İranlılar Mahsa’yı anmak için sokakta: Protestolar ölebilir olgular ölmez
İran parlamentosu, ülkenin kıyafet kurallarını ihlal ettiği tespit edilen kadınların üç ila 10 yıl hapis yatmasına yol açabilecek ağırlaştırılmış yasa tasarısını onayladı. Meclisin tasarıyı geçirmesi, geçen yıl polis gözetiminde hayatını kaybeden Mahsa'nın ölüm yıldönümüne denk geldi.
İran’da kıyafet kurallarına uymayan kadınların ağır hapis ve para cezalarına maruz kalacağı tartışmalı yasa tasarısı meclisten geçirildi. ‘İffet ve Hicap Kültürünü Teşvik Ederek Aileyi Destekleme Yasa Tasarısı’ adındaki yeni yasa tasarısı, 152’ye 34 oy ile meclisten geçirildi. Yedi milletvekilinin çekimser oy kullandığı bildirildi. Bu noktadan sonra tasarının yürürlüğe girmesi için yasaları inceleme yetkisine sahip 12 üyeli İran’ın Koruyucu Konseyi’nin onayını alması gerekiyor.
Tasarı ilk olarak nisan ayında meclise sunuldu, temmuz ayında ise Meclis Yargı Komisyonu tarafından tasarı üzerinde düzeltme yapıldı. Tasarının onaylanması, 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin ‘başörtüsünü düzgün takmadığı’ gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra ölmesinin birinci yıl dönümüne denk getirildi.
Mahsa’nın ölümünün öğrenilmesinin ardından ülke büyük protestolara sahne olmuş, hak örgütleri 71’i çocuk olmak üzere 500’den fazla kişinin öldüğünü, yüzlerce kişinin yaralandığını ve binlerce kişinin tutuklandığını açıklamıştı. Protestolarla bağlantılı yedi kişi idam edildi. Protesto ateşi durulur gibi olsa da kadınlar rejimi protesto amacıyla halka açık alanlarda başörtü takmıyor.
1979 Devrimi’nin ardından iktidara gelen Ayetullah Humeyni, tüm İranlı kadınların başlarını ve boyunlarını örtmeleri gerektiğine hükmetmişti. İran Şeriat Ceza Kanunu’nun 638’inci maddesinde, ‘kamuya uygun başörtüsü olmadan dışarı çıkan kadınların 10 günden iki aya kadar hapsedilmesi ya da para cezası ödemesi gerektiği’ belirtiliyordu.
Toplam 70 maddeden oluşan yeni yasa tasarısına göre, kıyafet kurallarına uymayan kadınlar beş ila 10 yıl aarasında hapis cezasına çarptırılabilecek. Ayrıca ‘çıplaklık, iffetsizlik, tesettürsüz olma, uygunsuz giyinme ve huzuru bozan, kamu ahlakına aykırı davranışlardan’ suçlu bulunan kadınlar, hapis cezasının yanı sıra 60 kırbaç cezası gibi ağır yaptırımlara maruz kalacak.
Tasarı ayrıca tesettür kurallarını uygulamayan işletmelere de para cezası verilmesine ya da söz konusu yerlerin kapatılmasına işaret ediyor. Tasarıyla birlikte kamu kurumları, kıyafet kurallarını ihlal eden kadınlara temel hizmetleri vermeme hakkına yasal olarak sahip olacak. Bu kurumlar arasında devlet daireleri, üniversiteler, hastaneler ve halka açık parklar bulunuyor.
Birleşmiş Milletler (BM) uzmanlarından oluşan bir heyet, 1 Eylül’de yaptığı açıklamada, “Yasa tasarısı bir çeşit cinsiyet ayrımcılığı olarak tanımlanabilir, zira yetkililer kadınları ve kız çocuklarını tamamen boyun eğmeleri için bastırmak amacıyla sistematik ayrımcılık yoluyla yönetiyor gibi görünüyor” dedi.
İran’daki İnsan Hakları Aktivistleri grubu ise 7 Eylül tarihli bir raporda tasarıyı kınayarak, “Yasa tasarısı cinsiyet eşitliğindeki kısıtlamaları yasal çerçevede daha da sınırlandırıyor ve kadınlara yönelik ayrımcı uygulamalar daha da güçleniyor” diyerek tepkisini göstermişti.