BM’de Güvenlik Konseyi’nden geçmeyen Gazze ateşkesi Genel Kurulda ezici çoğunlukla kabul edildi
İsrail özellikle Gazze'nin kuzeyindeki Hamas tünellerini yok etmek için su pompalarına, hava bombardımanlarına, insansız hava araçlarına ve özel eğitimli askerlerine güveniyor. Buna rağmen tünellerin yüzde 80'i hâlâ sapasağlam.
İsrail’in Gazze Şeridi işgalinde en zorlayıcı konulardan biri geniş tünel ağı. Hamas tüm planlarını İsrail’in gözünden uzakta, yeraltının derinliğindeki o tünellerde yapıyor. Wall Street Journal’ın (WSJ) ABD’li ve İsrailli yetkililere dayandırdığı haberine göre İsrail ordusunun haftalardır yok etmeye uğraştığı Hamas tünellerinin yüzde 80’i halâ sağlam. Yetkililer bu sorunun İsrail’in “temel savaş hedeflerini engellediğini” söylüyor.
İsrailli yetkililere göre Hamas’ın tünelleri kullanma kabiliyetine ket vurmak üst düzey Hamas liderlerini yakalamak ve Filistinli direniş örgütlerinin elindeki İsrailli rehineleri kurtarmak için gerekli. İsrail tünelleri yok etmek için hastanelere de saldırdı, okullara da.
Tel Aviv, Gazze Şeridi’nin altında 482 km’den fazla alana yayılan tünellerin (İstanbul’daki metro sistemi 328 km uzunluğunda) devre dışı bırakmanın Hamas’ı silah ve mühimmatı saklamak için güvenli bir depodan, savaşçıları için saklanacak yerden, liderlerinin komuta ve kontrol merkezlerinden ve İsrail ateşi altında kalmadan bölgede manevra yapma kabiliyetinden mahrum bırakacağını söylüyor.
İsrail tünelleri yok etmek için şaftlardan içeri su pompalamak, hava saldırıları ve patlayıcılar kullanmak, köpek ve insansız hava araçlarıyla araştırmak, tünel girişlerini yok etmek ve özel eğitimli askerlerle baskın yapmak gibi çok çeşitli yöntemler deniyor.
Özellikle hava saldırıları sonucu şimdiye kadar Gazze’de çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 26 binden fazla insan öldürüldü. Bu da İsrail’in saldırılarının asker-sivil ayrımı yapmadığını gözler önüne seriyor.
Yetkililer tünellerin ne kadarının tahrip edildiğini değerlendirmekte zorlanıyor. Çünkü örümcek ağına benzeyen tünellerin kaç kilometre uzunluğunda olduğunu tam olarak kestiremiyorlar. ABD’li yetkililer tünellerin yüzde 20 ila 40’ının hasar gördüğünü ya da kullanılamaz hale geldiğini tahmin ettiklerini söylüyor, ki hasar gören tünellerin büyük kısmı Gazze’nin kuzeyinde bulunuyor.
İsrail ordusu da İsrail’in “tünel ağını kademeli olarak yok ettiğini” belirtiyor. Beyaz Saray ve Ulusal İstihbarat Direktörü (DNI) ise konu hakkında resmi yorumlardan kaçınıyor.
İsrail geçen yılın sonlarında “Atlantis Denizi” adında bir operasyonla Gazze’nin kuzeyindeki tünellerin ağzına su pompaları yerleştirdi. Tünellere pompalanacak su Akdeniz’den çekilecekti. Deniz suyu pompalamanın bölgenin tatlı su kaynaklarına ve toprağa zarar vereceği endişelerine rağmen İsrail operasyonu başlattı. Buradaki tünelleri bombalama eylemi binalarda geniş çaplı tahribata yol açtı.
İsrail bu ayın başlarında şeridin güneyindeki Han Yunus’a en az bir pompa yerleştirdi. Yetkililere göre son pompalarda Akdeniz suyu değil İsrail’den çekilen su kullanılıyor. ABD’li yetkililer bazı yerlerde duvarların ve beklenmedik diğer engellerin su akışını yavaşlattığını ya da durdurduğunu söylüyor. Ayrıca deniz suyu bazı tünelleri aşındırsa da İsrailli yetkililerin umduğu kadar etkili olmamış.
ABD’li yetkililer İsrail’in Hamas tünelleri konusunda uzmanlaşmış birlikleri olduğunu söylüyor. Ancak bu birlikler tünellerde rehineleri ve üst düzey Hamas liderlerini aramak için değil tünelleri yok etmek için eğitilmiş mühendisler. Filistinli direniş güçlerinin 7 Ekim’de ele geçirdiği rehineleri bu tünellerde tuttuğu yönünde birçok bulguya rastlandı.
Öte yandan İsrail’in zaman zaman üst düzey Hamas liderlerini yakalamakla İsrailli rehineleri kurtarmak arasında kaldığı belirtiliyor. Üst düzey bir İsrailli yetkili “Asıl sorun şu: Rehineleri gerçekten canlı çıkarmanın yolu var mı? Yoksa tüneller konusunda yaklaşımımız çok daha sert olurdu” diyor.
Rehinelerin bir kısmının Han Yunus’un altındaki tünellerde tutulduğu tahmin ediliyor. Hamas’ın Gazze’deki en üst düzey lideri Yahya Sinvar’ın da burada saklandığı ileri sürülüyor. Askeri analistlere göre güneydeki tünellere baskınlar rehineleri tehlikeye atabilir. Bir yetkili ordunun yaklaşımının tüm tünel ağını yok etmek yerine özellikle Hamas liderlerinin ve savaşçılarının saklandığı tünellerdeki “bağlantı noktaları”nı temizlemek olduğunu söylüyor.
Bir de İsrail’in Sinvar ve diğer rehinelerin yerini tespit etme konusunda yaşadığı zorluklar var. İsrail ve Hamas arasında 2011’de İsrailli asker Gilad Şalit’in serbest bırakılması için yürütülen müzakerelere katılan Gershon Baskin WSJ’ye İsrail’in Şalit’in yıllarca nerede tutulduğunu bilmediğini söyledi ve ekledi: “Burası İsrail’in arka bahçesi ama sahip olduğu istihbaratın bu denli az olması inanılmaz.”