Danimarka’dan tarihi iade: Bronz heykel başı 60 yıl sonra Türkiye’de
Danimarka ve İsveç'te son zamanlarda Kur'an-ı Kerim yakma ya da kitabın üstünde tepinme gibi eylemlere gelen tepkilerin ardından Danimarka ve İsveç, güvenlik endişelerini gerekçe göstererek, kutsal metinlerin belirli durumlarda yakılmasını yasaklamanın yasal yollarını araştıracağını söyledi.
Danimarka ve İsveç’te aşırı sağcı Rasmus Paludan ve Iraklı Hıristiyan sığınmacı Salwan Momika gibi kişilerin artan Kuran yakma eylemleri, Müslüman ülkelerin sert tepkisine yol açtı. Öyle ki İslam İşbirliği Teşkilatı üyeleri olağanüstü toplanarak, Kuran yakılmasını önlemek için toplu önlemler alınması çağrısında bulundu. Irak’taki İsveç Büyükelçisi Jessica Svardstrom bu sebepten dolayı istenmeyen kişi ilan edilerek sınır dışı edildi.
Bu tepkilere daha fazla dayanamayan Danimarka’nın İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, bu tür protestoların aşırılık yanlılarının ekmeğine yağ sürdüğüne dikkat çekildi. Hükümetin ‘diğer ülkelere, kültürlere ve dinlere hakaret edildiği’ koşullarda güvenlik açısından meydana gelebilecek olumsuz sonuçların önüne geçmek için müdahalede bulunmanın yollarını araştırdığını söyleyen bakanlık, bu olayların Danimarka’nın böyle eylemleri kolaylaştıran bir ülke olarak algılanmasına sebep olan bir seviyeye ulaştığını dile getirdi.
“Bu elbette anayasal olarak korunan ifade özgürlüğü çerçevesinde ve ülkedeki ifade özgürlüğünün çok geniş bir kapsama sahip olduğu gerçeğini değiştirmeyecek şekilde yapılmalıdır” denilen açıklamada, ifade özgürlüğünün ülkenin en önemli değerlerinden biri olduğu da vurgulandı.
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ise bundan ayrı olarak yaptığı açıklamada Danimarkalı mevkidaşı Mette Frederiksen ile yakın temas halinde olduğunu ve İsveç’te de benzer bir sürecin devam ettiğini dile getirdi. Instagram’dan paylaşım yapan Kristersson, “Ulusal güvenliğimizi, İsveç’te ve dünyanın dört bir yanındaki İsveçlilerin güvenliğini güçlendirecek tedbirleri değerlendirmek üzere yasal durumu analiz etmeye başladık” dedi.
Hükümet bu ay, polise ülke güvenliğini tehdit eden gösterileri durdurma imkanı vermek için Kamu Düzeni Yasası’nın değiştirilebilme ihtimalini inceleyeceğini açıklamıştı. Bu kapsamda perşembe günü İsveç silahlı kuvvetleri, çeşitli kolluk kuvvetleri ve İsveç Vergi Dairesi’nin de bulunduğu 15 devlet kurumuna, kötüye giden güvenlik durumu karşısında ülkenin terörizmi önleme kabiliyetini güçlendirme talimatı verildi.
Rusya’nın Ukrayna işgalinin ardından sınır güvenliğinden endişe eden İsveç NATO’ya katılmak istiyor. Ancak, halihazırda NATO üyesi olan Türkiye bu üyelik başvurusuna teröre karşı somut adımların atılmamasını gerekçe göstererek karşı çıkmıştı. Daha sonra İsveç, Türkiye’ye yönelik silah ambargosunu kaldırmak ve teröre karşı yasalarını sertleştirmek gibi adımlar attı. Bu sefer de ülkede artan Kuran yakma eylemleri, İsveç’in NATO üyeliğinin önünde engel oluşturur gibi oldu.
Erdoğan Vilnius’taki zirvede meclis tatilden döndüğünde İsveç’in NATO üyeliğinin görüşüleceğini belirtti ancak artan bu eylemler, İsveç’in NATO üyeliğinin bir süre daha uzamasına sebep olabilir. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, dün İsveçli mevkidaşı Tobias Billström ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde ‘ifade özgürlüğü bahanesinin ardına saklanarak bu tür alçak eylemlerin yapılmasının kabul edilemez olduğunu’ söylemiş.