Fransa’nın kâbusu tahta kuruları mecliste gerilimi yükseltti
Fransa'da psikiyatrik tedavi gören bir kişi dün gece Eyfel Kulesi yakınlarındaki bir mahallede bir Alman turisti bıçaklayarak öldürdü, iki kişiyi de yaraladı. Saldırganın radikal İslamcı olduğu iddia edildi.
Fransa Gazze savaşının başından bu yana herhangi bir nefret saldırısına karşı teyakkuzda. Çünkü savaş sadece Gazze’yi değil dünyanın dört bir yanında Müslüman topluluklarla Yahudi topluluğunu da etkiliyor. Savaşın başından bu yana hem İslamofobik, hem de antisemitik söylemlerde somut bir artış var. İsrail ve Hamas arasındaki ateşkesin bozulması da yeniden endişeleri tetikledi. Endişenin yersiz olmadığını gösterircesine dün gece Fransa’nın başkenti Paris’te Eyfel Kulesi yakınlarında korkulu dakikalar yaşandı.
Turistlerin yoğun ziyaret yeri olan Bir Hakeim Köprüsü’nün yakınlarındaki mahallede biri Alman üç kişi saldırıya uğradı. Saldırgan önce köprünün yakınlarında genç Alman çifti bıçakla hedef aldı. Alman erkek ağır yaralandı. Yoldan geçen taksi şoförü saldırganı durdurmaya yeltendi. Ancak saldırgan Seine Nehri’nin öteki tarafına geçmeyi başardığı gibi iki kişiye daha saldırdı. Polis saldırganı durdurmak için şok tabancası kullandı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron “terör saldırısı” olarak nitelendirdiği olayda hayatını kaybeden Alman’ın ailesine taziyelerini iletti. Saldırganın hızlı şekilde yakalayan güvenlik güçlerine teşekkür eden Macron “Fransız halkı için” adaletin yerini bulması gerektiğini söyledi. Başbakan Elisabeth Borne ise saldırının ardından X’e “Terörizme teslim olmayacağız” diye yazdı.
İçişleri Bakanı Gerald Darmanin olay yerini ziyaretinde gazetecilere saldırganın radikal İslamcı olarak tanındığını söyledi. Psikiyatrik tedavi gördüğü belirtilen şüphelinin 2016 yılında saldırı planlama suçundan tutuklanarak dört yıl hapis cezasına çarptırıldığını söyleyen Darmanin, saldırganın bu süreçte cezaevinde psikiyatrik tedavi gördüğünü söyledi. Saldırgan güvenlik birimlerinin de izleme listesindeymiş.
Paris’in güneyindeki Essonne bölgesinde ailesiyle yaşayan saldırgan 2016 yılında tutuklandığında biyoloji öğrencisiymiş. Paris’in batısındaki La Défense bölgesinde saldırı planlamakla suçlanan genç 2018 yılında hüküm giymiş. Darmanin saldırganın tutuklanmadan önce iki kez “Allahu ekber” diye bağırdığını ve polise “Afganistan ve Filistin’de Müslümanların öldürülmesine dayanamıyorum” dediğini belirtti.
26 yaşında ve Fransız olduğu açıklanan saldırgan bu kez “cinayet” ve “cinayete teşebbüs”ten sorgulanıyor. Soruşturmayı terörle mücadeleyle ilgilenen savcılar yürütüyor. Fransız medyası saldırganın İran kökenli ailesinin Müslüman olmadığını belirtiyor. Yani saldırgan kendi tercihiyle Müslüman olmuş, Fransız basını şüphelinin radikal fikirleri internet ortamında edindiğine inanıyor.
Ülkenin diğer siyasetçileri de hemen tepki gösterdi. Ulaştırma Bakanı Clément Beaune X’teki paylaşımında “Paris bu korkunç saldırının yasını tutuyor” diye yazarken Île-de-France bölgesinden Valérie Pécresse “Paris’in kalbindeki bu saldırı aydınlatılmalıdır” dedi. Marine Le Pen’in ana muhalefet partisi Ulusal Cephe’nin lideri Jordan Bardella “Fransız halkı izleme listesinde bulunan, saldırı planlamaktan hüküm giymiş, psikolojik sorunları olan bir kişinin nasıl olur da cumartesi gecesi Paris sokaklarında özgürce, yanında silah taşıyarak dolaşabildiğini soracaktır. Bu soruyu sormakta da haklılar” diyerek tepki gösterdi.
Ekim ayında da gözetim altında tutulan 20 yaşındaki bir terör şüphelisi ülkenin kuzeyindeki Arras kentinde eskiden okuduğu liseye girerek Dominique Bernard adındaki öğretmenini bıçaklayarak öldürmüş, üç kişiyi de yaralamıştı. 57 yaşındaki öğretmen boynundan aldığı yaralar nedeniyle hayatını kaybetmişti.