Rusya-Ukrayna Savaşı: Bir yanda ateşkes tartışmaları bir yanda ateş hattı
Kahire'de hafta sonu yapılan görüşmelerde şaşırtıcı olmayan bir şekilde yine ilerleme kaydedilemedi. Bu kez İsrail'in 40 rehinenin de hayatta olması koşuluna Hamas'tan "Elimizde kriterlere uygun 40 rehine yok" açıklaması geldi.
İsrail ve Hamas arasında bir türlü varılamayan ateşkes anlaşması bu kez “kriterler” nedeniyle çıkmaza girdi. İsrailli bir yetkili Hamas’ın hafta sonu Kahire’deki görüşmeler sırasında örgütün takas kriterlerini karşılayacak 40 rehinesi olmadığını söylediğini aktardı.
Ateşkes görüşmelerinde rehine ve mahkumların kademeli olarak takas edilmesi önerisine odaklanılmış durumda. Buna göre ilk etapta kadın, çocuk, yaşlı ve hastalar, ki bunlar arasında beş kadın İsrailli asker de var, tahminen 900 Filistinli karşılığında takas edilecek. Bu sırada Gazze’de altı haftalığına ateşkes ilan edilecek.
Ancak İsrail’in talebi serbest bırakılacak 40 rehinenin tamamının hayatta olması. Hamas ise serbest bırakacağını söylediği 40 rehinenin tamamının hayatta olduğuna garanti edemiyor. Örgüt hayatta olan erkek rehinelerle takas yapmaya da isteksiz yaklaşıyor. Hamas için erkek ve asker rehineleri serbest bırakmak ancak daha büyük bir karşılıkla mümkün olur. Bu da terör suçlamasıyla müebbet yatan Filistinli mahkumların serbest bırakılması anlamına geliyor. İsrail tarafı buna şiddetle karşı çıkıyor.
CIA Başkanı William Burns, Kahire’deki son görüşmelerde üç aşamalı anlaşmaya varılması için bastırdı. Bu anlaşmanın ilk aşamasında 900 Filistinli mahkumun serbest bırakılması ve Gazze’nin kuzeyinden zorla çıkarılan Filistinlilerin evlerine dönmesine izin verilmesi konusunda İsrail’e baskı yapılıyor.
Mısır ve diğer arabulucular olumlu mesajlar verse de anlaşmanın taraflarından benzer bir mesaj geldiği söylenemez. Üstüne bir de Hamas’ın siyasi büro lideri İsmail Haniye’nin üç oğlu ile dört torunu Gazze’de düzenlenen hava saldırılarında öldürüldü.
Hamas ve Filistinli diğer direniş grupları 7 Ekim’deki sürpriz saldırısında yaklaşık 240 rehineyi Gazze’ye götürmüştü. Kaç rehinenin hayatta olduğu, kimin elinde olduğu ve nerede tutulduğu konusunda herhangi bir bilgi yok. Nihayetinde bu rehinelerin bir kısmının diğer Filistinli direniş gruplarının elinde olduğuna inanılıyor.
Şimdiye kadar 112 rehine sağ olarak İsrail’e iade edildi. 105’i geçen yıl kasımda yapılan bir haftalık ateşkes anlaşmasının bir parçası olarak serbest bırakılmıştı. O anlaşmadan önce Hamas dört rehineyi koşulsuz serbest bırakmış, üç tutsak da İsrailli askerler tarafından kurtarılmıştı. Ayrıca İsrailli askerler üzerinde silah taşımadıkları anlaşılsın diye yarı çıplak, ellerinde beyaz bayrak tutan üç İsrailli rehineyi vurarak öldürdü.
Hamas bazı rehinelerin Gazze’ye düzenlenen hava saldırılarında öldüğünü söylüyor. İsrail Hamas’ın elindeki rehinelerden en az 30’unun öldüğüne inanıyor. Bu da tahminen 91’i İsrailli, sekizi Taylandlı, biri Nepalli ve biri Fransız-Meksika vatandaşı yaklaşık 101 kişinin hayatta olduğu anlamına geliyor.
ABD istihbaratı hakkında bilgi sahibi bazı ABD’li yetkililere göre rehinelerinin çoğunun çoktan öldüğüne inanılıyor. Ancak aynı yetkililer ABD’nin rehinelerle ilgili bilgisinin sınırlı ve kısmen İsrail istihbaratına bağlı olduğunu belirtiliyor. Yetkililer rehinelerin bir kısmının İsrail’in hava saldırılarında, bazılarının ise ilk yakalandıkları sırada aldığı yaralar gibi uygun koşullarda tedavi edilemeyen sağlık sorunları nedeniyle öldüğünü söylüyor.
Savaşın ilk dönemlerinden itibaren Gazze’deki elektriğin kesilmesi nedeniyle kısa sürede birçok hastane devre dışı kaldı. Ayrıca savaşın ilerleyen safhalarında İsrail bazı hastaneleri kuşatarak bu sağlık tesislerindeki yardım faaliyetlerine de engel oldu.
İsrail’de halkın her hafta biraz daha hükümeti sıkıştırdığı ateşkes müzakereleri uluslararası baskıya rağmen her hafta biraz daha dolambaçlı hale geliyor. Mesela İsrail’in Gazze’nin güneyindeki askerlerini geri çekmesi ateşkes için olumlu bir işaretmiş gibi görünse de hemen ardından Haniye’nin oğullarının öldürüldüğü haberi geldi ve ateşkes umutları bir kez daha çöpe gitti.