Bu da İsrail’in ‘Pearl Harbor’ ve ’11 Eylül’ü: Nasıl oldu da Hamas’ın saldırısı etkili oldu?
UCM Başsavcısı Khan'ın İsrail Başbakanı Netanyahu ve Savunma Bakanı Gallant ile Hamas yöneticilerine yönelik tutuklama talebine tepkiler gecikmedi. Biden kararı "utanç verici" olarak nitelendirdi, İsrail "Hamas'la denk tutulmaya" tepkili.
Hamas’ın ‘Aksa Tufanı Operasyonu’ adını verdiği 7 Ekim saldırıları sonrası Ortadoğu’nun gördüğü en büyük krizlerden biri sürüyor. İsrail’in önce hava saldırıları, hemen akabinde de Gazze Şeridi’nde yürüttüğü işgal harekatı nedeniyle şimdiye 35 binin üstünde Gazzeli hayatını kaybetti, 1.5 milyonun üstünde Filistinli yerinden edildi.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) 7 Mayıs’ta şeridin en güneyinde Filistinlilerin tek sığınağı olan Refah kenti dahil saldırılarına aralıksız devam ederken Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Karim Khan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, savunma bakanı ve üç Hamas lideri (Yahya Sivar, İsmail Haniye, Muhammed Deif) hakkında savaş suçu işledikleri iddiasıyla tutuklama emri çıkarılmasını talep etti. Tutuklama talebinin ne anlama geldiğine Khan’ın CNN’e konuya ilişkin verdiği demeci aktardığımız haberimizde değinmiştik.
Karara tepkiler de gecikmedi. İşte onlardan bazıları:
Başsavcının talebini Hamas’la ‘aynı kefeye konma’ kısmından değerlendiren İsrail Başbakanı Netanyahu “Lahey’deki savcının demokratik İsrail ile Hamas’ın katilleri arasında yaptığı karşılaştırmayı tiksintiyle reddediyorum” dedi. İsrail’in Gazze’deki saldırılarının sona ermesi talebi ve Filistin’e destek amacıyla birçok ülkede üniversitelerde yapılan gösterilere atıfta bulunan Netanyahu, söz konusu başvurunun “üniversite kampüslerinden UCM’ye taşınan yeni bir antisemitizm örneği olduğunu” savundu.
Başsavcının yakalama kararı başvurusunun “saçma ve yanlış” olduğunu savunan İsrailli politikacı, bunun “tüm İsrail devletine ve ordusuna yöneltildiğini” iddia etti ve ekledi: “Kardeşlerimizi katleden, yakan, kesen, başlarını kesen, tecavüz eden ve kaçıran Hamas ile adil bir savaş yürüten IDF askerlerini hangi cüretle karşılaştırıyorsunuz?”
Gazze’deki saldırıların devam edeceğini söyleyen Netanyahu “UCM’nin, İsrail’in Hamas’ı devirmesini engellemeyeceğine söz veriyorum” diye konuştu.
ABD Başkanı Biden, yazılı bir açıklama yaparak UCM Başsavcısı Khan’ın kararına tepki gösterdi ve kararı kabul etmediklerini söyledi. Biden yaptığı açıklamada “Açık olmama izin verin, bu savcı ne ima ederse etsin, İsrail ile Hamas arasında hiçbir denklik yoktur. Bu mümkün değildir” dedi.
“UCM Başsavcısı’nın İsrailli liderlere karşı yaptığı yakalama kararı başvurusu utanç verici” diyen Biden “İsrail’in güvenliğine yönelik tehditlere karşı daima onun yanında duracağız” dipnotunu düşmeyi de ihmal etmedi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da UCM Başsavcısı Khan’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant’a ilişkin yakalama kararı başvurusunu temelden reddettiklerini açıkladı.
Blinken da Başkan Biden gibi yazılı bir açıklama yaparak “ABD, UCM Başsavcısı’nın bugün üst düzey İsrailli yetkililer ve Hamas teröristleri için yaptığı yakalama kararı açıklamasını temelden reddediyor. Başsavcı’nın, İsrail ile Hamas’ı denk görmesini kabul etmiyoruz” dedi.
UCM’nin bu süreçte İsrail üzerinde bir yargılama yetkisinin olmadığını savunan Blinken Khan’ın başka ülkelere gösterdiği “öz savunma hakkını” İsrail’e tanımadığını savundu.
7 Ekim’de İsrail topraklarına saldıran, sonrasında İsrail saldırılarında birçok yöneticisini kaybeden Filistinli cihatçı grup Hamas da bir yazılı açıklama yayımlayarak karara tepki gösterdi.
Örgütün açıklamasında “Hamas, Uluslararası Ceza Mahkemesi savcısının bir dizi Filistinli direniş lideri hakkında tutuklama emri çıkartarak kurbanı cellatla eşitleme girişimlerini şiddetle kınamaktadır” dendi.
Açıklamada ayrıca “Hamas BM sözleşmelerini ve kararlarını ihlal ettikleri gerekçesiyle Filistin direnişinin liderleri hakkında çıkarılan tüm tutuklama kararlarının iptal edilmesini talep etmektedir” ifadelerine yer verildi.
Karara tepki gösteren İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog “Bu acımasız teröristlerle, vatandaşlarını savunma ve koruma görevini tamamen uluslararası hukuk ilkelerine bağlı kalarak yerine getirmeye çalışan, demokratik yollarla seçilmiş İsrail hükümeti arasında paralellik kurmaya yönelik her türlü girişim çirkindir ve hiç kimse tarafından kabul edilemez” dedi.
Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Herzog, UCM’nin talebinin “ölçüyü aştığını” ve “uluslararası yargı sisteminin çöküş tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu” savundu. Herzog ayrıca Netanyahu ve Gallant hakkındaki yakalama kararı başvurusunun “tek taraflı siyasi bir adım” olduğunu ileri sürdü.
İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz da “Dünyanın önde gelen ülkelerinin dışişleri bakanlarıyla görüşerek onları savcının kararına karşı çıkmaya ve yakalama emri çıkarılsa dahi bunu İsrailli liderlere karşı uygulamayacaklarını beyan etmeye çağırmak niyetindeyim” diye konuştu.
İsrail Savaş Kabinesi üyesi Benny Gant ise karara ilişkin tepki mesajında “Kendisini aşağılık terörden korumaya kararlı demokratik bir ülkenin liderleri ile kana susamış bir terör örgütünün (Hamas) liderleri arasında paralellik kurmak, adaletin derin bir şekilde çarpıtılması ve bariz bir ahlaki iflastır” ifadelerini kullandı.