Taliban lideri Ahundzade: Afgan kadınlara ‘daha rahat’ bir hayat sunduk

Taliban’ın merkez üssü Kandahar’dan Afganistan’ı yöneten ve çok nadir kamuoyu önüne çıkan Hibetullah Ahundzade, Kurban Bayramı sebebiyle pazar günü yaptığı açıklamada kadınlara ‘şeriata uygun rahat ve müreffeh bir yaşam’ sağlamak için adımlar atıldığını öne sürdü.

Yönetimde İslamiyet’in kurallarının benimsenmesiyle kadınların zorla evlendirmeler de dahil olmak üzere ‘geleneksel baskılardan’ kurtarıldığını söyleyen Ahundzade, “Kadının özgür ve onurlu bir insan olarak statüsünü yeniden tesis ettik ve tüm kurumlar evlilik, miras ve diğer haklarının güvence altına alınmasında kadınlara yardım etmekle yükümlü kılındı” dedi.

Ahundzade, ‘kadınların başörtüsü takması ve yanlış yönlendirilmesi ile ilgili son 20 yılda ülkede görülen olumsuz unsurların yakında sona ereceğini’ söyledi.

Taliban, Ağustos 2021’de Kabil’i ele geçirdiğinden beri kız çocuklarının liseye ve üniversiteye gitmeleri; park, spor salonu ve hamam gibi umumi alanlara girmeleri yasaklandı ve evden çıkarken örtünmeleri zorunlu hale geldi.

Kadınların Birleşmiş Milletler (BM) ya da sivil toplum örgütleri için çalışmaları yasaklanırken, çoğu kadın da devlete bağlı işlerinden çıkarıldı. Ahundzade’nin bu iddiaları, BM’nin, kadınlara yönelik kısıtlamaların Taliban’ın tanınmasını ‘imkansız’ hale getirdiği konusunda Kabil’i uyarmasından günler sonra geldi.

BBC’nin üç hafta önce yayımladığı bir haberde iki kez intihar girişiminde bulunan öğretmen Meher, “Taliban kadınlara üniversiteleri kapattı, ben de işimi kaybettim. Eskiden ailemin geçimini ben sağlıyordum. Artık masraflarla başa çıkamıyorum. Bu beni cidden kötü etkiledi. Evde kaldığımdan evlenmem için baskı görmeye başladım. Geleceğime yönelik planlarım alt üst oldu. Kendimi yolumu şaşırmış, hedefsiz ve umutsuz hissediyorum. Bu yüzden de hayatıma son vermeye çalıştım” diye anlatmıştı.

Afganistan’ın önemsenmeyen sağlık krizi: İntihar düşüncesi ‘salgını’

Ahundzade mesajının devamında diğer ülkelere, Afganistan’ın içişlerine karışmaktan vazgeçmeleri çağrısını yineledi. Taliban hükümetinin başta Müslüman ülkeler olmak üzere dünya ile siyasi ve ekonomik ilişkilerini tesis etmek istediğini ve bu konuda ‘üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini’ öne sürdü.