında İsrail’in sırtını sıvazladıklarını, hatta desteklediklerini görüyoruz. Lafa gelince özgürlükten, insan hakları ve adaletten dem vuran devletlerin Netanyahu gibi bir ruh hastasının esiri olmaları son derece vahimdir, zavallılıktır. Netanyahu’nun batının da rızasıyla savaşı bölgeye yayma planları, açık söylüyorum, büyük bir felakete yol açacaktır. Bu kanlı planlara karşı batıdan önce İslam aleminin ve Orta Doğu’daki kardeş ülkelerin tepki göstermesi gerekir. Fakat İslam dünyasının üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi hareket ettiğini üzülerek müşahede ediyoruz. Buna fırsat vermememiz lazım. Türkiye kardeş Lübnan halkının ve devletinin yanındadır. Bölgedeki diğer ülkeleri de Lübnan’la dayanışma içinde olmaya davet ediyorum.”