Filistin’e destek verdiği için kovulmuştu: Anwar El Ghazi açtığı davayı kazandı
BM yardım kuruluşu UNRWA'nın Gazze'deki her on çalışanından birinin Hamas ya da Filistin İslami Cihad üyesi olduğunu ve 7 Ekim'deki saldırıda yer aldıklarını öne süren İsrail bu iddialarını kanıtlayamadı.
Hamas öncülüğündeki Filistinli örgütlerin 7 Ekim’de İsrail kontrolündeki topraklara saldırmasıyla birlikte Gazze Şeridi’nde başlayan savaş dünya gündeminin bir numaralı konusu olmaya devam ediyor. Uluslararası tepkilere rağmen saldırılarını sürdüren İsrail Filistinli örgütlerin düzenlediği saldırılarda Birleşmiş Milletler (BM) Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı’nın (UNRWA) dahli olduğunu savunmuştu.
Birleşmiş Milletler tarafından yaptırılan ve Pazartesi günü açıklanan bağımsız bir incelemeye göre İsrail BM’nin Filistinli mültecilerle ilgili ana ajansının birçok çalışanının Hams veya İslami Cihad üyesi olduğu iddialarını destekleyecek kanıt sunamadı.
İnceleme ocak ayında İsrail’in UNRWA olarak bilinen ajansın önemli sayıda çalışanının Filistinli gruplara üye olduğu iddialarını yaymasından önce duyurulmuştu.
Ancak müfettişler Şubat ayı başında inceleme üzerinde çalışmaya başladıklarında söz konusu araştırma daha da önem kazanmıştı: İsrail, Gazze’de yaklaşık 13 bin Filistinliyi istihdam eden ajansın yaklaşık bir düzine çalışanını 7 Ekim’de Hamas öncülüğünde İsrail’e düzenlenen saldırılara karışmakla suçlamıştı.
İsrail ayrıca Gazze’deki her 10 UNRWA çalışanından birinin Hamas ya da müttefiki Filistin İslami Cihad üyesi olduğunu söylemişti.
Aralarında Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) de bulunduğu bir düzineden fazla ülke bu iddialar ışığında UNRWA’ya sağlanan fonları askıya aldı. Birleşmiş Milletler de saldırıyla suçlanan 12 çalışandan 10’unun işine son verirken Gazzelilerin büyük çoğunluğunun gıda ve barınma için UNRWA’ya bağımlı olduğu bir dönemde bağışçı ülkelere fonları yeniden verme çağrısında bulundu.
Kurum pazartesi günü kamuoyuna açıklanan bağımsız incelemenin yanı sıra bir iç soruşturma başlatıldığını da duyurdu.
İncelemede UNRWA’nın uzun süredir çalışanlarının listesini İsrail ile paylaştığı ancak İsrail hükümetinin 2011 yılından bu yana ajans çalışanlarıyla ilgili bir endişe dile getirmediği belirtildi.
Raporda “İsrail UNRWA çalışanlarının önemli bir kısmının terör örgütlerine üye olduğunu kamuoyuna açıkladı, ancak bu konuda henüz destekleyici bir kanıt sunamadı” dendi.
Konuya ilişkin açıklama yapan İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Oren Marmorstein “Hamas UNRWA’ya o kadar derinlemesine sızmıştır ki UNRWA’nın nerede bittiğini ve Hamas’ın nerede başladığını belirlemek artık mümkün değildir” dedi.
“Gerçek ve kapsamlı bir inceleme böyle bir şey olamaz” diyerek rapora karşı çıkan İsrailli sözcü “Bu, sorunu doğrudan ele almak yerine ondan kaçma çabasına benziyor” diye ekledi.
İsrail’in ajansı kapatma çağrılarının ortasında Birleşmiş Milletler tarafından hazırlatılan raporda UNRWA’nın “hayat kurtaran insani yardım ve temel sosyal hizmetlerin sağlanmasında çok önemli bir rol oynadığı” belirtilerek “UNRWA Filistinlilerin insani ve ekonomik gelişimi için yeri doldurulamaz ve vazgeçilmez bir kurumdur” dendi.
Yine de rapor tarafsızlığını sağlamaya yönelik “sağlam” kurallara rağmen ajansın inceleme süreçlerindeki sorunlar, iç soruşturmaları ve silahlı grupların tesislerini askeri amaçlarla kullanmasını engelleme kabiliyetindeki zayıflıklar nedeniyle uygulamada zayıflıklar olduğunu ortaya koydu.
Raporda ajansın “etkin ve kapsamlı bir inceleme yapmak için istihbarat servislerinin desteğinden yoksun olduğu” belirtildi.
İnceleme, Fransa’nın eski dışişleri bakanlarından Catherine Colonna tarafından yürütüldü. Colonna’nın raporu, ajansın tarafsızlığının korunması için, personelin daha fazla taranması, eğitilmesi ve çalışan kadrolarının paylaşılmasında ev sahibi ülkeler ve İsrail ile daha yakın işbirliği yapılması gibi tavsiyelerde bulundu.
Raporda “UNRWA’nın sürekli olarak çatışma ve şiddet ortamında, siyasi ilerlemenin olmadığı ve düşük sosyo-ekonomik koşullar ve silahlı grupların yayıldığı ortamlarda faaliyet gösterdiğine dikkati çekmek gerekir” ifadesi kullanıldı.
UNRWA’nın tarafsızlık ilkesine ilişkin karşılaştığı sınamaların, hem operasyonlarının boyutu hem de yerel personel sayısı nedeniyle diğer uluslararası örgütlerden farklı olduğuna işaret edilen raporda şunlar kaydedildi:
“İsrail ve Filistinliler arasında siyasi çözüm olmadığı müddetçe, UNRWA hayat kurtarıcı insani yardım ve sosyal hizmet sağlama konusunda kilit öneme sahip olmaya devam ediyor.”
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sözcüsü Stephane Dujarric yaptığı açıklamada Guterres’in raporun tavsiyelerini kabul ettiğini ve bağışçılara “bölgedeki Filistinli mülteciler için bir can simidi olan UNRWA’yı aktif olarak desteklemeleri” çağrısında bulunduğunu söyledi.
İsrail’in iddiaları üzerine ödemeleri askıya alan ülkeler arasında yer alan Kanada ve İsveç, Gazze’de giderek büyüyen insani felaketi ve ajansın hesap verebilirliği arttırmak için attığı adımları gerekçe göstererek geçen ay UNRWA’ya yeniden fon sağlamaya başladı. ABD ise UNRWA’ya bağışları yeniden başlatıp başlatmayacağına karar vermeden önce BM soruşturmalarının sonucunu bekleyeceğini bildirdi.
UNRWA İsrail’in 1948’de kuruluşunu çevreleyen savaşlar sırasında aileleri topraklarından kaçan ya da zorla göç ettirilen Orta Doğu’daki Filistinlilere yardım sağlamak amacıyla kuruldu. Hamas’ın 2006 yılında Gazze’de yapılan seçimleri kazanması ve bir yıl sonra rakip bir grubu bölgeden çıkarmasının ardından bu grup sivil sorumluluklarının birçoğunu UNRWA’ya devretti.
İsrail UNRWA’nın temelden tehlikeli olduğunu iddia etti ve Başbakan Binyamin Netanyahu UNRWA’nın kapatılması ve yerine “sorumlu uluslararası yardım kuruluşlarının” kurulması çağrısında bulundu.